DEVAM: 7. BİD'ATLARDAN
VE MÜCADELEDEN UZAK DURMANIN BEYANI
حَدّثَنا
مًحَمَّد بن
خالد بن خداش،
حَدّثَنا
إسماعيل بن
علية،
حَدّثَنا
أيوب. ح
وحَدّثَنا
أحمد بن ثابت
الجحدري،
ويحيى بن
حكيم، قَالا:
حَدّثَنا عبد
الوهاب،
حَدّثَنا
أيوب، عَنْ
عَبْدُ اللّه
ابْن أبي
مليكة، عَنْ
عائشة قَالَت: - تلا
رَسُول اللّه
صلى اللّه
عليه وسلم هذه
الآية {هو
الذي أنزل
عليك الكتاب
منه آيات
محكمات هن أم
الكتاب وأخر
متشابهات. إلى
قوله، وما
يذكر إلا أولو
الألباب}. ((3/
سورة آل عمران
/ الآية 7)).
Aişe r.anha.'dan;
şöyle dediği rivayet edilmiştir, Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şu
ayeti (Al-i İmran suresinin 7. ayeti) okudu.
(Ayetin
meali): “Sana kitabı gönderen
O’dur.O’nun bir kısım ayetleri muhkemdir. Kur'an’ın esası bunlardır. Diğer bazı
ayetlerde müteşabihlerdir. İşte, kalplerinde şüphe bulunanlar, fitne aramak ve
tevil yoluna gitmek için müteşabih ayetlere uyarlar. Halbuki onların
tevillerini Allah’tan başkası bilemez. İlimde otorite olanlar ise “Biz ona (=
müteşabihlere) inandık hepsi rabbimizin indindendir” derler. Bunları ancak
kamil akıl sahipleri düşünür.”
Sonra Resulullah
s.a.v. buyurdular ki; “Ya Aişe! Müteşabih ayetleri tutup muhkem ayetleri
bırakmak sureti ile Kur'an’ı Kerim’de mücadele etmek isteyenleri gördüğünüz
zaman Allah Teala’nın; “İşte kalplerinde şüphe bulunanlar…” kavli celili ile
kasdettiği insanlar onlardır! İşte böyle adamlardan sakının (=onlarla oturup
konuşmayın. Zira, onlar bid'at ehlinin ta kendileridir. Sapık akidelerinin
sizlere bulaşmaması ve müstehak oldukları tahkir ve ihanet için onları terk
ediniz.)”
AÇIKLAMA: 48’de