SÜNEN İBN-İ MACE

Bablar Konular Numaralar

KİTABU’L-EDEB

<< 3737 >>

DEVAM: 33- NEBİ (S.A.V.)'İN ADINI VE KÜNYESİ (SOY ADI) NI BERABER TAKMAK (YANİ BİR KİMSEYE AD OLARAK VERMEK) BABI

 

حدّثنا أَبُو بَكْرِ بْنُ أَبِي شَيْبَةَ. حدّثنا عَبْدُ الْوَثَّابِ الثَّقَفِيُّ عَنْ حُمَيْدٍ، عَنْ أَنَسٍ؛ قَالَ: كَانَ رَسُولُ اللهِ صلى الله عليه وسلم بِالْبَقِيعِ. فَنَادَى رَجُلٌ رَجُلاً: يَا أَبَا الْقَاسِمِ! فَالْتَفَتَ إِلَيْهِ رَسُولُ اللهِ صلى الله عليه وسلم. فَقَالَ: إِنِّي لَمْ أَعْنِكَ.  فَقَالَ رَسُولُ اللهِ صلى الله عليه وسلم ((تَسَمَّوْا بِاسْمِي، وَلاَ تَكَنَّوْا بِكُنْيَتِي)).

 

Enes (r.a.)'dea rivayet edildiğine göre: Resulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) Baki'de idi. (Orada) bir adam, bir adamı Yâ Ebe'I-Kasım diye çağırdı. Bunun üzerine Resulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) (Zâtı Nebevilerinin çağırıldığını sanarak) seslenen adam'a dönüp baktı. Adam da: Ben, Zâtınızı kasdetmedim (şu adamı çağırdım), dedi. Bunun üzerine Resulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) şöyle buyurdu: Benim adımla adlanınız. Fakat künyemle künyelenmeyiniz.»

 

 

AÇIKLAMA:      Bu babın hadisleri Buhari ve Müslim' de de rivayet olunmuştur. Ayrıca ilk hadis Ebü Davud, son hadis Tirmizi tarafından da rivayet olunmuştur.

 

Bu babtaki hadislerin zahirine göre Nebi (s.a.v.)'in adını bir kimseye vermek caizdir. Fakat onun Ebü'l-Kasım künyesini. yani soyadını bir kimseye vermek caiz değildir. Sebebi ise son hadiste belirtilmiştir. Şöyle ki; başkası da Ebü'l-Kasım soyadını aldığı takdirde, Ya Ebe'i-Kasım diye seslenildiği zaman Nebi (s.a.v.)'a mı, başkasına mı seslenildiği bilinmez. Bu karışıklığı önlemek için O'nun soyadını almak yasak kılınmıştır. Bu karışıklık O'nun isminde olmaz. Çünkü herhangi bir kimsenin Resül-i Ekrem (s.a.v.)'a, Ya Muhammed diye seslenmesi; ......... ayeti ile yasaklanmıştır. Hatta Allah Teala, Resül-i Ekrem (s.a.v.)'e sesleniş şeklini kullarına öğretmek üzere Kur'an-ı Kerim'de: "Ey Nebi" gibi tabirlerle O'na hitabda bulunmuştur.

 

Avnü'l-Mabud yazarının beyanına göre el-Meşarik'ın şerhi el-Mebarık'ta şöyle denilmiştir: Nebi (s.a.v.)'in soyadını almanın yasaklığı hükmü tenzihen mekruhluk içindir. Bunun haramlık için olduğunu söyleyenler de var. Hadisin zahirine göre yasaklık umümidir. Yani adı Muhammed olsun olmasın hiç kimse bu soyadını alamaz. Bir görüşe göre bu yasaklık Nebi (s.a.v.)'in adını alanlara mahsustur. Yani adı Muhammed olan bir kimse Ebü'l-Kasım soyadını alamaz. Fakat adı anılan isimden başka olan bir kimse bu soyadını alabilir. Hadisin şöyle yorumlanması da mümkündür: O'nun soyadını almak mekruhtur. Hem adını hem de soyadını almak ise daha şiddetli biçimde mekruhtur. Malik, bu yasağın O'nun hayatta olduğu döneme mahsus olduğunu söylemiştir. Şafii ise, bu yasağın O'nun vefatından sonraya da şümullü olduğunu söylemiştir

