NAS 5 |
الَّذِي يُوَسْوِسُ
فِي صُدُورِ
النَّاسِ |
5. "Ki o
insanların göğüslerine hep vesvese verip durandır."
Mukatil dedi ki: Şeytan
bir domuz süretindedir. Damarda kan nasıl akıyorsa o da Adem'in oğlunda öylece
akar. Yüce Allah bu hususta ona imkan vermiştir. İşte Yüce Allah'ın: "Ki
o, insanların göğüslerine hep vesvese verip durandır." buyruğu bunu
anlatmaktadır.
Sahih'de Peygamber
(s.a.v.)'den şöyle buyurduğu nakledilmektedir: "Şüphesiz şeytan Adem
oğlunun içinde kanının aktığı gibi akar." İşte bu, Mukatil'in söylediğinin
sahih olduğunu göstermektedir.
Şehr b. Havşeb, Ebü
Sa'lebe el-Huşeni'den şöyle dediğini rivayet etmiştir: Ben Yüce Allah'a bana
şeytanı ve Ademoğlunun bünyesindeki yerini göstermesini diledim. Onu gördüm.
Şeytanın elleri onun ellerinde, ayakları ayaklarında, diğer şubeleri onun
bedeninde idi. Şu kadar var ki, onun köpeğin burnu gibi bir burnu vardı.
Allah'ı zikredecek olursa şeytan siner ve geri çekilir, Allah'ı zikretmeyip
susarsa onun kalbini yakalar.
Ebu Salebe'nin bu
açıklamasına göre, Ademoğlunun vücudunda dal budak 'salmış olmaktadır. Yani
Ademoğlunun herbir az asında onun da bir parçası vardır.
Abdurrahman b.
el-Esved'den yahutta tabiinden onun dışında birisinden -yaşı ilerlemiş iken-
şöyle dediği rivayet edilmektedir: Ben hayasızlık işlemekten kendimi emniyette
hissetmedim. Şeytanın bu hususta beni galeyana getirmeyeceğinden yana nasıl
emin olabilirim?
İşte bu ifadeler
şeytanın insan vücudunda dal budak salmış olduğunu göstermektedir ki,
Mukatil'in sözünün ifade ettiği mana da budur.
Şeytanın vesvese vermesi
ise, gizli bir söz ile kendisine itaat etmeye çağırmasıdır. Bundan anlaşılan şu
ki: Sesi açıkça duyulmaksızın kalbe ulaşır.
SONRAKİ SAYFA İÇİN AŞAĞIDAKİ LİNK’E
TIKLAYIN