SAHİH-İ MÜSLİM |
SALAT |
138- GECE NAMAZI OLSUN,
BAŞKASI OLSUN DEVAMLI AMELİN FAZİLETİ BABI
1824- Bize Muhammed b.
el-Müsenna da tahdis etti... Ebu Seleme'nin, Aişe'den rivayet ettiğine göre
dedi ki: Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'in bir hasırı vardı.
Geceleyin onu bir oda şeklinde çevirir, içinde namaz kılardı. İnsanlar da onun
namazına uymaya başladı. O hasırım gündüzün yayardı. Bir
Bundan dolayı Muhammed
(Sallallahu aleyhi ve Sellem)'in ailesi bir amel işleyecek olurlarsa onun
üzerine sebat gösterirlerdi.
Diğer tahric: Buhari,
730 -muhtasar-, 5861; Ebu Davud, 1368; Nesai, 761; İbn Mace, 942 -muhtasar-
AÇIKLAMA: "Onu
geceleyin çevirir, gündüzün yayardı" Biz (hücre şeklinde çevirir
anlamındaki lafzı) "yuhacciruhu" diye zaptettik. Yani diğer rivayette
olduğu gibi onu bir hücre edinirdi. Burada Resulullah (Sallallahu aleyhi ve
Sellem)'in dünyaya karşı ne kadar zahid olduğu, dünyadan ve dünyanın mutlaka
zorunlu ve gerekli olan dışındaki eşyalardan servet sahibi olmaktan ne kadar
yüz çevirdiğine işaret vardır.
"Bir
"Gücünüzün yettiği
amelleri işlemeye bakın" yani zarar görmeden devam edeceğiniz amelleri
işleyin. Bu buyrukta ibadette orta yollu hareket etmeye, işi oldukça uzaklara
götürmekten uzak kalmaya teşvik vardır. Hadis sadece namaz ile alakalı
değildir. Aksine bütün iyi ameller hakkında geneldir.
"Siz usanmadıkça
Allah usanmaz" Burada usanmak anlamındaki fiillerin her ikisinde de mim
harfleri fethalıdır. Gelecek olan diğer rivayette (1830) yesemu" fiili
kullanılmıştır ki bu da aynı anlamdadır. İlim adamları dedi ki: Bu iki fiil
bizim hakkımızda bilinen anlamda kullanılır. Ama yüce Allah hakkında bu anlam
imkansızdır. O halde hadisin tevil edilmesi gerekir.
Muhakkikler dedi ki:
Yani o size usanan bir kimsenin davrandığı gibi davranarak size sevab ve
mükafat vermeyi, lütuf ve rahmetini genişçe yaymayı siz amelinizi kesmedikçe
kesmez. Bunun şu anlama geldiği de söylenir:
Siz usandığınız zaman o
usanmaz. Bu açıklamayı İbn Kuteybe ve başkaları da yaptığı gibi bunu Hattabi ve
başkaları da nakletmiş ve bu hususta (tanık olarak) bir şiir de zikrederek
şöyle demişlerdir: Arapların belagat sahibi kişi hakkında kullandıkları:
"Filan kimse hasımlarını kesmedikçe kendisi kesilmez" sözleri de
bunun gibidir. O hasımları bitip tükense dahi kendisi bitmez, tükenmez,
demektir. Şayet bu, hasımları kesilirse o da kesilir (bitip tükenir) anlamında
olursa onun diğerlerine göre bir üstünlüğü olmaz.
