SAHİH-İ MÜSLİM

CUMA

 

171- BU ÜMMETiN CUMA GÜNÜNE HiDAYET BULMASı BABI

 

1975- Bize Amr en-Nakid de tahdis etti, bize Süfyan b. Uyeyne, Ebu'z-Zinad'dan tahdis etti, o, A'rec'den, o Ebu Hureyre'den şöyle dediğini rivayet etti: Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Biz (dünyada) son gelenleriz. Kıyamet gününde ise öne geçecek olanlarız. Şu kadar ki, her bir ümmete bizden önce kitap verilmiş olduğu halde bize kitap onlardan sonra verilmiştir. Sonra bu Allah'ın üzerimize yazdığı ve Allah'ın bizi kendisine hidayet eylediği gündür. Bugünde sair insanlar bizi takip eder. Yahudiler yarın, Hristiyanlar ise yarından sonradır" buyurdu.

 

 

 

1976- Bize İbn Ebu Ömer de tahdis etti, bize Süfyan, Ebu'zZinad'dan tahdis etti, o A'rec'den, o Ebu Hureyre'den rivayet etti. İbn Tavus da babasından, o Ebu Hureyre'den şöyle dediğini rivayet etti: Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Bizler sonra gelenleriz. Ama kıyamet gününde de bizler öne geçecek olanlarız ... " buyurdu, diye hadisi aynen rivayet etti.

 

 

 

1977- Bize Kuteybe b. Said ve Zuheyr b. Harb tahdis edip dedi ki: Bize Cerir, A:meş'den tahdis etti, o Ebu Salih'den, o Ebu Hureyre'den şöyle dediğini rivayet etti: Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) buyurdu ki: "Biz (dünyada) sonra gelenleriz. Kıyamet gününde de ilkleriz. Bizler cennete ilk girecek olanlarız. Şu kadar var ki onlara kitap bizden önce verilmiş, bize ise kitap onlardan sonra verilmiştir. Onlar ihtilafa düşdükleri halde, Allah, hakkında ihtilafa düşmüş oldukları hakka bizi hidayet eyledi. İşte bu onların hakkında ihtilafa düştükleri günleridir. Allah bu güne bizi hidayet eyledi -(bu gün) cuma günüdür, buyurdu- Bugün bizim, yarın Yahudilerin, yarından sonra da Hristiyanlarındır. "

 

Yalnız Müslim rivayet etmiştir

 

 

 

1978- Bize Muhammed b. Rafi'de tahdis etti, bize Abdurrezzak tahdis etti, bize Ma'mer, Vehb b. Münebbih'in kardeşi Hemmam b. Münebbih'den şöyle dediğini haber verdi: Bu Ebu Hureyre'nin bize Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'den diye tahdis ettikleridir: Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) buyurdu ki: "Bizler (dünyada) son gelenleriz ama kıyamet gününde önde olacak olanlarız. Şu kadar var ki, onlara kitap bizden önce verildi, bize de kitap onlardan sonra verildi. Esasında kendilerine farz kılınan günleri bugündür. Ama bugün hakkında ihtilafa düştüler. Allah da bizi bu güne hidayet eyledi. Bu sebeple bugün hususunda onlar bize tabidirler (arkamızdan gelmektedirler). Yahudiler için yarın, hristiyanlar için ise yarından sonraki gündür. "

 

Yalnız Müslim rivayet etmiştir

 

 

 

1979- Bize Ebu Kureyb ve Vasıl b. Abdu'la'la da tahdis edip dedi ki: Bize İbn Fudayl, Ebu Malik el-Eşcai'den tahdis etti, o Ebu Hazim'den, o Ebu Hureyre'den diye rivayet etti. Ayrıca Rib'i b. Hiraş'dan, o Huzeyfe'den (Ebu Hureyre ile birlikte) şöyle dediklerini de rivayet etti: Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) buyurdu ki: "Allah bizden öncekileri kıyamet gününden saptırıp uzaklaştırdı. Bu sebeble Yahudiler için cumartesi günü, Hristiyanlar için de pazar günü oldu. Sonra Allah bizi (dünyaya) getirdi. Ve Allah cuma gününe bizi hidayet eyledi. Böylelikle cuma, cumartesi ve pazarı (bu din mensupları için) ayırmış oldu. Aynı şekilde onlar kıyamet gününde bizim arkamızdan geleceklerdir. Biz dünya ehli arasında son gelenleriz. Kıyamet gününde ise yaratılmışlardan önce haklarında hüküm verilecek olan ilkleriz. " Vasılın rivayetinde ise "aralarında hüküm verilecek (ilkleriz)" şeklindedir.

