DEVAM: 12- DOĞUM YAPAN
KADIN VE AYBAŞI ADETİ GÖREN KADIN (KANDAN TEMİZLENMEDEN) HAC İHRAMINA GİRER,
BABI
عَلِيُّ
بْنُ
مُحَمَّدٍ.
حدّثنا
يَحْيَى بْنُ
آدَمَ عَنْ
سُفْيَانَ،
عَنْ
جَعْفَرِ بْنِ
مُحَمَّدٍ،
عَنْ
أَبِيهِ،
عَنْ جَابرٍ؛
قَالَ: نُفِسَتْ
أَسْمَاءُ
بِنْتُ
عُمَيْسٍ
بمحَمَّدِ
بْنِ أَبِي
بَكْرٍ.
فَأَرْسَلَتْ
إِلَى
النَّبِيَّ
صلى الله عليه
وسلم
فَأَمَرَهَا
اَنْ
تَغْتَسِلَ
وَتَسْتَثْفِرَ
بِثَوبٍ
وَتُهِلَّ.
Câbir (bin
Abdillah) (r.a.)'dan rivayet edildiğine göre: Esma bint-i Umeys (r.a.) (hac
ihramına gireceği sırada) Muhammed bin Ebi Bekr'i doğurdu. Bunun üzerine Esma
(ne yapacağını öğrenmek için) Nebi (Sallallahu Aleyhi ve Sellem)'e haber
gönderdi. Nebi (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) o'na vücûdunun tamamını
yıkamasını, (kan akmasını engellemek üzere) bir bez parçasını avret mahalline
sıkıca bağlamasını ve ihrama girmesini emretti.
AÇIKLAMA: Aişe (r.anha)'nın hadisini Müslim, Ebu Davud, Darimi ve Beyhaki de
rivayet etmişler. Ebu Bekir (r.a.) ile Cabir (r.a.)'ın hadislerini Nesai de
rivayet etmiştir. Esma bint-i Umeys (r.anha) Hz. Ebu Bekir (r.a.)'ın
zevcelerindendir.
Bu babta
rivayet edilen hadisler; dOğum yapan kadının hac ibadetine başlayacağı zaman
kandan temizlenmiş olmasının şart olmadığına, mikat denilen yere vardığı zaman
hac niyetiyle ihrama gireceğine ve hacc'ın bütün vecibelerini, gereklerini ifa
edeceğine, sadece Ka'be-i Muazzama'yı ziyaret ve tavaf işini erteleyeceğine,
kandan temizlendikten sonra tavaf yapacağına delalet eder. Aybaşı adeti kanı da
doğum kanı gibidir. Bunun içindir ki müellifimiz bu babın başlığına aybaşı
adeti halini de ilave etmiştir. Umre ibadeti de hac ibadeti gibidir.
İadislerde
geçen bazı kelimeleri açıklayalım: İğtisal: Boy abdesti almaktır. Burada bütün
vücüdu yıkamak manası kasdedilmiştir. Çünkü doğum kanı veya aybaşı adeti kanı
kesilmedikçe şer'i boy abdesti alınamaz.
İhlal: Yüksek
sesle Lebbeyke duasını okumak manasına gelir. Bunun başka manalan da vardır.
Burada ise ihrama girmek, yani hacc'a niyetlenmek manasında kullanılmıştır.
Umre'ye niyetlenmek manasına da gelir. Çünkü hac veya umre'ye niyetlenen kimse
yüksek sesle Lebbeyke duasını okur.
Eş-Şecere,
Medine-i Münevvere'den hacc'a veya umre'ye gidenlerin ihrama girecekleri ve
mikat denilen Zü'l Huleyfe isimli yerde bulunan bir dikenli ağaçtır.
Kastalani'nin beyanına göre bu ağaç Zü'l-Huleyfe mescidi yanında idi.
İstisrar: Doğum
veya aybaşı adeti kanını gören kadının kanı durdurmak amacıyla içine pamuk
konulan genişçe bir bez parçasını te. nasül organının üstüne koyup sıkıca
bağlaması ve böylece kanın akmasını önlemeye çalışmasıdır.
BU HADİSLERDEN
ÇIKARILAN FIKIH HÜKÜMLERİ
1. Doğum veya
aybaşı kanını gören kadın temizlenme halini beklemeden hac niyetiyle ihrama
girebilir. Umre de hac gibidir.
2. Bu mazereti
gören kadın ihrama girmeden önce boy abdesti gibi vücüdunun tamamını güzelce
yıkamalıdır. Bu yıkanma işi müstehabtır, vacib değildir. Hanefi, Şafii, Maliki
alimlerin ve cumhürun görüşü: bu yıkanmanın müstehablığıdır. Hasan-i Basri ile
zahiriyye mezhebi mensublarına göre bu yıkanma bir boy abdestidir ve vacibtir.
3. Bu özrü
bulunan kadın hac ibadetiyle ilgili her şeyi yapacak.
Yalnız Ka'be-i
Muazzama'yı tavaf edemez ve tavaftan sonra kılınan tavaf namazını kılamaz.
4. İhrama
girmeden önce kılınan iki rek'at ihram namazı sünnettir, hacc'ın sağlıklı ve
geçerli olması için bu namaz şart değildir. Çünkü Esma (r.anha) bu namazı
kılmadı.
5. Safa ile
Merva arasındaki sa'y. yani dolaşmak için abdestli olmak şart değildir. Şu
halde Ka'be'yi tavaf ettikten sonra aybaşı adeti veya doğum kanı gören kadın
Safa ile Merve arasındaki sa'y'ı yapmamış ise bu özürlü haliyle yapabilir.
Cumhürun görüşü böyledir. Yalnız Hasan-i Basrı ile bazı Hanbeli alimleri sa'y
için de abdestli olmayı şart koşmuşlar. Bunlar sa'yı tavafa benzetmişlerdir.
6. Doğum veya
aybaşı adeti gören kadın bu halinden temizlenip boy abdesti almadıkça Ka'be-i
Muazzama'yı tavaf edemez. Cünüb veya abdestsiz kimse de böyledir. Çünkü Hakim '
in rivayet ettiği ve senedinin sahih olduğunu söylediği, İbn-i Abbas (r.a.)'ın
merfü bir hadiste; "Tavaf (bir nevi) namazdır. Şu farkla ki, Allah Teala
tavaf'ta konuşmayı helal kılmıştır. Artık kim (tavaf esnasında) konuşursa
hayırdan başka bir şey konuşmasın" buyurulmuştur. Bu itibarla abdestsiz
yapılan tavaf sahih değildir, yeniden yapılması gereklidir. Fakat Hanefiler'e
göre sahihtir. Bununla beraber bir kurban kesmesi gerekir. Ancak tavafı
yenilerde kurban kesmeye gerek kalmaz. Bazı Hanefiler'e göre ise bir !itre
mikdan sadaka vermek kafidir. Bunlara göre tava! ederken abdestli olmak
sünnettir.
Ahmed'den
yapılan bir rivayete g5re ise abdestsiz tavaf yapmak sahihtir ve hiç bir şey
lazım gelmez.
Tavafın
abdestsiz yapılmasının caizliğine hükmedenler, tavafı; Arafat'ta vakfı! etmek,
yani bir süre durmak ve sa'y işine, . yani Safa ile Merva arasında dolaşmaya
kıyaslamışlardır.
Bunlar ve
şeytanı taşlamak gibi hac işlerinde abdestli olmak şart değildir. Tavaf da
böyledir.