DEVAM: 184- NAMAZDA
UYKUSU GELEN ADAM HAKKINDA GELEN HADİSLER BABI
حَدَّثَنَا
عمران بْن
موسى الليثي.
حَدَّثَنَا
عَبْدُ
الوارث بْن
سعيد، عَن
عَبْدُ العزيز
ابن صهيب، عَن
أَنَس بْن
مَالِك؛
-
أن رَسُول
اللَّهِ
صَلَى
اللَّهُ عَلَيْهِ
وَسلَّمْ دخل
المسجد فرأى
حبلاً ممدوداً
بين ساريتين.
فقال ((ما هذا
الحبل؟))
قالوا: لزينب.
تصلي فيه.
فإذا فترت
تعلقت به.
فقال ((حلوه.
حلوه. ليصل
أحدكم نشاطه.
فإذا فتر
فليقعد)).
Enes bin Malik
(r.a.)'den; şöyle demiştir: Resulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) (bir gün)
mescid'e girmiş de İki sütün arasına gerilmiş bir ip görmüş ve:
«Bu ip nedir?»
diye sormuş. (Orada bulunanlar) demişler ki: Bu ip, (Efendimizin muhterem
zevcelerinden) Zeynep (r.anha)'ya
aittir. Burada namaz kılar. Ayakta yorulduğu zaman bu ipe tutunur. Bunun
üzerine Nebiimiz (Sallallahu Aleyhi ve Sellem):
«İpi çözünüz, ipi
çözünüz. Biriniz hafif ve kuvvetli olduğu müddetçe namaz kılsın. Yorulunca
otursun.» buyurmuştur.
AÇIKLAMA: Tirmizi hariç diğer Kütüb-i Sitte sahipleri bunu
rivayet etmişlerdir. Bazı rivayetlerde görülen az lafız farkı manayı etkilemez.
Nebi
(sallallahu aleyhi ve sellem)'in zevcesi Zeyneb (r.anha) mescidde namaz
kılarken kıyamını uzatması nedeniyle yorulunca. yorgunluğunun gitmesi ve
dinlenmek için iki sütun arasında gerdiği ipe tutunurdu. Peygamber (s.a.v.)
duruma muttali olunca, hadisteki emri buyurmuştur.
EI-Menhel
yazarı, hadisteki emri şöyle yorumlamıştır: Yani kişi rahatlıkla ayakta namaz
kılabildiği sürece ayakta kılsın. Yorulunca oturarak namaz kılsın. Emir böyle
yorumlanınca ayakta namaza duran kimsenin, yorulduğu zaman namazın kalan
kısmını oturarak kılabileceği hükmü hadisten çıkarılır.
Bu emirden
maksad, ayakta namaz kılmaktan dolayı yorulan kimsenin namaza ara vererek
oturup dinlenmesi olabilir. Bu ihtimal uzaktır.
HADİSİN FIKIH
YÖNÜ :
1- İbadette
aşırılık yapmayıp mutedil davranmalı.
2- Namaza
kuvvetli, neşeli olarak durmalı ve gevşeklik ve yorgunluk belirdiğı zaman, bu
durum geçinceye kadar namaza ara verilmeli. (Nafile namaz için)
3- Münker olan
şeyleri gidermek meşrudur.
4- Kadınların
nafile namazları mescidde kılmaları caizdir. Çünkü Zeyneb (r.anha) ve Ebu
Davud'un bir rivayetinde belirtildiği gibi kız kardeşi Hamne (r.anha) Mescid-i
Nebevi'de nafile kılarlardı. Peygamber (s.a.v.) buna karşı çıkmamıştır. Tabii
bir fitne tehlikesinin olmaması gereklidir.
5- Namaz
esnasında ipe tutunmak mekruhtur. Cumhur böyle hükmetmiştir. Nafile namazda
kıyamın uzatılması nedeniyle asa'ya dayanmanın mübahlığında ihtilaf yoktur.
Yalnız İbn-i Sirin bunu mekruh saymıştır. Farz namazda ise bir özür olmaksızın
asaya dayanmak cumhurca menedilmiştir.