DEVAM: 126- VİTİRDEN
SONRA VE SABAH SÜNNETİNDEN SONRA (SAĞ) YAN ÜSTÜNDE YATMAK HAKKINDA GELEN
(HADİSLER) BABI
حَدَّثَنَا
عمر بْن هشام.
حَدَّثَنَا
النضر بْن
شميل.
أَنْبَأَنَا
شعبة.
حَدَّثَني سهيل
بْن أبي صالح،
عَن أبيه، عَن
أبي هُرَيْرَة؛
قَالَ:
-
كان رَسُول
اللَّهِ
صَلَى
اللَّهُ عَلَيْهِ
وَسلَّمْ إذا
صلى ركعتي
الفجر اضطجع.
Ebu Hureyre
(r.a.)den; şöyle demiştir:
Resulullah
(Sallallahu Aleyhi ve Sellem) sabah sünnetini kıldığı zaman (sağ) yanı üstünde
yatardı.
Bu Hadis'i: Ebu
Davud, Tirmizi, Ahmed ve Beyhaki de benzer lafızlarla rivayet etmişlerdir
AÇIKLAMA (1198 ve 1199): Tirmizi ve Ebu Davud'un rivayetleri kavli hadis
mahiyetinde olup meali şöyledir: 'ResuluIlah (sallallahu aleyhi ve sellem)
buyurdu ki: "Sizden birisi sabah sünnetini kıldığı zaman sağ yanı üzerinde
yatsın.... ''
İbn-i Hazm,
mealini hadisteki emri, vaciblik için yorumlamakla sabah sünnetinden sonraki
yatışın vacip olduğunu söylemiştir. Cumhur, bu emri müstahablık için yorumlamıştır.
Cumhur'un delili de Buhari, Müslim, Ebu Davud ve başkalarının rivayet ettiği
Aişe (r.anha)'nın şu mealdeki hadisidir:
"Nebi
(SalIalIahu Aleyhi ve Sellem) sabah sünnetini kıldığı zaman eğer ben uykuda
isem sağ yanı üzerinde yatardı. Şayet ben uyanık isem benimle konuşurdu."
Bu hadisin
zahirine göre Aişe (r.anha) uyanık olduğu zaman Nebi (s.a.v.) yatmazdı. Şu
halde yatmak vacib değildir.
EI-Menhel
yazarı, sabah sünnetinden sonra yatmak hakkında alimlerin ihtilaf ettiklerini
söyleyerek, bu husustaki görüşleri şöyle nakleder:
1- Sabah
sünnetinden sonra sağ yanı üzerinde yatmak sünnettir. Ebu Musa El-Eş'ari, Rafi'
bin Hadic, Enes, Ebu Hureyre ve başka sahabiler (r.anhum) ile İbn-i Sirin, Said
bin El-Müseyyeb, Urve bin Zübeyr ve başka tabiinin kavli budur. Şafii ve Ahmed
de böyle hükmetmişlerdir ..
2- Vacibtir. Bu
kavlin sahibi İbn-i Hazm'dır.
3- Abdullah bin
Mes'ud ve İbn-i Ömer (r.a.)'e göre bid'attır. Tabiilerden Esved bin Yezid,
İbrahim Nehai ve Said bin Cübeyr'in bunu mekruh gördükleri rivayet olunmuştur.
Malik ve Cumhur'un da bunu mekruh saydıklarını Kadı iyaz nakletmiştir. Bunlara
göre Nebi (s.a.v.)'in yatışı, yorgunluk nedeniyledir.
4- Gece
namazına kalkan kimsenin dinlenmesi için yatması müstahabtır. Gece namazına
kalkmamış olan için meşru değildir. İbnü'l-Arabi bunu seçmiştir.
5- Sabah
sünnetini evinde kılan kimse için evinde yatması müstahabtır. Mescidde bunu
yapmak müstahab değildir. Selef alimlerinin bir kısmı bununla hükmetmiştir.
İbn-i Ömer (r.a.)'in de böyle dediği rivayet olunmuştur.
Nebi
(s.a.v.)'in mescidde böyle yaptığına dair her hangi bir rivayetin olmaması, bu
görüşü te'yid eder. Bunun içindir ki İbn-i Ömer (r.a.), mescidde böyle yapmayı
yasaklıyarak: Bu, bid'attır demiştir. Eğer Nebi (s.a.v.) mescidde böyle
yapsaydı İbn-i Ömer (r.a.) ve İbn-i Mes'ud (r.a.) gibi zatların bundan haberdar
olmamaları akıldan uzaktır. Zaten bilindiği gibi Nebi (s.a.v.), sünnetleri evde
kılardı. Bu yatış, sabah sünnetinden hemen sonra olduğu için evde yapılırdı.