170- HER İKİ BAYRAM
NAMAZI VAKTİ HAKKINDAKİ BAB
عَبْدُ
الوهاب بْن
الضحاك.
حَدَّثَنَا
إسماعيل بْن
عياش.
حَدَّثَنَا
صفوان بْن
عمرو، عَن
يزيد بْن
خمير، عَن
عَبْد اللّه
بْن بسر؛
-
أنه خرج مع
الناس يوم فطر
أو أضحى،
فأنكر إبطاء
الإمام، وقال:
إن كنا لقد
فرغنا ساعتنا
هذه، وذلك حين
التسبيح.
Abdullah bin Busr (r.a.)'dan rivayet edildiğine
göre :
Kendisi Ramazan
veya Kurban bayramı günü cemaatla beraber (musallaya)
çıkmış da, imamın gecikmesine karşı çıkarak:
Biz (Nebi (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) hayatta iken bu saatta
şüphesiz bayram namazından çıkmış olurduk. O saat, nafilenin kılınabileceği
(ilk) vakittir, demiştir.
Diğer tahric: Ebu Davud,
Hakim, Tabarani ve Beyhaki de bunu rivayet etmişlerdir.
AÇIKLAMA: Olayın Ramazan veya Kurban bayramında olduğu
hususundaki tereddüt raviye aittir.
Sahabi olan Abdullah bin Büsr
(r.a.) Nebi (sallallahu aleyhi ve sellem)'in
vefatından sonra bir bayram günü namaz için musallaya çıkmış, İmam bayram
namazını ilk vaktinden tehir etmiş, bunun üzerine Abdullah (r.a.) imam'ın bu
hareketine karşı çıkmıştır.
Hadisin وذلك
حين التسبيح cümlesi
Abdullah (r.a.)'ın sozündendir.
Bu cümledeki 'Tesbih' kelimesi ile nafile namaz veya
kuşluk namazı kasdedilmiştir. Bilindiği gibi güneş
doğarken nafile namaz kılınmaz. Güneş bir mızrak boyu kadar yükselince nafile
kılınabilir. Bu vakit nafilenin kılınabileceği ilk vakittir. Abdullah (r.a.)'ın işaret ettiği saat nafilenin kılınabileceği ilk
vakittir. Yani bayram namazının ilk vakti, nafile namazının ilk vaktidir.
وذلك
حين التسبيح
cümlesi Abdullah (r.a.)'ın ravisi Yezid
bin Humeyr (r.a.)'a ait olabilir. Yani Abdullah
(r.a.)'ın işaret ettiği saat nafilenin kılınabileceği
ilk saattır.
Bayram
namazının ilk vaktinin, güneş doğduktan sonra nafile namazının kılınabileceği
ilk vakit olduğu hususunda icma' vardır.
EI-Bahir
yazarı: Bayram namazının ilk vakti güneşin etrafa yayıldığı zamandır. Güneşin
semanın ortasına çıkacağı zamana kadar bayram namazı kılınabilir. Bayram namazı
vakti hakkında her hangi bir ihtilafı bilmiyorum, demiştir.
BAYRAM
NAMAZININ EN FAZİLETLİ VAKTİ
Kurban bayramı
namazını, güneşin bir mızrak boyu kadar çıktığı vakitte kılmak efdaldır. Bunun erken kılınmasının hikmeti şudur:
Kurban bayramı
günü bir şey yemeden bayram namazına çıkmak efdaldır.
Fazla gecikme nedeniyle. bazı kimselerin acıkmaktan
dolayı rahatsız olmaları muhtemeldir. Erken kılınırsa herkes zamanında evine
döner, kurban kesecek olanlar kurbanlarını keserek ondan yerler. Kesmeyenler de
kahvaltı ederler.
Ramazan bayramı
namazı ise; güneş iki mızrak boyu kadar yükselince kılınmalıdır. Efdal olanı budur. Bu gecikmenin hikmeti ise, Ramazan
bayramı günü namaza çıkmadan önce bir şey yemek sünnettir. Acıkmadan mütevellit
eziyet duymak söz konusu değildir. Fitresini vermemiş olanlara namazdan önce
fitre çıkarmaları için bir fırsat ve imkan vermektir.
Hanefi, Şafii
ve Maliki mezhebIerinin kavli budur. Bunların bir
delili el-Hafız'ın et-Telhis'te zikrettiği ve Amr bin
Hazm'ın Cündüb (r.a.)'den
rivayet ettiği şu hadistir:
... "Nebi
(sallallahu aleyhi ve sellem)
bize fıtır günü, güneş iki mızrak boyu kadar yüksek
iken ve kurban bayramı günü güneş bir mızrak boyu kadar yükselmişken namaz
kıldırırdı.''
Malikiler'e göre her iki bayram namazı için en efdal vakit güneşin bir mızrak boyu kadar yükseldiği
vakittir.