30- TEVBEYİ
(HATIRLAMAK) BABI
حدّثنا
أَبُو بَكْرِ
بْنُ أَبِي
شَيْبَةَ. حدّثنا
شَبَابَةُ.حدّثنا
وَرْقَاءُ
عَنْ أَبِي
الزِّنَادِ،
عَنِ
الأَعْرَجِ،
عَنْ أَبِي
هُرَيْرَةَ،
عَنْ
النَّبِيِّ
صلى الله عليه
وسلم قَالَ: ((إِنَّ
اللهَ عَزَّ
وَجَلَّ
وَأَفْرَحُ
بِتَوْبَةِ
أَحَدِكُمْ
مِنْهُ
بِضَالَّتِهِ،
إِذَا
وَجَدَهَا)).
Ebu Hureyre
(r.a.)'den rivayet edildiğine göre; Nebi (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) şöyle
buyurmuştur: Allah (Azze ve Celle) birinizin tevbe etmesine o kimsenin kayıp
hayvanını bulunca duyduğu sevinçten muhakkak daha çok sevinir (yani razı olur).
Diğer tahric:
Bu hadisi Müslim de Tevbe kitabının 1. babında rivayet etmiştir.
AÇIKLAMA: Allah Teala Hazretleri sevinmek ve üzülmek gibi
zaaf belirtisi olan sıfat ve hallerden pak ve münezzehtir. Bu itibarla burada
Allah hakkında kullanılan sevinme ifadesi razı olmak manasına yorumlanmıştır.
Yani bir çölde yolculuk ederken binit hayvanını kaybedip perişan olan bir
yolcu. hayvanını bulmaktan ümidini kestikten ve çölde ölüm tehlikesi ile karşı
karşıya kaldıktan sonra birdenbire o yitik hayvanını buluverdiği zaman ne kadar
seviniyor ise Allah Teala'nın kulunun günahlardan tevbe etmesine olan rızası o
kulun sevinmesinden daha çoktur. Buradaki hadiste adamın hayvanını çölde
kaybetmesi, onu bulmaktan ümidini kesmesi ve ölüm tehlikesi ile karşı karşıya
kalması kayıtları yok ise de bu kayıtlar konu hakkında varid olan diğer
hadislerde bulunduğu için izahta bu kayıtları ilave etmeyi uygun buldum, Çünkü
bu ağır şartlar altında kayıp hayvanını bulanın sevinci daha fazla olur. 4249.
hadiste de bu kayıtlar mevcuttur.
Hadis, kulları
tevbeye teşvik eder. Çünkü tevbe Allah'ın rızasına ve dolayısıyla kulun
bağışlanmasına en iyi vesilelerdendir.
Mahir: Allah
Azze ve Celle O denli büyüktür ki; Kendisine en çok eziyet edildiği halde yine
de affediyor. Allah'ın affı insan'ın affına benzemez; insan zayıftır, ihtiyaç
sahibidir, menfaatçidir ve yalancıdır. ''Affettim'' der ancak içinde öfkesi
saklıdır. Affetmesi çoğu kez menfaati icabıdır. Yeryüzü Allah'a karşı günah'la
dolsa bu Allah'a zerre miktarı zarar veremez, aynı yeryüzü ibadetle dolsa bu
Allah'a zerre miktarı fayda vermez. Bu itibarla affetmek Allah için bir luzum
değil O'nun merhametinin, kendisinin merhametinin bir tezahürüdür. Allah
affetme'yi dilediği zaman bu gerçektir. Kendisine itaati o kadar sever ki; bunu
yapan'ı sonsuz kudretiyle dilediği kadar taltif edebilir. Sevinmesi ifadesi de
O'nun kendi dilemesi ile kullarına olan merhametinin büyüklüğünü Resulü / Elçisi
olan En büyük insan Resul-i zi şan (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'in dilinden
ifade edilmiş halidir. Allah-u A'lem (Allah sonrada bilir diyeni Allah
kahretsin. Allah her şeyi bilerek yaratır. Zamanı da Mekanı da Her tür Canlıyı
da...)