112- İHTİLAM OLUP,
ISLAKLIK GÖRMEYEN'İN BABI
حَدَّثنَا
أَبُو بَكْرِ
بْنُ أَبِي
شَيْبَةَ.
حَدَّثنَا
حماد بْن
خالد، عَنْ
العمريِّ،
عَنْ عبيد
اللَّه، عَنْ
القاسم، عَنْ
عَائِشَة،
عَنْ
الْنَّبِيّ
صَلى اللَّه
عَلَيْهِ
وَسلَمْ قَال:
-
((إِذَا
استيقظ أحدكم
من نومه فرأى
بللا، ولم ير
أَنَّهُ
احتلم، اغتسل.
وإذا رأى أَنَّهُ
قَدْ احتلم
ولم ير بللا،
فلا غسل عليه)).
Aişe (r.anha)'dan
rivayet edildiğine göre: Resulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) şöyle buyurdu,
demiştir:
«Biriniz
uykusundan uyanır da ihtilam olduğunu hatırlamadığı halde bir ıslaklık görürse
gusletsin. İhtilam olduğunu bilir de ıslakhk görmediği zaman ona gusletmek
gerekmez.»
Diğer Tahric:
Beyhaki, Tirmizi, Ahmed, Darimi, İbn-i Ebi Şeybe ve Ebu Davud
AÇIKLAMA :
Hadisin hükmünü
belirtmeden önce şunu söyleyeyim: Tenasül uzvundan çıkan sidikten başka üç
çeşit su var. Bunlardan meni;.normal lezzetle ve sıçrayarak çıkar ıslak iken
hamur kokusunu, kuruduktan sonra yumurta kokusunu vermekle tanınır.
Mezi ise az
şehvet olduğu zaman bile çıkabilen ince, sarımtırak bir sudur. Bazen çıktığının
farkına varılmaz da kilotun ıslanması ile çıktığı anlaşılır.
Vedi ise
genellikle sidikten hemen sonra veya ağır bir yük kaldırıldığı zaman çıkan kalın,
beyaz ve bulanık bir sıvıdr.
Hadis, Beyhaki,
Tirmizi, Ahmed, Darimi, İbn-i Ebi Şeybe ve Ebu Davud tarafından da rivayet
edilmiştir.
Ebu Davud'un
rivayeti şöyledir: "Aişe (r.anha) demiştir ki: Islaklık bulup da ihtilam
olduğunu hatırlamayan adam'ın hükmü Resulullah (s.a.v.)'e soruldu. Resıılullah
(s.a.v.) :
''Adam ğusleder
(ğusletsin)'' buyurdu. Bu defa ihtilam olup da, ıslaklık bulamayan adamın
durumu soruldu. Resulullah (s.a.v.) : ''Ona ğusül gerekmez.,. cevabını buyurdu.
Ümmü Süleym: Kadın bunu görebilir. O'na da ğusül gerekir mi? diye sordu.
Resulullah (s.a.v.) :
''Kadınlar,
erkeklerin kardeşleridir. (Huy, tabiat ve hükümlerde erkekler gibidir,)
buyurdu."
EI-Menhel
yazarı bu hadisin açıklaması bahsinde şöyle der: ''Hadisin zahirine göre
uykudan kalkan kişi, ıslaklık bulduğu takdirde, o ıslaklık ne olursa-olsun,
yani meni, mezi ve vedi'den hangisi olursa olsun ğusül gerekir. İbn-i Abbas,
Şa'bi, İbn-i Cübeyr ve Nahai böyle demişlerdir. Tirmizi: Sahabi ve Tabiilerden
böyle söyleyen bir kişi değildir, demiştir.
Ebu İshak, Ata
ve Mücahid: Islaklık, meni olduğu zaman ğusledilir, demişlerdir.
Hanefi
alimlerine göre kişi ihtilam'ı hatırlar ve ıslaklığın meni veya mezi olduğunu
bHirse yahutta meni midir, mezi midir, vedi midir? diye şüphe içinde kalırsa
ona ğusletmek gerekir. Şayet vedi olduğuna hükmederse, ğusletmesi gerekmez.
