SÜNEN İBN-İ MACE

Bablar Konular Numaralar

KİTABU’L-ET’İME

<< 3270 >>

DEVAM: 9- (YEMEKTEN SONRA) PARMAKLARI YALAMAK BABI

 

حدّثنا مُوسى بْنُ عَبْدِ الرَّحْمنِ. أَنْبَأَنَا أَبُو دَاوُدَ الْحَفَرِيُّ عَنْ سُفْيَانَ، عَنْ أَبِي الزُّبَيْرِ، عَنْ جَابِرٍ؛ قَالَ: قَالَ رَسُولُ اللهِ صلى الله عليه وسلم  ((لاَ يَمْسَحْ أَحْدُكُمْ يَدَهُ حَتَّى يَلْعَقَهَا. فَإِنَّهُ لاَ يَدْرِي فِي أَيِّ طَعَامِهِ الْبَرَكَةُ)).

 

Câbir (r.a.)'dan rivayet edildiğine göre; Resulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) şöyle buyurdu, demiştir: «Hiç biriniz parmaklarını yalamadıkça elini bir beze sürmesin. Çünkü bereketin, yemeğinin hangisinde olduğunu bilemez.»

 

 

AÇIKLAMA:     İbn-i Abbas (r.a.)'ın hadisi Buhari, Müslim, Ebu Davud ve Nesai tarafından da rivayet edilmiştir. Cabir (r.a.)'ın hadisini Müslim de rivayet etmiştir.

 

3260, 3261. hadislerin izahı bölümünde belirttiğim gibi yemeğe başlamadan önce elleri yıkamak müstehabtır. Şayet eller temiz ise müstehabtır. Eğer eller pis, necis ve mikroplu olup iyi yıkamadan onunla yemek yemek sağlık açısından tehlikeli ise İslam'ın genel hükümleri gereğince elleri yıkamak farzdır. Çünkü vücudu ve sağlığı tehlikeye sokmak haramdır. Durum bu olunca yemekten önce ellerini güzelce yıkamış olan bir kimse şayet yemeği kaşık ve çatalla değil de Araplar gibi sağ elinin parmaklarıyla yerse, yemeğe bulaşmış parmaklarını yıkama imkanını bulamazsa, bezle silmeden önce yalaması gayet tabii ve normaldır. Tiksinilecek bir durum söz konusu değildir. Böyle yapmak hem parmaklar üzerinde kalan gıdanın zayi olmasını önler. Hem de yemeğin beze, sağa sola bulaşmasına meydan vermez. Zaten yukarda numaralarını verdiğim hadislerin izahı bölümünde yemekten sonra da elleri yıkamanın müstehablığını belirtmiştim.

Yine yukarda anlattığım şekilde ellerini güzelce yıkadıktan sonra parmaklarıyla yemek yiyen bir kimsenin, ellerinin tertemiz iken yemeğe oturduğunu bilen eşi, talebesi ve çocuğu da seve seve ve tiksinmeden onun elini yalar. Elleri koyuna da yalatmak mümkündür. Zaten hadislerde parmaklan bir insana yalatmak kaydı yoktur. Hadisler uygun şartlar dahilinde ve parmakları istek dahilinde yalatmanın yasak olmadığını ifade eder.

 

Tuhfe yazarı bu hadisin izahı bölümünde özetle şöyle der: "Bu hadis, parmakları yalamak, tiksinti verdiği için mekruhtur, diyenlerin sözünü reddeder. Evet, yemek esnasında bir kimse parmağını yalayıp o parmağı tekrar kaba sokarsa gayet tabii sofradaki arkadaşlarını tiksindirir. Böyle yapmak İslami adaba aykırıdır. Ama adam yemek sofrasından kalktığı zaman bunu yaparsa başkasını tiksindirmesi söz konusu değildir.

 

Cabir (r.a.)'ın hadisinde yemekten sonra (yemeğe bulaşan) parmaklan yalama hikmetine işaretle: "Çünkü kişi bereketin yemeğinin hangisinde olduğunu bilemez" buyurulmuştur.

Nevevi, hadisin bu cümlesiyle ilgili olarak: Yani bir insanın önündeki yemekte bir bereket bulunur. Fakat yemek yiyen kişi bereketin, yediği kısımda mı, parmakları üstünde kalanda mı, kabın dibinde kalanda mı veya yere düşen lokmada mı olduğunu bilemez. Bu itibarla yemek yiyen kişi anılan kısımları israf etmemeli, zayi etmemeli ki bereketi elde etmiş olsun. Bereketin asıl manası bir şeyin artması ve hayırlı olmasıdır. Burada kasdedilen mana ise, vücüdun beslenmesi, yemeğin dokunmaması, zarar vermemesi, ibadet ve iyi işleri yapabilmek için güç kazanması ve diğer hayırlı şeylerdir.