SÜNEN İBN-İ MACE

Bablar Konular Numaralar

KİTABU’L-FİTEN

<< 3934 >>

DEVAM: 2- MU'MİNİN KANI VE MALININ HARAMLIĞI BABI

 

حدّثنا أَحْمَدُ بْنُ عَمْرِو بْنِ السَّرْحِ الْمِصْرِيُّ. حدّثنا عَبْدُ اللهِ بْنُ وَهْبٍ عَنْ أَبِي هَانِيءٍ، عَنْ عَمرِو بْنِ مَالِكٍ الْبجَنْبِيِّ؛ أَنَّ فَضَالَةَ بْنَ عُبَيْدٍ حَدَّثَةُ أَنَّ النَّبِيَّ صلى الله عليه وسلم  قَالَ ((الْمُؤْمِنُ مَنْ أَمِنَهُ النَّاسُ عَلَى أَمْوَالِهِمْ وَأَنفُسِهِمْ. وَالْمُهَاجِرُ مَنْ هَجَرَ الْخَطَايَا وَالذُّنُوبَ)).

 

في الزوائد: إسناده صحيح، ورجاله ثقات. وأبو هانيء اسمه حميد بن هانيء الخولانيّ.

 

Fadale bin Ubeyd (r.a.)'den rivayet edildiğine göre; Nebi (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) şöyle buyurmuştur: «Mu'min o kimsedir ki, insanlar malları ve canları bakımından ondan (yâni şerrinden) emindirler. Muhacir de hataları ve günahları terk eden kimsedir.»

 

Not: Zevaid'de şöyle denilmiştir: Bunun senedi sahih olup ravileri güvenillr zatlardır. Ravi Ebu Hani'in adı Hamid bin Hani el-Havlani'dir.

 

AÇIKLAMA: Notlardan da anlaşılacağı üzere bu babın hadisleri Zevaid türündendir. Yalnız Ebu Hureyre (r.a.)'ın hadisi; Müslim, Ebu Davud ve Tirmizi tarafından da rivayet edilmiştir. Birinci hadisin benzeri de Hac bölümünde geçti.

 

Hadisler mü'min bir kimsenin; kanının, malının ve ırzının saygınlığına, mukaddesliğine ve her türlü tecavüzden korunmuş olduğuna delalet eder.

 

Irz: İnsanın kendi nefsinde veya yakınlarından her hangi bir kimsede bulunan ve övülmeye, ya da kötülemeye değer bir yönüdür. İbni Kuteybe'ye göre Irz: Kişinin kendi nefsi ve bedenidir. Başka bir kavle göre ise insanın ve yakınlarının şeref ve haysiyetidir.

 

Son hadisle ilgili şu noktayı belirteyim: Bilindiği gibi Asr-ı Saadet'te Mekke fethinden önce Medine'ye hicret eden müslümanların üstün sevab ve faziletleri Kur'an-ı Kerim ve hadislerle sabittir. Mekke fethedildikten sonra ise artık hicret etmek söz konusu değildir. Bu itibarla o tarihten sonra Medine'ye göç edenler din ıstılahında Muhacir = Göçmen sayılmazlar. Bu nedenle o tarihten sonra Muhacir; Medine'ye hicret edenler değil, hata ve günahları terkeden kimsedir. Böyle bir kimse Allah katında büyük sevablar kazanır.