 

 

 

1980- Bize Ebu Kureyb tahdis etti, bize İbn Ebu Zaide, Sa'd b. Tarık'dan haber verdi. Bana Rib'i b. Hiraş, Huzeyfe'den şöyle dediğini tahdis etti: Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) buyurdu ki: "Biz cuma gününe hidayet olunduk amaAllah bizden öncekileri bugünden saptırıp uzaklaştırdı" deyip hadisi İbn Fudayl'ın hadisi ile aynı manada zikretti.

 

 

AÇIKLAMA:          (1975) "Bizler sonra gelenleriz, kıyamet gününde de ilkleriz ... " İlim adamları: Bu zaman ve var olmak itibari ile sonrakileriz. Ama fazilet ve cennete giriş bakımından öne geçecek olanlarız. Bu ümmet, diğer ümmetlerden önce cennete girecektir, anlamındadır, demişlerdir.

"Şu kadar var ki, her bir ümmete kitap bizden önce verilmiştir. " Buradaki "beyde: (şu kadar var ki)" kelimesi be harfi fethalı ve ye harfi sakin olarak telaffuz edilir. Ebu Ubeyd dedi ki: Bu kelime gayru (başka) ala (e, a, üzerinde) ve "H. den dolayı" anlamlarında kullanılır. Bütün bu anlamlar burada doğrudur. Dil bilginlerinin dediklerine göre "beyde" anlamında "meyde" de denilebilir.

 

"İşte Allah'ın bizim üzerimize yazdığı bu güne Allah bizi hidayet eyledi" ifadesi cuma namazının vücubuna delil olduğu gibi bu ümmetin faziletine de delildir.

"Yahudiler yarın" yani Yahudilerin bayramı yarındır. Çünkü zaman zarfları, bedeni varlığa sahip olanlar hakkında haber olarak kullanılmaz. Bu sebeble haber olarak takdiri mümkün olan bir mananın varlığı takdir edilir.

 

(1977) "İşte bu onların hakkında ihtilafa düştükleri, Allah'ın da bizi kendisine hidayet eylediği günleridir." Kadi İyaz dedi ki: Zahirinden anlaşıldığı üzere onlara tayin sözkonusu olmaksızın cuma gününÜ tazim etmeleri farz kılınmış, bu günde şeriatlerini uygulamaları için iş onların ktihatlarına havale edilmiş. Sonra bu günü tayin etmek hususunda ictihatları farklılık göstermiş ve Allah da kendilerini bu güne hidayet eylememiştir. Fakat yüce Allah bu günü, bu ümmete beyan edilmiş olarak farz kılıp bu günü tayini, onların ictihatlarına bırakmamış, bu günün faziletini bilmek sureti ile onlar uyduklarına nail olmuşlardır.

Rivayet edildiğine göre Musa (a.s) kendilerine cuma gününü tanzim etmelerini emretmiş, onlara bu günün faziletini bildirmiş olduğu halde onunla cumartesini daha faziletli olduğunu söyleyerek tarhşmışlardır. Bunun üzerine ona, onları hallerine bırak denilmiştir. (Devamla) Kadi İyaz dedi ki: Eğer, bu gün açıkça tesbit edilip onlara farz kılınmış olsaydı, hakkında ihtilafa düştüler demek doğru olamazdı. Aksine onlar bu hususta muhalefete yöneldiler, demesi gerekirdi.

 

Derim ki: Onlara bu günün açıkça emredilmiş olması ve muayyen olarak nass ile belirtilmiş olması mümkündür. Sonra onlar bu gün hakkında ihtilafa düşmüşler ve muayyen olarak ona riayet etmek mi gerekir, yoksa onu değiştirebilirler mi hususunda anlaşmazlığa düşmüşler, sonra bu günü değiştirmek sureti ile de yanlış yapmışlardır.

 

(1979) ''Allah bizden öncekileri cuma gününden saptırıp uzaklaştırdı" buyruğundan Ehli Sünnetin -Mutezilenin kanaatine muhalif olan- hidayete iletmek, dalalete düşürmek, hayır ve şerrin tamamı -onu fiilen işlemek anlamı ile- yüce Allah'ın iradesi ile gerçekleştiği şeklindeki görüşünün lehine delil vardır.

 

Sonraki sayfa için aşağıdaki link’i kullan:

 

172- CUMA GÜNÜNDE (NAMAZA) ERKEN GİTMENİN FAZİLETİ BABI