Hadisi şerifte Nebi
(Sallallahu aleyhi ve Sellem)'in ümmetin e olan kemal derecesindeki şefkat ve
merhameti dile getirilmektedir. Çünkü onlara kendilerini ıslah edecek yolu
göstermiş bulunmaktadır ki bu da herhangi bir zorluk ve zarar ile
karşılaşmaksızın devamlı yapabilmeleri mümkün olan amellerdir. Böylelikle nefis
bunları gayretle yerine getirir, kalp de rahatlıkla hatta bunları ifa eder ve
bununla da ibadet tamam olur. Oysa zorluk ve meşakketle yapılan amellerde durum
böyle değildir. Bu gibi amelleri kişi ya terk eder yahut bir kısmını bırakır ya
da zorlanarak yapar. Kalbi neşe ve sevinç içinde olmaz. Bunun sonucunda da pek
büyük bir hayrı elden kaçırır. Şanı yüce Allah ise bir ibadeti alışkanlık
haline getirdikten sonra aşırıya kaçan kimseleri yermiş ve şöyle buyurmuştur:
"Kendiliklerinden ortaya koydukları ruhbanlığa gelince, biz onu üzerlerine
farz kılmadık. Ancak Allah'ın rızasını aramak için (kendiliklerinden onu
koymuşlardı) Sonra gereği gibi ona riayet etmediler. " (Hadid,27)
Nitekim Abdullah b. Amr
el-As da ibadeti hafifletmek ve ağırlaştırılmasından uzak durmak mahiyetindeki
ruhsatını kabul etmediğine pişman olmuştu.
"Şüphesiz Allah'ın
en sevdiği amel, az da olsa devam olunandır." "Devam olunan"
anlamındaki lafzı bu şekilde zaptettik. Nüshaların bir çoğunda da böylece iki vav
ile yazılıdır. Bazılarında ise tek vav ile yazılmıştır ama birincisi doğrudur.
Bu ifadeler ile amele
devam etmek teşvik edildiği gibi devamlı yapılan az amelin sonradan kesintiye
uğratılan çok amelden hayırlı olduğu hükmü anlaşılmaktadır. Devamlı olan az
amelin sonradan kesintiye uğratılan çok amelden hayırlı olmasının sebebi ise az
olan amelin devamı ile itaatin, zikrin, murakabenin, niyetin, ihlasın, Şanı
yüce Allah'a yönelmenin devam etmesi dolayısı iledir. Diğer taraftan devamlı ve
az olan bir am el semeresi (verimi) sayesinde kesintiye uğrayan çok amele göre
kat kat artış gösterir.
"Muhammed
(Sallallahu aleyhi ve Sellem)'in ailesi bir amel işlediler mi onda sebat
gösterirlerdi." Yani ona devam eder ve onu sürdürürlerdi. Buradan
anlaşıldığı üzere al (aile) den kasıt, onun ev halkı ve zevceleri, yakınları ve
benzeri özel kimseleridir.
1825- Bize Muhammed b.
el-Müsenna tahdis etti... Ebu Seleme'nin Aişe'den tahdis ettiğine göre
Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'e: Allah'ın en sevdiği amel hangisidir?
diye soruldu. O: ':4z da olsa daha devamlı olanıdır" buyurdu.
Diğer tahric: Buhari,
6465
1826- Bize Züheyr b.
Harb ve İshak b. İbrahim tahdis etti. Züheyr dedi ki, bize Cerir Mansur'dan
rivayet etti, o İbrahim'den, o Alkame'den şöyle dediğini rivayet etti:
Müminlerin annesi Aişe'ye sordum,: Ey müminlerin annesi! Resulullah (Sallallahu
aleyhi ve Sellem)'in am eli nasıldı. Acaba o bazı günlere ait özel bir şey
yapar mıydı? dedim. O: Hayır, onun ameli süreklilik arzediyordu. Hem hanginiz
Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'in yapabildiklerini yapabilir ki,
dedi.
Diğer tahric: Buhari,
1987,6466; Ebu Davud, 1370
AÇIKLAMA: "Onun
ameli sürekli idi" yani amelini sürdürür ve onu kesintiye uğratmazdı.
1827- Bize İbn Umeys
tahdis etti ... Aişe dedi ki: Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem):
"Yüce Allah'ın en sevdiği amel, az dahi olsa devamlı alanıdır"
buyurdu.
(Ravi) dedi ki: Aişe de
bir amel yaptı mı onu sürdürürdü.
Yalnız Müslim rivayet
etmiştir
Sonraki sayfa için
aşağıdaki link’i kullan: