DEVAM: 13. CEHMİYYE'NİN
İNKAR ETTİĞİ ŞEYLERİN BEYANI BABI
حَدَّثنَا
مُحَمَّد
بْنُ
الْعَلاَءِ
الْهَمْدَأَنيُّ.
حَدَّثنَا
عَبْد اللَّه
بْنُ إِدْرِيسَ،
عَنْ
اْلأَعْمَشِ،
عَنْ أَبِي صَالِحٍ
السَّمَّأَن،
عَنْ أَبِي
سَعِيدٍ؛
قَالَ:
-
قُلنَا يَا
رَسُولُ
اللَّه!
أَنرَى رَبَّنَا؟
قَالَ
((تَضَامُّونَ
فِي رُؤْيَةِ الشَّمْسِ
فِي
الظَّهِيَرَةِ
فِي غَيْر سَحَابٍ؟))
قُلْنَا: لاَ.
قَالَ
((فَتَضاَرُّونَ
فِي رُؤْيَةِ
القَمَرِ
لَيْلَةَ
الْبَدْرِ
فِي غَيْر
سَحَابٍ؟))
قَالُوا: لاَ.
قَالَ:
((إنكُمْ لاَ
تَضَارُّونَ
فِي
رُؤُيَتِهِ
إِلاَّ كَمَا
تَضَارُّونَ
فِي
رُؤْيَتِهِمَا)).
Ebu Said-i Hudri
r.a.’den rivayet edildiğine göre kendisi şöyle demiştir:
Biz (Resulullah Sallallahu
Aleyhi ve Sellem’e) :
Ya Resulallah!
(Kıyamet gününde) biz Rabbimizi görecek miyiz? diye sorduk, (Sallallahu Aleyhi
ve Selem) efendimiz hazretleri bize cevaben):
«Siz, güneş’i
öğle zamanı ve hiçbir bulut yokken görmek için itişip kakışmaya, birbirinize
zahmet vermeye ihtiyaç görür müsünüz?» diye sordu. Biz:
Hayır! diye cevap
verdik.Bu kere :
«Ayın on dördüncü
gecesi (dolun) ayı yine (hava ayaz iken ve) hiçbir bulut yok iken görmek için
bir birinize izdiham etmeye hacet duyar mısınız?» diye sordu. Sahabiler :
Hayır! diye
cevapladılar. (Bunun üzerine) Resulullah s.a.v. :
«Şüphesiz Allah’ı
görmek hususunda ancak (durumu anlatılan) öğle güneşi ve dolunayı görmek için
duyduğunuz izdiham kadar bir zahmet göreceksiniz. (Yani Güneş ve Ay’ı görmek
için nasıl hiçbir zahmet çekmiyorsanız, ahiret günü Allah Teala’yı görmek için
de hiçbir zahmet çekmiyeceksiniz.)» buyurdu.
AÇIKLAMA 177 DE
VERİLDİ.