DEVAM: 77- HENÜZ YEMEK
YEMEYEN ÇOCUĞUN BEVLİ HAKKINDA GELEN HADİSLER
حَدَّثنَا
أَبُو بَكْرِ
بْن أَبِي
شَيْبَةَ،
وَمُحَمَّد
بْن الصباح؛
قَالاَ:
حَدَّثنَا
سُفْيَان بْن
عيينة، عَنْ
الزهري، عَنْ
عُبَيْد
اللَّه بْن
عَبْد
اللَّه، عَنْ
أم قيس بِنْت
محصن؛ قالت:
-
دخلت بابن لي
عَلَى رَسُول
اللَّه صَلى
اللَّه
عَلَيْهِ
وَسَلَمْ
لَمْ يأكل الطعام.
فبال عليه.
فدعا بماء،
فرش عليه.
Ümmü Kays binti
Mihsan (r.anha)'dan rivayet edildiğine göre şöyle söylemiştir:
«Ben, henüz yemek
yemeyen bir oğlumu Resulullah (Sallallahu aleyhi ve sellem)'in huzuruna
çıkardım. Çocuk, Resulullah (Sallallahu aleyhi ve sellem)'in elbisesine işedi.
Resulullah (Sallallahu aleyhi ve sellem) su isteyerek işenen yere su serpti.»
Diğer tahric:
Buhari, Müslim, Tirmizi, Ebu Davud, Tahavi ve Darimi
AÇIKLAMA :
Buhari ve Ebu
Davud'un rivayetlerinde hadis metninin sonunda:
''....Ve işenen
yeri yıkamadı...'' cümlesi vardı.
Ayrıca, yine
Buhari, Müslim ve Ebu Davud'un rivayetinden Resul-i Ekrem (s.a.v.)'in Ümmü
Kays'ın oğlunu kucağında oturttuğu ve kucağında işediği anlaşılmaktadır.
Bu hadis de
henüz yemek yemeyen erkek çocuğun işediği yeri temizlemek için su serpmenin
kafi olduğuna ve yıkamaya gerek olmadığına delalet eder.
Nevevi,
Müslim'in şerhinde: 'Yemek yemeyen erkek çocuğun bevlinin necis olduğu
hususunda alimler arasında ihtilaf yoktur. Hatta bazı arkadaşlarımız bu hususta
alimlerin icma'ını nakletmişlerdir. Yalnız Davud-i Zahiri muhalif kalmıştır.
Şafii ve başkası sabinin bevli tahirdir, bununla beraber dokunduğu yere su
serpilir, diye Ebu'l-Hasan bin Battal'ın ve O'nu takiben Kadİ İyad'ın hikaye
ettikleri söz, kesinlikle yanlıştır.'
Alimler, bu
konuda müttefik olmakla beraber, sabinin işediği yerin temizletilmesi hususunda
ihtilaf ederek üç mezhebe ayrılmışlardır :
1. Henüz yemek
yemeyen erkek çocuk ise, işediği yere su serpmek kafidir. Kız ise yıkamak
gerekir. Ali, Ata', Hasan, Zühri, Ahmed, Sevri, Şafii alimleri, Nahai ve şaz
bir rivayete göre Malik'in kavli budur. Onlarm delilleri bu hususta rivayet
edilen Ümmü Kays'ın, Aişe'nin, Ümmü Kürz'ün, Lübabe bint-i Haris'in hadisleri
ve benzer hadislerdir.
2 . Erkek ve
çocuğun işedikleri yere su serpmek yeterlidir. Aralarında bir fark yoktur.
Evzai'nin mezhebi budur. Malik ve Şafii'den de böyle bir rivayet vardır. Bu
mezhebin deliline rastlanamamıştır.
3 . Her ikisini
yıkamak gerekir. Hanefiler ve sair kufe alimleri ile Malikilerin görüşü budur.
Bunların delili Ammar'ın merfu' olarak rivayet ettiği şu mealdeki hadisidir:
''Elbise ancak
büyük ve küçük abdest'ten dolayı yıkanır.'' Ayrıca bu görüşteki alimler erkek
çocuğun bevline kıyaslayarak şöyle derler: Erkek ve kız çocuk sütten başka şey
yedikten sonra her ikisinin dokunduğu yeri yıkama'nın gereği husunda icma' vardır.
Necasetin giderilmesinde yıkamak asıldır. Öyle ise henüz yemek yemeyen erkek
çocuk ta kız çocuk gibidir.
Erkek çocuğun
bevline su serpmek kafidir. diye varid olan hadislerdeki 'Nadh' kelimesini su
serpmek şeklinde manalandırmayarak bununla yıkamanın kastedildiğini ve Nadh'ın
yıkama anlamında kullanıldığını söylemişlerdir. Hadislerdeki;
Ve lem yeğsilhu
«Ve o yeri yıkamadı.» cümlesini de: O yeri bol yıkamadı, sıkmadı. ovmadı diye
yorumlamışlardır.
El-Menhel
yazarı, alimler arasındaki ihtilafı açıkladıktan sonra birinci mezhebin daha
kuvvetli olduğunu beyan eder:
Üçüncü gurup
alimin delil olarak gösterdikleri Ammar'ın hadisi zayıftır. Çünkü isnadında
Sabin bin Hammad vardır ki, bazı alimler kendisini mevdu hadisleri rivayet
etmekle itham etmişlerdir. Bu hadis sahih olsa bile, hükmü, bu babtaki
hadislerle tahsis edilmiş olur. Yaptıkları kıyaslama açık degildir. Çünkü,
sarih nassa muarız olduğu zaman kıyas geçersizdir. 'Nadh' tan murad yıkamaktır.
sözü de makbul değildir. Çünkü açık olan manasından döndürücü bir karine
yoktur.
" Ve onu
yıkamadı.'' cümlesini ''İyice yıkamadı, sıkmadı, ovmadı» diye yorumlamak da
zahire muhaliftir...
El-Menhel
yazarı, bundan sonra aynı görüşü teyid eden İbn-i Dakiki'l-iyd'den uzunca bir
nakil yapmaktadır. Buraya almayı gereksiz buluyorum.
Henüz yemek
yemeyen erkek çocuk hakkında. bu ihtilaf vardır. Yemek yemeye başladı mı,
işediği yeri yıkamak husüsunda alimler müttefiktirler .