DEVAM: 2- NAMAZDA
İSTİAZE BABI
حَدَّثَنَا
علي بْن
المنذر.
حَدَّثَنَا
ابن فضيل.
حَدَّثَنَا
عطاء بن
السائب، عَن
أبي عَبْدُ
الرحمن
السلمي، عَن
ابن مسعود، - عَن
النَّبِي
صَلَى
اللَّهُ
عَلَيْهِ
وَسَلَّمْ
قال ((اللهم
إني أعوذ بك
من الشيطان
الرجيم،
وهمزه ونفخه
ونفثه)).
فِي
الزَوائِد: في
إسناده مقال.
فإن عطاء بن السائب
اختلط بأخر
عمره، وسمع
منه مُحَمَّد
بن فضيل بعد
الاختلاط. وفي
سماع أبي
عَبْدُ الرحمن
السلمي من ابن
مسعود كلام.
قال شعبة: لم
يسمع. وقال أحمد:
أرى قول شعبة
وهما. وقال
أبو عمرو
الداني: أخذ
أبو عَبْدُ
الرحمن
القراءة عرضا
عَن عثمان
وعلي وابن
مسعود. اهـ والحديث قد
رواه أبو داود
والترمذيّ
والنسائي من
حديث أبي سعيد
الخدري. ورواه
ابن حبان في
صحيحه من حديث
جبير بن مطعم.
Abdullah İbn-i
Mes'ud (r.a.)'den şöyle demiştir: Resulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem):
(اللهم
إني أعوذ بك
من الشيطان
الرجيم،
وهمزه ونفخه
ونفثه) «Allahumme inni Auzu bike mineşşeytanirrecim ve bi
hemzihi ve bi nefhihi ve bi nefsihi»
diye istiaze etti.
Ravi demiştir ki:
Şeytan'ın hemzi mutedir. Onun nefsi şiirdir. Onun nefhi de kibirdir."
Not: Zevaid'de:
Bu hadlsin isnadı hakkında söylenti vardır. Çünkü ravi Ata bin es•Saib, ömrünün
sonlarında karıştırmıştır. Onun bu halinden sonra Muhammed bin Fudayl ondan
hadıs işitmiştir. Ayrıca Ebu Abdirrahman es-Sülemi'nin İbn-i Mes'ud (r.a. )'den
hadis işitmesi hakkında konuşulmuştur. Şu'be: Ebu Abdirrahman, İbn-i Mes'ud
(r.a.)'dan işitmemiştir, demiştir. Ahmed ise: Ben Şu'be'nin sözünü bir vehim
olarak görürüm, demiştir. Ebu Amr ed•Dani de: Ebu Abdirrahman, Osman, Ali ve
İbn-i Mes'ud (r.a.)'den arz yoluyla kıraat almış, demiştir, diye bilgi
verilmiştir. Bu hadisi Ebu Davud, Tirmizi ve Nesai. Ebu Said•i Hudrl (r.a.)'den
rivayet etmişlerdir. İbn-i Hibban da Cübeyr bin Mut'lm'den rivayet etmiştir.
AÇIKLAMA: Şeytandan istiaze ile ilgili bu hadis, Cübeyr bin
Mut'im'den rivayet olunan bundan önceki hadisin son kısmına benzer. Yalnız
orada Hemz, nefs ve nefh keIlmelerini ravi Amr yorumlamıştı. Burada ise
yorumcunun kim olduğu anlaşılmamıştır. Taberanl ve Zeylai de bu hadisi İbn•i
Mes'ud (r.a.)'dan rivayet etmişlerdir.
KIRAAT'TAN ÖNCE
iSTİAZE :
Alimler,
istiaze'nin hükmü, yeri, lafzı, açıktan çekilmesi ve namazın bütün
rek'atlarında tekrarlanması hususlarında ihtilaf etmişlerdir. EI-Menhel
yazarının, bu konularda verdigi ma'lumatın özetini huraya aktaralım.
I- İSTİAZE'NİN
HÜKMÜ :
Sahabiler,
tabiiler ve onlardan sonra gelen alimlerin cumhuru. namaz kılanın istiıize
etmesini müstehab görmüşlerdir.
Ebu Hureyre,
İbn-i Ömer, Ata,' bin Ebi Rabah, Hasan-ı Basri, İbn-i Sirin, Nahai, Evzai,
Sevri, Ebu Hanife ile diğer re'y ehli, Ahmed, İshak, Davud, (r.anhum) ve
başkaları bununla hükmedenlerdendirler.
Malik ve arkadaşlarına
göre istiaze, farz namazda mekruhtur. Nafile namazda mekruh değildir. fakat
hadisler, onların görüşünü reddeder. Bu ayırım için de bir neden görülmüyor
Cumhurun delili
ise Nahl suresinin 98. ayeti ve istiaze hakkında varid olan hadislerdir Ayet
şöyledir:
.........=
«Kur'an okumak istediğin zaman, taşlanmış şeytan'dan Allah'a sığın.»
II- İSTİAZE
YERİ :
Fıkıhçı ve
hadisçi alimlerin ekserisine göre ilk rekatteki kıraatten önce istiaza çekilir.
Ebu Hureyre,
İbn-i Sirin ve Nehai (r.a.), ayetin zahirini tutarak: Kıraat'tan sonra istiaze
çekilir, demişlerdir.
III-
İSTİAZE'NİN LAFZI
Cumhüra göre
istiazanın lafzı Euzu billahi mineşşeytanirrecim'dir.
Sevri ve Medine
halkına göre lafız şöyledir: Euzu billahi mineşşeytanirrecim, İnnallahe huve
semiul alim
El-Hasan bin
Salih'e göre şöyle istiaze edilir: Euzu billahi semiil alimineşşeytanirrecim.
Başka
şekillerde söyleyenler de vardır:.
Şafii: Şeytan-i
Recim'den Allah'a sığınmayı kapsayan her lafızla istiaza hasıl olur. Lakin
efdali; Euzu billahimineşşeytanirrecim'dir demiştir.
IV- İSTİAZEYİ
AÇıKTAN ÇEKMEK
Ebu Hureyre
(r.a.): Cehri namazlarda kıraat gibi istiaze da açıktan çekilir, demiştir.
İbn-i ömer
(r.a.), Ebu Hanife ve racih kavle göre Şafii'ye göre istiaze gizli çekilir.
İbn-i Ebi
Leyla'ya göre bunun açıktan veya gizli yapılması arasında bir fark yoktur.
V- İSTİAZE'NİN
TEKRARLANMASI
Şafiilere göre
İmam, ona uyan ve tek başına kılan herkes için namazın her rek'atında kıraata
başlarken istiaza çekmek müstahabtır.
Ebu Hanife ve Muhammed'e
göre yalnız birinci rek'atte istiaza sünnettir. Bu da İmam ve münferid içindir.
Ebu Yusuf'a
göre imam'a uyan için de namazın ilk rek'atında istiaze çekmek sünnettir.