SÜNEN İBN-İ MACE

Bablar Konular Numaralar

KİTABU’L-MENASİK

<< 2903 >>

9- ÖLÜ YERİNE HAC ETMEK BABI

 

حدّثنا مُحَمَّدُ بْنُ عَبْدِ اللهِ بْنِ نُمَيْرٍ. حدّثنا عَبْدَةُ بْنُ سُلَيْمَانَ عَنْ سْعِيدٍ، عَنْ قَتَادَةَ، عَنْ غَرَزَةَ، عَنْ سَعِيدِ بْنِ جُبَيْرٍ، عَنِ ابْنِ عَبَّاسٍ؛ أَنَّ رَسُولَ اللهِ صلى الله عليه وسلم سَمعَ رَجُلاً يَقولُ: لَبَّيْكَ عَنْ شُبْرُمَةَ.  فَقَالَ رَسُولُ اللهِ صلى الله عليه وسلم ((مَنْ شُبْرُمَةُ؟)) قَالَ: قَرِيبٌ لِي. قَالَ ((هَلْ حَجَجْتَ قَطُّ؟)) قَالَ: لاَ.  قَالَ ((فَاجْعَل هذِهِ عَنْ نَفْسِكَ، ثُمَّ حُجَّ عَنْ شُبْرُمَةَ)).

 

(Abdullah) bin Abbâs (r.a.)'dan; Şöyle demiştir: Resulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) (bir defa) bir adamı = "Allahım ben Şübrüme yerine senin emrine amadeyim, çağrına icabet ettim" duasını okurken işitti ve bunun üzerine Resulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem)  (adama) :

 

Şübrüme kimdir?» buyurdu. Adam: —  Benim bir yakınımdır, diye cevab verdi. Resûl-i Ekrem (Sallallahu Aleyhi ve Sellem): Sen (kendi nefsin için) hiç hac ettin mi?» diye sordu. Adam: Hayır, dedi. Resûl-i Ekrem (Sallallahu Aleyhi ve Sellem): Şu halde sen bu hacc'ı kendi nefsin için yap, sonra Şübrüme yerine hac ibâdetini yap,» buyurdu.

 

 

AÇIKLAMA:     Bu hadisi Ebu Davud, İbn-i Hibban ve Beyhaki de rivayet etmişlerdir. İbn-i Hibban ve Beyhaki bu hadisin senedinin sahih olduğunu söylemişler ve Beyhaki bu konuda bundan daha sahih bir hadisin bulunmadığını söylemiştir .. Şafii de bu hadisi Ebu Kılabe'den mevküf, yani İbn Abbas (r.a.)'ın eseri ve sözü olarak rivayet etmiştir.

 

Şübrüme yerine hacc'a giden adamın isminin Nübeyşe bin AbdiIIah olduğu söylenmiştir.

Şübrüme adına Lebbeyke duasını okuyan adama Resül-i Ekrem (s.a.v.)'in sorduğu soru şekli Ebu Davud'un rivayetinde; "Sen kendi nefsin için (daha önce) hac ettin (mi)?" şeklindedir.

 

HADİSTEN ÇIKARILAN FIKIH HÜKÜMLERİ

 

Kendi nefsi için hac ibadetini ifa etmemiş olan bir kimse başkası adına hac etmek üzere ihrama girse bile bu ihramı ve niyeti kendi adına değiştirmekle mükelleftir. Çünkü başlamış olduğu hacc'ı ancak bu şekilde kendi adına çevirebilir. Hüküm bu olunca, kendisine hac ibadeti farz olmuş olsun veya olmasın kendi adına hac etmemiş iken ölü veya diri bir kimse adına hacc'a gidemez. Çünkü Peygamber (s.a.v.) Şübrüme adına Lebbeyke duasını okuyan adama hac ibadetinin kendisine farz olup olmadığını veya Şübrüme'nin hayatta olup olmadığını sormadan, bu hacc'ı kendi adına çevirmesini emretmiştir. Resül-i Ekrem (s.a.v.)'in soruşturma yapmadan bu hukmü buyurması, bunun genelliğine delalet eder.

 

KENDİ ADINA HAC ETMEMİŞ BİR KİMSENİN BAŞKASI ADINA HAC ETMESİNE DAİR İLMİ GÖRÜŞLER

 

1. Şafiiler, Hanbeliler, Evzai ve İshak bu hadisin hükmü ile amel ederek: Kendi adına hac etmemiş iken başkası adına hac ibadetine başlayan bir kimse bu hacc'ı kendi adına çevirmek ve bu şekilde tamamlamakla mükelleftir, niyet ettiği kimse adına hac etmiş sayılamaz, demişlerdir.

 

2. Ahmed bin Hanbel'den yapılan diğer bir rivayete göre bu şekilde başlanan hac ihramı ne adamın kendi hacc'ı için ne ue başka kimse için sahih ve geçerli sayılamaz.

 

3. Hanefiler ile Malik: Kendi nefsi için hac ibadetini na etmemiş bir kimsenin başka bir kimse adına hacc'a gitmesi mekruhtur, demişler ve hadisteki emri mendubluk manasına yorumlamışlardır. Ayrıca Hanefiler bu hadisin senedinin zayıf olduğunu söylemişler. Tahavi de bu hadisin mevkuf olduğunu, yani İbn-i Abbas'ın bir eseri olduğunu söylemiştir. Birinci grubun hadisin senediyle ilgili görüşlerini yukarda anlatmıştım. Tekrarlamaya gerek görmüyorum.

 

4. Sevri'ye göre kendi nefsi için hac etmemiş iken başkası adına hacc'a niyetlenip ihrama giren kimsenin durumuna bakılır:

 

Eğer kendisine hac farz olmuş ise, kendi nefsi için hacetmeden başkası adına hacca gitmesi caiz değildir. Şayet kendisine hac farz olmamış ise, başkası adına başladığı hac ibadeti niyet ettiği kimse adına sahihtir.

 

Şu noktayı da belirteyim: Müellifimiz bu hadisi "Ölü yerine hac etmek" başlığı altında açtığı bu babta rivayet etmiştir. Bu duruma göre hadiste sözü edilen ve kendi adına hacc'a başlanılan Şübrüme o tarihte ölü imiş. Fakat bu hususta hadisin şerhlerinde bir kayda rastlamadım.