SÜNEN İBN-İ MACE

Bablar Konular Numaralar

KİTABU’L-CENAİZ

<< 1433 >>

1- HASTA ZİYARETİ HAKKINDA GELEN HADİSLER BABI

 

حَدَّثَنَا هناد بْن السري. حَدَّثَنَا أبو الأحوص، عَن أبي إِسْحَاق، عَن الحارث، عَن علي؛ قَالَ:  - قال رَسُول اللَّهِ صَلَى اللَّهُ عَلَيْهِ وَسلَّمْ: ((للمسلم على المسلم ستة بالمعروف: يسلم عليه إذا لقيه. ويجيبه إذا دعاه. ويشمته إذا عطس. ويعوده إذا مرض. ويتبع جنازته إذا مات. ويحب له ما يحب لنفسه)).

 

Ali (r.a.)'den rivayet edildiğine göre. Resulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) şöyle buyurdu, demiştir:

 

«Müslüman için müslüman üzerine örf ve adet vechiyle (yerine getireceği) altı (hak) vardır. Ona rastladığı zaman selam verir. Onu davet ettiği zaman davetine icabet eder Aksırdığı (ve aksırmca Allah'a hamd ettiği) zaman teşmit eder. (Ona rahmet diler) Hastalandığı zaman onu ziyaret eder. Öldüğü zaman cenazesine gider. Kendi nefsi için arzuladığını onun için de arzular.»

 

 

Diğer tahric: Tirmizi ve Ahmed de bunu rivayet etmişlerdir

 

AÇIKLAMA: Ma'ruf: Şer'an ve dinen güzel sayılan şeydir. Bazıları buradaki "Ma'ruf''u şöyle yorumlamışlardır. Camiu's-Sağir şarihi el-Azizi, böyle yorumlayanlardandır. Hadiste zikredilen altı hak bu manada ma'ruftur. Yani şer'an ve aklen güzel şeylerdir.

 

Sindi ise ma'rufu örf ve adet veçhiyle yerine getirilmesi beklenen şeydir, diye yorumlamıştır.

Hadisin zahirine göre bu hakları ifa etmek vacibtir. Fakat alimler bunu vacib ve menduba şümullü, geniş kapsamlı bir manaya yorumlamışlardır. Hadisin ifade tarzı, bu altı şeyin, müslümanlığın vecibelerinden olduğuna delalet eder. Bunun içindir ki bu haklar bakımından salihiyle, fasıkıyla tüm müslümanlar eşittir. Ancak salih kimselere fazla saygı duymak ve ikram etmek gerekir. Müslümanlığın gereği 0lan hakların sayısı rivayetlerde muhteliftir. Nitekim bu hadiste altı hak, bunu ta'kip eden hadiste dört hak, ondan sonra gelen hadiste beş haktan bahsedilir. Şu halde belirtilen sayı, tahdit için değildir. Yani haklar bu kadardır. Başka hak yoktur demek değildir.

 

Birinci hak, müslümanın müslümana selam vermesidir. Bu konu 3692 - 3701 nolu hadisler'de inşaaIlah izah edilecektir.

 

İkinci hak, müslüman'ın davetine icabet etmektir. Bu davet, ziyafet, yardıma davet ve evlenme münasabetiyle verilen ve velime denilen yemeğe davet olabilir. Dine aykırı bir hareket, mesela içki, saz, kadın oynatmak gibi bir münker yok ise velime davetine icabet etmek vacibtir. Diğer davetlerin hükmü, genellikle sünnettir. Önemine göre icabında vacib olabilir.

 

Üçüncü hak, aksıran ve aksırırken "Elhamdulil!ah" diyen müslümana Teşmit etmek, yani ona "YerhamukeIlah (= AIIah sana rahmet etsin) demektir. Bu husus, 3713 - 3715 nolu hadisler'de anlatılacak inşaallah!..

 

Dördüncü hak, hastalanan müslümanı ziyaret etmektir. Hasta ziyareti, Cumhura göre sünnet-i müekkededir. Ancak ziyaret etmemek; hastanın tehlikeye düşmesine ve zaruri ihtiyaçlarının ihmaline yol açacak olursa ziyaret ve bakım vacib olur.

 

Beşinci hak, müslüman öldüğü zaman o'nun cenazesine gitmektir. Bu, cenaze namazına katılmak veya mezarlığa kadar cenazeyle gitmekle gerçekleşir. Cenaze namazı ve ölüyü defnetmek, bilindiği gibi farz-ı kifayedir. Bir köy veya belde halkının bir kısmı bunu ifa edince sorumluluk diğerlerinden kalkar. Aksi takdirde bütün mükellefler mes'ul kalır.

 

Altıncı hak, kendi şahsı için dilediği hayırlı şeyleri müslüman için de dilemektir. Kendi nefsi için dilediği belirli bir hayrın aynısını her müslüman için dilemek manası kastedilmemiştir. ÇünkÜ o iş; başkası için hayır olmayabilir. Maksad. herkes için hayır arzulamaktır.