122- HAYIZLI KADINLA
CİMA' ETMEKTEN NEHİY BABI
حَدَّثَنَا
أَبُو بَكْرِ
بْنُ أَبِي
شَيْبَةَ،
وعلي بْن
مُحَمَّد.
قالا:
حَدَّثَنَا
وكيع.
حَدَّثَنَا
حماد بن سلمة
عن حكيم
الأثرم، عن
أبي تميمة
الهجيمي، عن
أبي
هُرَيْرَة؛
قَالَ:
-
قَالَ
رَسُول
اللَّهِ
صَلَى
اللَّهُ
عَلَيْهِ
وَسَلَم: ((من
أتى حائضا، أو
امرأة في دبرها،
أو كاهنا،
فصدقه بما
يقول، فقد كفر
بما أنزل على
مُحَمَّد)).
-
قَالَ
الترمذي: لا
نعرف هذا
الحديث إلا من
حديث حكيم
الأثرم عن أبي
تميمة
الهجيمي عن
أبي
هُرَيْرَة.
وإنما معنى
هذا الحديث
عند أهل العلم
على التغليظ.
Ebu Hureyre
(r.a.)'den rivayet edildiğine göre Resulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem)
şöyle buyurdu demiştir :
«Hayızlı
kadınla cima' eden veya kadın'ın dübürü ile cima' eden yahut bir kahine varıp
onun dediğini tasdik eden kimse (Hz.) Muhammed (Sallallahu Aleyhi ve Sellem)'e
indirilene küfretmiş olur.»
Not: Tirmizi
demiştir ki: Biz bu hadisi yalnız Hakim EI-Esrem'den Ebu Temime EI-Huceymi'den
Ebu Hureyre'den tanırız. İlim ehli nezdinde bu hadisin manası ancak teşdid
içindir.
AÇIKLAMA :
Bir önceki
babta hayızlı kadına mübaşeret çeşitlerini bunlardan hangisinin helal,
hangisinin mekruh ve hangisinin haram olduğunu konu hakkındaki alimlerin
görüşleriyle birlikte beyan etmiştik Cima' şeklindeki mübaşeret Kur'an-ı
Kerim'in nassıyla haram kılınmıştır. Bakara suresinin 222. ayetinden mealen
şöyle buyuruluyor:
''Sana hayız
mes'elesini soruyorlar. De ki: O bir ezadır. Bu sebeple siz hayız halinde
kadınlarla (cirna) dan sakınınız ... "
Kitab ile
yasaklandığı gibi sünnet ve icma' ile de haram kılınmıştır. Haramlığını inkar,
küfrü mucibtir. Haramlığını bile bile bu suçu işleyen kişi büyük günah işlemiş
olur. Tevbe etmesi alimlerin ittifakıyla vacibtir. Bazı alimlere göre keffaret
ödemesi de vacibtir. Cumhura göre müstahabdır.
Tirmizi de bu
hadisi rivayet etmiş bu arada şöyle demiştir: "Alimler nezdinde hadis
teşdid ve tehdid içindir. Çünkü Nebi (s.a.v.)'den şöyle bir hadis rivayet
edilmiştir:
''Kim hayızlı
kadınla cima' ederse bir altın sadaka versin." (burada 640 no'da geçer)
Eğer hayızlı kadınla cima' etmek küfrü gerektirseydi bu suç için keffaret ödeme
emri verilmeyecekti. (Çünkü keffaret müslümanın işlediği günahın bir nevi
cezası ve afv vesilesidir. Kafirler icin keffaret ödenmesi söz konusu değildir.
Kahin:
El-Cezeri'nin, En-Nihaye'de beyan ettiği gibi kainatta ilerde vuku bulacak
şeylerden haber veren ve kainat sırlarını bildiğini iddia eden kişidir.
Araplarda çeşitli kahinler vardır. Bunların bir kısmı emirlerinde cinlerin bulunduğunu
ve kendilerine cinler tarafından haberler getirildiğini iddia ederlerdi. Diğer
bir kısmı bazı emarelerle ilerde meydana gelecek olayları bildiğini,
konuşturduğu kişinin söz, fiil ve halinden bu olayları çıkardığını iddia
ediyorlardı. Çalınan malın veya kaybolan eşyanın kim tarafından çalındığını
veya bulunduğunu, halen nerede olduğunu bildiklerini söylerlerdi. Gelecekte
kimin ne yapacağını kainatta ne gibi olayların vuku bulacağını kesin olarak
kimse bilemez. Bu yüzden kahin'in ğayp'tan verdiği haberi doğrulamak küfürdür,
böylelerine inanmamak gerekir.
Hayızlı kadınla
cima' eden veya kadınla livata eden kişi bu fiilin mübah olduğunu itikad ederse
kafir olur. Hadisi böyle yorumlayanlar olmuştur. Ama bu suçu işleyen kişi
haramlığını itikad ederek işlemişse bundan dolayı kafir olmaz bu nedenle
hadiste geçen küfürden maksad küfran-ı nimet (nankörlük) tür diye de yorum
yapılabilir Tirmizi şerhi Tuhfe yazarı bu iki yorum şeklini nakletmiştir.