Eğer ihtilam olduğunu hatırlamazsa durumuna bakılır. Şayet ıslaklığın vedi
olduğuna inanırsa ğusül gerekmez. Meni olduğuna inanırsa ğusletmesi gerekir.
Meni mi, mezi mi, vedi mi diye şüphe ederse Ebu Hanife ve Muhammed'e göre yine
ğusletmesi gerekir.
Ebu Yusuf:
'İhtilam olduğunu hatırlamadıkça ona ğusletmek gerekmez. Asıl olan, kişinin
cünüb olmamasıdır. Kesin bilgi olmadıkça ğusül gerekmez. Kıyas da budur'
demiştir. Ebu Hanife ve Muhammed (r.a.), ihtiyatlı davranmışlar. Çünkü uyuyan
kişi garildir. Meni, hava ile inceleşerek meziye benzeyebilir. İhtiyaten ğusletmesi
gerekir, diye ictihad etmişlerdir. "
Şafii
alimlerine gelince, uykudan uyanıp ıslaklık gören kişi, meni mi, mezi mi diye
şüphe ederse, kanaatine göre hareket eder. Eğer meni olduğu ihtimalini seçerse
ğusleder. Mezi olduğu ihtimalini tercih ederse o yeri yıkar ve abdest alır.
Tahkik budur ki; eğer meni olduğunu bilirse ihtilam'ı hatırlasın hatırlamasın
ğusletmesi gerekir. Şayet ıslaklığın sidik, mezi veya vedi olduğuna inanırsa
ğusül gerekmez. Eğer meni mi, diğerleri mi, diye şüphe ederse ihtiyaten ğusletmesi
gerekir.
Malikiler'e
göre: Uykudan uyanıp, elbisesinde veya bedeninde ıslaklık bulan kişi, meni
olduğunu bilirse yahut, meni mi başka bir şey mi diye şüphe ederse ğusletmesi
vacibtir (şarttır). Şayet meni'den başka bir şey olduğunu bilirse, yahut meni
mi, mezi mi, vedi mi diye şüphe ederse ğusletmesi gerekmez.
Hanbeliler'e
göre; uyuyan veya bayılan kişi uyanıp da, elbisesinde veya vücüdunda bir
ıslaklık görürse bakar; Eğer meni olduğu tahakkuk ederse, ihtilam olduğunu
hatırlamazsa bile ğusletmesi vacibtir. Islaklığı yıkaması gerekmez. Çünkü meni
tahirdir. Eger. mezi olduğu tahakkuk ederse, oraları yıkar ve ona ğusül
gerekmei. Şayet meni veya mezi olduğu tahakkuk etmezse ve uyumadan önce
hanımıyla oynaşmak, şehvani şeyleri düşünmek veya üşütmek gibi bir şey
geçirmemişse ğusletmesi ve ıslaklığın dokunduğu yeri temizlemesi gerekir. Eğer
uyumadan önce, anılan bir neden geçmiş ise ğusül gerekmez. O yeri yıkamak
gerekir. Çünkü zahire göre o ıslaklık mezidir. Zira uyumadan önce bir sebebi
görülmüştür. Eğer bu adam ihtilam olduğunu hatırlarsa ğusül gerekir. Çünkü,
çıkan ıslaklık ihtilam sebebine bağlanır.
HADİSİN FIKIH
YÖNÜ :
1- Uykudan
uyanınca bir ıslaklık bulunduğu takdirde, ihtilam hatırlanmasa bile ğusül
gerekir. Bu husustaki tafsilat yukarıda.geçti.
2- Şer'i bir
hükmü bilmeyen kişi sormalı, bundan çekinmem lidir.
3- Ebu Davud'un
rivayetinde belirtildiği gibi erkek nasıl ihtilam oluyorsa kadın da ihtilam
olabilir.