61- SARI BAKIR (KAB)
İLE ABDEST ALMAK
حَدَّثنَا
أَبُو بَكْرِ
بْن أَبِي
شَيْبَةَ.
حَدَّثنَا
أَحْمَد بْن
عَبْد اللَّه.
عَنْ عَبْد
العزيز بْن
الَمْاجشون.
حَدَّثنَا عمرو
بْن يَحْيَى،
عَنْ
أَبِيْهِ، عَنْ
عَبْد اللَّه
بْن زَيْد،
صاحب
الْنَّبِيّ
صَلى اللَّه
عَلَيْهِ
وَسَلَمْ؛
قَالَ: أتأَنا
رَسُول
اللَّه صَلى
اللَّه
عَلَيْهِ وَسَلَمْ
فأرجنا لَهُ
ماء فِيْ تور
مِنْ صفر،
فتوضأ بِهِ.
Abdullah bin Zeyd
(Radiyallahu anh)'den rivayet edildiğine göre şöyle söylemiştir:
Resulullah
(Sallallahu aleyhi ve sellem) (bir defa) bize gelmiş idi. Biz sarı bakırdan
(mamul) bir tevr'de Ona su çıkardık. Kendisi de onunla abdest aldı.
AÇIKLAMA :
Sarı bakır,
altına benzediği için bundan mamul kabtan abdest alınması, keza gusül edilmesi
caiz mi? diye bir şübhenin meydana gelmemesi için bu hususta varid olan
hadislere ait açılan bab ta rivayet olunan mezkur hadis Buhari ve Ebu Davud'un
Sünen'inde de rivayet olunmuştur.
Ebu Davud'un
«Sarı Bakır Kablardan Abdest Alma Babında» rivayet olunan bu hadisin
açıklamasını yaparken EI-Menhel yazarı şu bilgiyi verir:
Tevr: Taş, sarı
bakır veya başka maddeden mamul olup leğene benzeyen bir çeşit kabtır. Su
içmek, yemek yemek ve abdest almak işinde kullanılır. Tevr'in, leğen olduğu da
söylenmiştir.
HADIS'İN FIKIH
YÖNÜ :
Hadis, abdest
suyunu hazırlamak suretiyle abdest alana yardım etmenin caiz olduğuna ve rengi
bakımından altın'a benzemekle beraber sarı bakır kabtan abdest almanın mekruh
olmadığına delalet eder.
Ebu Ubey: «Buna
binaen bakır vesair benzeri madeni kablardan abdest almanın caizliğine
hükmedilerek halk'a ibadet hususunda kolaylık sağlanmıştır. Yalnız İbn-i Ömer
(r.a.)'den edilen bir rivayete göre kendisi sarı bakır kabtan abdest almayı
mekruh görmüştür. der.»
El-Ayni de
"İbn-i Ömer (r.a.)'den bu hususta yapılan rivayetleri naklettikten sonra:
İbn-i Ömer'in bıı keraheti kendisinin bakırın kokusundan hoşlanmaması anlamına
yorumlamak mümkündür. Şayet fıkhi anlamdaki kerahet anlamı kasdediImiş ise onun
bunu mekruh görmesi, Peygamber (s.a.v.)'den rivayet edildiği sabit olan ve
bunun kerahetsiz olarak caiz olduğuna delalet eden hadislere karşı tutarsız
kalır.» demiştir.