SÜNEN İBN-İ MACE

Bablar Konular Numaralar

KİTABU’L-MESACİD VE’L-CEMAAT

<< 791 >>

17- CEMAATTAN (ÖZÜRSÜZ) GERİ KALMAK HAKKINDi\Kİ TEŞDİD BABI

 

حَدَّثَنَا أَبُو بَكْر بْنُ أَبِي شَيْبَة. حَدَّثَنَا أبو معاوية، عَن الأعمش، عَن أبي صالح، عَن أبي هُرَيْرَة؛ قَالَ:  - قَالَ رَسُول اللَّهِ صَلَى اللَّهُ عَلَيْهِ وَسلَّمْ ((لقد هممت أن آمر بالصلاة فتقام، ثم آمر رجلا فيصلي بالناس، ثم أنطلق برجال معهم حزم من حطب إلى قوم لا يشهدون الصلاة، فأحرق عليهم بيوتهم بالنار)).

 

Ebu Hureyre (r.a.)'deıı şöyle demiştir: Resulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) buyurdu ki:

 

«Vallahi içimden öyle arzu ettim ki namaza durulmasını emredeyim de ikamet getirilsin. Sonra bir adama emredeyim halka namaz kıldırsın. Bu emirden sonra beraberlerinde odundan demetler bulunan bir kaç adamı cemaata (özürsüz) gelmeyen güruha götürüp de üzerlerine evlerini ateşle cayır cayır yakayım.»

 

Diğer tahric: Buhari, Müslim, Ebu Davud, Nesai ve Ahmed

 

 

AÇIKLAMA:

 

EI-Menhel yazarı, hadisin manası ile ilgili olarak şöyle der: ''Nebi (s.a.v.) bazı müslümanları farz namaz cemaatlarının bazısında bulmayınca bu hadisi buyurmuştur. Nitekim Müslim'in bir rivayetinde hadis şöyle başlar: 'Nebi (s.a.v.) bazı namazlarda bir kısım insanları bulmayınca: ''Vallahi içimden ... '' buyurmuştur.' Beyhaki'nin rivayetinde Nebi (s.a.v.) : ''Münafıklara en çok ağır gelen namaz yatsı ve sabah namazlarıdır. Eğer bu iki namazdaki sevabı bilselerdi, emekliyerek de olsa bunlara gelirlerdi. Vallahi içimden...'' buyurmuştur.

 

Cemaata özürsüz devam etmeyenlere, tam namaz kıldırılacağı esnada onların evine gidilmesi isteğinin sebebi, onların suçüstü yakalanmalarıdır. Özürsüz olarak cemaata gitmeyişleri tesbit edildikten sonra cezaya müstehak oldukları müşahede edilmiş olur.

 

Nebi (s.a.v.)'in: ''Sonra bir adam'a emredeyim ... '' buyruğu, imamın; önemli bir işi çıktığı zaman, cemaata namaz kıldıracak birisini yerine vekil bırakabileeeğine delalet eder.

 

Hadisteki namaz genel olup bütün farz namazları içine alır. Zahir de budur.

 

Hadisteki namaz ile yalnız yatsı namazının kasdedilmiş olması muhtemeldir. Çünkü. Ahmed'in Ebu Hureyre (r.a.)'den rivayet ettiği bir hadiste Nebi (s.a.v.) ; ''Eğer evlerdeki kadınlar ve çocuklar olmamış olsaydı, yatsı naınazına başlardım. Ve evlerdekileri ateşle yaktırırdım.'' buyurmuştur. İbn-i Huzeyme, Ahmed ve Hakim'in İbn-i Ümmi Mektum (r.a.)'den rivayet ettikleri bir hadis de yatsı namazına. gelmeyenlerin başlarına evlerini yaktırma arzusunun Nebi (s.a.v.) tarafından izhar edildiğine delalet eder.

 

Hadisteki namazdan maksad sabah yatsı namazları olabilir. Çünkü Müslim, Nesai, İbn-i Mace, Ebu Davud ve Ahmed'in Ebu Hureyre (r.a.)'den rivayet ettikleri bir hadiste Nebi (s.a.v.): ''Münafıkıara en ağır gelen namazlar, yatsı ve sabah namazlarıdır ... '' buyurmuştur.

 

Hadisteki namazIa Cum'a namazının kasdedilmiş olması ihtimali de vardır. Çünkü Müslim'in İbn-i Mes'ud (r.a.)'dan rivayet ettiği bir hadiste Nebi (s.a.v.) özürsüz Cum'a namazından geri kalan bir kavim için şöyle buyurmuştur:

 

''Vallahi içimden geçti ki bir adam'a emredeyim (Cum'a) namazını kıldırsın. Sonra Cum'a namazından özürsüz geri kalan adamların başlarına evlerini yakayım.''

 

 

HADİSİN FIKIH YÖNÜ :

 

1- Taleb olmadan yemin etmek meşrudur.

2- Şer'i ceza verilmeden önce suçlunun tehdidi caizdir. Bunun hikmeti ise, kötülük ehven bir ceza ile önlenebildiği takdirde bununla yetinilmesidir.

 

3- Meşru işlerde başkasından yardım dilemek caizdir.

4- Hadisin zahirine göre mal ile cezalandırmak caizdir. Malikiler'den bir cemaatın görüşü budur. Fakat cumhur: Mal ile'cezalandırma, İslamiyet'in ilk günlerinde vardı. Sonra neshedildi, demiştir.

 

5- Borçlu veya suçlu olup hakkın yerine getirilmesine karşı çıkan kişinin, evinde saklandığı zaman, evinden isteği dışında dışarı çıkarılması caizdir. Çünkü Nebi (s.a.v.), cemaata gitmeyen kimselerin, evlerini yakmakla dışarı çıkarılmalarını arzulamıştır.

 

6- Namazın cemaatla kılınmasının ne kadar önemli olduğu belirtilmiştir.