58- FAİZ'İN AĞIR BİR
GÜNAH OLDUĞUNUN BEYANI BABI
Bu babta rivayet edilen
hadislerin tercemesine geçmeden önce faiz hakkında gelen bazı' ayetleri ve mealleri
buraya. almayı faydalı gördüm. Çünkü bıı ayetler faizin haramlığını açıkça
belirttiği gibi ağır, çetin ve büyük bir günah olduğunu da ifade eder. Faiz
oranı düşük olsun, yüksek olsun her nevi, kesinlikle haramdır. Bu hüküm Kur'an
ayetleri, hadis-i şerifler ve müslümanların icması ile sabittir. Faizin
haramlığını inkar etmek küfürdür. Allah cümlemizin imanını korusun ve bu
hastalığa tutulanlara şifa ihsan eylesin.
''Faiz yiyenler
(kıyamet günü) ancak şeytanın çarptığı kişinin kalktığı gibi kalkarlar. Bu,
onların "Alış veriş muamelesi tıpkı faiz gibidir," demeleri
yüzündendir. Oysa, Allah alış verişi helal, faizi haram kılmıştır .. Artık kime
Rabb'inden bir öğüt gelir de faizcilikten vazgeçerse, geçmişi kendisine aittir
ve onun hükmü Allah'adır. Kim faizciliğe dönerse, işte onlar cehennemliktir.
Onlar orada ebedi kalıcıdırlar." (Bakara; 275)
"Allah faizi
mahveder. Sadakaları ise bereketlendirir (sadakası çıkarılan malı artırır).
Allah, çok nankör ve günahkar olan hiç kimseyi sevmez." (Bakara; 276)
"Ey iman edenler!
Eğer mü'min insanlar iseniz, Allah'tan korkunuz ve faizden arta kalanı
bırakınız:' "Eğer böyle yapmazsanız, Allah ve Resülü tarafından (size
karşı açılan) bir savaş malümunuz olsun. Eğer tevbe ederseniz, sermayeniz
sizindir. Böylece (sermayenizden fazlasını istemekle) zulüm etmiş olmazsınız ve
(sermayenizden noksan almakla) zulme uğramış olmazsınız." (Bakara: 278,
279)
"Ey iman edenler!
Faizi kat kat artırılmış olarak yemeyiniz ve Allah'tan korkunuz ki iflah
olabilesiniz." "Ve kafirler için hazırlanmış olan ateşten
sakınınız." "Ve Allah'a ve Resulüne itaat ediniz ki rahmete
erdirilesiniz." (Al-i İmran: 130, 131 ve 132)
حدّثنا
أَبُو بَكْرِ
بْنُ أَبِي
شَيْبَةَ. حدّثنا
الْحَسَنُ
بْنُ مُوسى،
عَنْ حَمَّادِ
بْنِ
سَلَمَةَ،
عَنْ عَلِيِّ
بْنِ زَيْدٍ،
عَنْ أَبِي
الصَّلْتِ،
عَنْ أَبِي
هُرَيْرَةَ؛
قَالَ: قَالَ
رَسُولُ
اللهِ صلى
الله عليه
وسلم:
((أَتَيْتُ،
لَيْلَةَ
أُسْرِيَ
بِي، عَلَى
قَوْمٍ
بُطُونُهُمْ
كَالْبُيُوتِ،
فِيهَا
الْحَيَّاتُ
تُرَى مِنْ خَارِجِ
بُطُونِهِمْ.
فَقُلْتُ:
مَنْ هؤُلاَءِ
يَاجِبْرَائِيلُ؟
قَالَ:
هؤُلاَءِ
أَكَلَةُ الرِّبَا)).
في الزوائد:
في إسناده علي
بْنُ زيد بْنُ
جدعان، ضعيف.
Ebu Hureyre
(r.a.)'den rivayet edildiğine göre; Resulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem)
şöyle buyurdu, demiştir: «(Mi'raca) götürüldüğüm gece, karınları odalar gibi
(büyük) olan bir kavmin üzerine vardım. Bunların karınlarında dışardan görülen
yılanlar vardı. Ben: Bunlar kimlerdir? Yâ Cebrail! diye sordum. Cebrail dedi
ki: Bunlar faiz yiyicileridir.»
Not: Bunun
senedinde bulunan Ali bin Zeyd bin Ced'an'ın zayıf olduğu Zevaidde
bildirilmiştir.