 

Nevevi de bu konuda şöyle der: Alimler bu mesele hakkında çok ihtilM etmişlerdir. Kadı ve başkası bu görüşlerin hepsini nakletmiştir. Görüşler şunlardır:

 

1. Şafii ve Zahiriyye mezhebine göre Ebü'l-Kasım künyesini, yani soyadını almak hiç bir kimse için helal değildir. Adı Muhammed veya Ahmed ohin kimse ile, adı başka olan arasında bu hüküm bakımından bir fark yoktur.

 

2. Malik'e göre bu yasaklık mensuhtur. Çünkü konulan yasaklık Enes (r.a.)'ın hadisinde belirtilen karışıklık sebebiyle idi. Nebi (s.a.v.)'in vefatından sonra söz konusu karışıklık olmaz. Durum bu olunca; artık adı. Muhammed veya Ahmed. ya da başka olan herkes Ebü'I-Kasım soyadını alabilir.

 

Kadı iyaz demiştir ki, selefin cumhüru, alimlerin cum-

hüru ve tüm memleketlerin fıkıhçıları bu görüşü tutarak: Gerek .-birinci yüzyılda ve gerekse daha sonraki dönemlerde birçok kimse 'Ebü'l-Kasım künyesini almış ve ilim adamları buna karşı çıkmamıştır, demişler.

 

3. İbn-i Cerir'e göre yasaklık tenzihen mekruhluk ve saygı içindir, haramlık anlamında değildir.

 

4. Yasaklık hükmü; adı Muhammed veya Ahmed olan kimselere mahsustur. Adı Muhammed veya Ahmed olmayan bir kimsenin bu künyeyi almasında bir sakınca yoktur. Selef alimlerinden bir grup böyle demiştir. Bu grubun delili Cabir (r.a.)'den rivayet olunan merfü bir hadistir.

 

5. Ebü'l-Kasım soyadını almak, adı Muhammed veya Ahmed olmayan kimseler için de yasaktır. Hatta bir kimseye Kasım ismini vermek de yasaktır. Çünkü bu isim verildiği zaman babasına Kasım'ın babası anlamını ifade eden Ebü'I-Kasım soyadı verilebilir. Nitekim Emevi. halifelerinden Mervan bin el-Hakem bu hadisi duyunca oğluna daha önce verdiği Kasım adını Abdüimelik adı ile değiştirmiştir. Ensari Kiram'dan da böyle yapanlar olmuştur.

 

6. Bir kimseye Muhammed adını vermek yasaktır. İster o kimsenin künyesi bulunsun veya bulunmasın. Bu hususta şu mealde bir hadis de vardır: Siz oğlan çocuklarınıza Muhammed adını veriyorsunuz. Sonra da onlara lanet ediyorsunuz.- Hatta Omer (r.a.) Küfe'ye bir talimat göndererek kimseye bir Nebi'in adinı takmamalarını istemiş ve Medine-i Münevvere'de çocuklarına Muhammed adını takan bir grubtan çocuklarının adını değiştirmelerini istemişti. Sonra bir cemaat, bu hususta Nebi (s.a.v.)'in kendilerine izin verdiğini ve bazı kimselere bu ismi taktığ'ını söylediler. Bunun üzerine Ömer (r.a.) bu teklifinden vazgeçti. Kadı demiştir ki, bana öyle geliyor ki, Ömer (r.a.) bu isteğiyle Nebi (s.a.v.)'in adının yüceliğini korumak istemiştir. Bir kavle göre Ömer (r.a.)'ın böyle davranmasının sebebi şu idi: Bir gün Muhammed isimli bir adama bir beddua edildigine şahid oldu. Bunun üzerine onu çağırarak: Senin yüzünden sanki Nebi (s.a.v.) aleyhinde konuşuluyor gibi oluyor. Allah'a yemin ederim ki. bundan sonra hayatta olduğun sürece sana Muhammed diye kimse seslenmeyecek, dedi ve ona Abdurrahman adını verdi.