DEVAM: 80- CÜNÜB İLE
MUSAFAHA
حَدَّثنَا
عَلِيّ بْن
مُحَمَّد.
حَدَّثنَا وَكِيْع.
ح وحَدَّثنَا
إسحاق بْن
منصور. أَنْبَأَنَا
يَحْيَى بْن
سَعِيْد،
جمَعَا، عَنْ
مَعَسر، عَنْ
واصل الأحدب،
عَنْ أَبِي وائل،
عَنْ حذيفة؛
قَالَ:
-
خرج
الْنَّبِيّ
صَلى اللَّه
عَلَيْهِ
وَسَلَّمْ،
فلقيني وأنا
جنب. فحدت
عَنْهُ،
فاغتسلت
ثُمَّ جئت.
فَقَالَ
((مَالِك؟))
قُلْتُ:
كُنْتُ جنبا.
قَالَ رَسُول
اللَّه صَلى
اللَّه
عَلَيْهِ
وَسَلمْ: ((أَن
المسلم لاَ
ينجس)).
Huzeyfe (bin el-Yeman)
(r.a.)'dan rivayet edildiğine göre şöyle söylemiştir:
Resulullah
(Sallallahu aleyhi ve sellem) (dışarı) çıktı. Ben cünüp iken bana rastladı.
Bunun üzerine yolumu hemen değiştirerek guslümü yaptıktan sonra gelince O bana:
«Sana ne oldu?»
diye sordu. Ben ı Cünüptüm, diye cevap verdim. Resulullah (Sallallahu aleyhi ve
sellem) : «Şüphesiz müslüman necis
olmaz.»
AÇIKLAMA (534
ve 535) :
Ebu Hureyre
(r.a.)'in bu hadisini Kütüb-i Sitte sahiplerinin hepsi rivayet etmişlerdir.
Ebu Hureyr e
(r.a.)'in cünüp iken Resul-i Ekrem (s.a.v.)'i görünce gizlice oradan
ayrılmasının sebebi Resul-i Ekrem (s.a.v.), ashabından birisiyle karşılaştığı
zaman musafaha eder (tokalaşır) ve ona dua ederdi. Bu adeti bilen Ebu Hureyre
cünüp kimsenin cünüplüğü dolayısıyla necis sayıldığını sandığı için bu haliyle
Peygamber (s.a.v.) ile tokalaşmaktan korkmuş ve hemen ğuslünü yapmak için
süratle oradan ayrılmıştır. Peygamber (s.a.v.)'in bilahare o'na:
"Sen
neredeydin?'' diye soru yöneltmesinin sebebi hakkında EI-Menhel yazarı şöyle
der: 'Peygamber (s.a.v.)'in vahiy yoluyla Ebu Hureyre'nin halini bilmiş olması
ve cünüp kimsenin necis olmadığına dair hükmü açıklamak için o'na bu soruyu
sorması kuvvetle muhtemeldir.'
Huzeyfe
(r.a.)'ın hadisini ise Müslim. Nesai. Ebu Davud ve Beyhaki de rivayet
etmişlerdir.
Aynı manayı
ifade eden bu iki hadisin açıklaması bahsinde El-Menhel yazarı şöyle der:
«Müslüman necis
olmaz.» hadisinden maksad şu olabilir: 'Cünüp olmakla pislenmiş olmaz,
dolayısıyla temas ettiği şeyi de pislemez.' Ama cünüp kişi necasetlere
dokununca pislenmiş olur. Hadisten kasdedilen mana şu da olabilir: ''Müslünian,
cünüp olmakla sidik ve gaita gibi pis bir madde haline dönüşmez.'
''Müslüman pis
olmaz.'' hadisinden kafirin cünüp olmakla pis olduğu manası çıkarılmamalıdır.
Konuşma yeri müslümana ait olduğu için böyle buyurulmuştur. Yahut apaçık
necasetlerden kaçınıldığı gibi kafirlerden kaçınmanın gereğine işaret
edilmiştir. Şöyle de denilebilir: Kafirlerin necasetlerden kaçınmadıklarına ve
temiz durmadıklarına işaret edilmiştir.
Nevevi: «Bu
hadis, müslümanın dirisi ve ölüsünün taharetine ait büyük bir temeldir.
Müslümanın diri iken temiz oluşu alimlerin icmaı ile sabittir. Hatta cenin,
annesinden doğarken üzerinde anasının avret mahalline ait rutubet bulunduğu
zaman bile temiz sayılmıştır. Halbuki tavuk ve benzeri yumurtlayan hayvanların
yumurtalarının dış kısmının necasetine bazı alimler hükmetmişlerdir.
Müslüman
ölüsünün hükmüne gelince: Bu konuda alimler arasında ihtilaf vardır: Şafii'den
rivayet edilen iki kavilden sahih olana göre müslüman ölüsü tahirdir. Delili de
bu babta geçen hadistir. Buhari Sahihinde ta'lik olarak İbn-i Abbas'tan şu
eseri nakletmiştir:
'Müslüman ne
diri iken, ne de ölü iken necis olmaz.' Müslümanın hükmü budur. Selef ve
Haleften cumhur'un mezhebine ve bizim mezhebimize göre kafir, taharet ve
necaset hususunda müslüman hükmündedir. ......... = «Müşrikler ancak
necistirler.» ayetine gelince, bundan maksat onların itikat bakımından sapık ve
kirli olmalarıdır. Sidik ve gaita necaseti gibi kafirlerin uzuvlarının necaseti
kasdedilmemiştir.
Müslüman olsun
kafir olsun adem oğlunun tahareti sabit olunca onun teri, tükrüğü ve göz yaşı
da tahirdir. Bu hususta abdestsizin, cünübün, hayız veya lahusalık halindeki
kadının diğer insanlardan farkı yoktur. Bu hüküm, müslümanlarİn icmaı ile
sabittir. Keza, küçük çocukların bedenleri, elbiseleri ve ağızlarından akan su
tahir olarak kabul edilir. Kesin bir necaset . olursa durum değişir. Bu sebeple
çocuklarla beraber yemek yemek, ellerini batırdıkları sıvı yemeklerden almak ve
onların elbiseleri ile namaz kılmak caizdir. Bu hükmün sünnet ve icma'dan olan
delilleri meşhurdur.
HADİSLERİN
FIKIH YÖNÜ :
1. Alim zat,
kendisine bağlı olanlarda yanlış bir şey gördüğü zaman doğrusunu anlatmalıdır.
2. Bir namaz
vaktinin çıkma endişesi olmadıkça cünüp kişi guslünü biraz tehir edebilir.
3. Cünüp adamın
vücudunun dokunduğu şey necis olmaz.