DEVAM: 7. BİD'ATLARDAN
VE MÜCADELEDEN UZAK DURMANIN BEYANI
حَدّثَنا
عَبْدُ اللّه
بن سَعِيد،
حَدّثَنا بشر
بن منصور
الخياط، عَنْ
أبي زيد، عَنْ
أبي المغيرة،
عَنْ عَبْدُ
اللّه بن عباس
قَالَ:
-
قَالَ رَسُول
اللّه صلى
اللّه عليه
وسلم: ((أبى
اللّه أن يقبل
عمل صاحب بدعة
حتى يدع
بدعته)).
في الزوائد:
رجال إسناد
هذا الحديث
كلهم مجهولون.
قَالَه
الذهبي.
Abdullah İbni
Abbas r.a.'den, Resulullah Sallallahu Aleyhi ve Sellem’in şöyle dediği rivayet
edilmiştir; “Bid'at sahibi, bid'atini bırakmadıkça, (şefaatçiler şefaat etseler
bile) Allah Teala onun amelini kabul etmeyecektir.”
Zevaid de şöyle
denmiştir: Zehebi, bu hadis’in isnadındaki ravilerin tümünün mechul olduğunu
söylemiştir.
AÇIKLAMA: Sindi bu hadisin şerhinde diyor ki: Buradaki bid'attan maksad bozuk
itikad olsa gerek. Çünkü ilim ehli fasid akide ehline bid'atçı der. İtikadı
sağlam olup amel yönünden bid'atı olanlar burada murad değildir. Zaten alimler
böylelerine fasık derler, bid'atçı demezler. Hadisten anlaşıldığı veçhile bozuk
akide sahibi, bid'at'inden rücu' edip tevbe ederse Cenab-ı Hak, amelini kabul
eder.