SÜNEN İBN-İ MACE

Bablar Konular Numaralar

KİTABU’L-ET’İME

<< 3342 >>

DEVAM: 47- YAĞLANMIŞ EKMEK BABI

 

حدّثنا أَحْمَدُ بْنُ عَبْدَةَ. حدّثنا عُثْمَانُ بْنُ عَبْدِ الرَّحْمنِ. حدّثنا حُمَيْدٌ الطَّوِيلُ عَنْ أَنَسِ ابْنِ مَالِكٍ؛ قَالَ: صَنَعَتْ أُمُّ سُلَيْمٍ لِلنَّبِيِّ صلى الله عليه وسلم خُبْزَةً، وَضَعَتْ فِيهَا شَيْئاً مِنْ سَمْنٍ. ثُمَّ قَالَتِ: اذْهَبْ إِلَى النَّبِيِّ صلى الله عليه وسلم فَادْعُهُ. قَالَ، فَأَتَيْتُهُ فَقُلْتُ: أُمِّي تَدْعُوكَ. قَالَ. فَقَامَ، وَقَالَ، لِمَنْ كَانَ عِنْدَهُ مِنَ النَّاسِ ((قُومُوا)) قَالَ، فَسَبَقْتُهُمْ إِلَيْهَا فَأَخْبَرْتُهَا. فَجَاءَ النَّبِيُّ صلى الله عليه وسلم فَقَالَ:  ((هَاتِي مَاصَنَعْتِ)) فَقَالَتْ: إِنَّمَا صَنَعْتُهُ لَكَ وَحْدَكَ. فَقَالَ ((هَاتِيهِ)) فَقَال ((يَا أَنَسُ! أَدْخِلْ عَلَيَّ عَشْرَةً عَشْرَةً)) قَالَ، فَمَا زِلْتُ أُدْخِلُ عَلَيْهِ عَشْرَةً عَشْرَةً. فَأَكَلُوا حَتَّى شَبْعُوا. وَكَانُوا ثَمَانِينَ.

 

Enes bin Mâlik (r.a.)'den; Şöyle demiştir: (Anam) Ümmü Süleym (bint-i Milhân) — bir gün — Nebi (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) için bir ekmek yaptı ve ekmeğe biraz yağ koydu. Sonra (bana): Nebi (Sallallahu Aleyhi ve Sellem)'e git de davet et, dedi. Enes demiş ki: Ben de O'nun yanına vardım ve: Anam seni çağırıyor, dedim. Enes demiştir ki: Bunun üzerine Nebi (Sallallahu Aleyhi ve Sellem), ayağa kalktı ve yanında olan sahâbilere: (Siz de) kalkınız, buyurdu. Enes demiş ki: Ben onlardan önce ananım yanma vardım ve (Nebi (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) ile yanmdakilerin gelmekte olduklarını) ona haber verdim. Biraz sonra Nebi (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) (anamın evine) geldi. (Sahâbîler de evin dışında beklediler). Resûl-i Ekrem (Sallallahu Aleyhi ve Sellem)  (anama): Yaptığın (yemeğ)i getir, buyurdu. Anam: Ben yemeği yalnız senin için (yâni az) yaptım, dedi. Nebi (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) (anama): Yaptığını getir, buyurdu. (Anam yaptığı ekmeği getirdi). Sonra Nebi (Sallallahu Aleyhi ve Sellem): Yâ Enes! Sen (sahâbileri) onar kişilik grublar hâlinde (sırayla) yanıma dahil et (yani eve al) buyurdu. Ben de onar kişilik hâlinde O'nun yanına almaya başladım. Hepsi doyasıya yediler. Sahâbîler seksen kişi idi.

 

 

AÇIKLAMA:     Bu hadisin benzerini Buhari, Müslim, Tirmizi ve Nesai de rivayet etmişlerdir. Hadis, Resül-i Ekrem (s.a.v.)'in bir mücizesini ifade eder

 

Sahabilerin onar kişilik grublar halinde içeri alınması ve hepsinin beraber alınmaması sebebi evin müsaid olmayışı ve sofranın ancak on kişilik cemaatı alabilmesidir.

 

HADİSTEN ÇIKARILAN HÜKÜMLER:

 

1. Yağlı ekmek yemek meşrudur.

2. Davetlilere sunulan yemek, davet edenin mali durumuna göre ayarlanır. Yemeğin davetlilerin şan ve şerefine göre hazırlanması şart değildir.

 

3. Davet edilen zat, ev sahibinin nzası oldUğU kanaatında olduğu zaman başka bir kimseyi beraberinde götürebilir.