50- KADINLARIN
CENAZELERİ TAKİP ETMELERİ HAKKINDA GELEN HADİSLER BABI
حَدَّثَنَا
أَبُو بَكْر
بْنُ أَبِي
شَيْبَة.
حَدَّثَنَا
أبو أسامة،
عَن هشام، عَن
حفصة، عَن أم
عطية؛ قالت: -
نهينا عن
اتباع الجنائز،
ولم يعزم
علينا.
Ümmü Atiyye (r.anha)'dan şöyle demiştir: Biz (kadınlar, Resul-i Ekrem
s.a.v. tarafından) cenaze'yi takib etmekten men
edildik. Bu yasak ('a uymak) üzerijmize vacib kılınmadı. (veya cenazeyi takib
bize vacib kılınmadı.)
Diğer tahric: Buhari, Müslim, Ebu Davud ve Beyhaki
de bunu rivayet etmişlerdir.
AÇIKLAMA: Hadisin: ولم يعزم
علينا ‘Bu üzerimize vacip kılınmadı’ cümlesi, iki manaya yorumlanmıştır:
Birinci yorum,
konulan yasak, diğer yasaklar derecesinde şiddetlendirilmedi, te'kid edilmedi.
Cümle böyle
yorumlanınca, kadınların cenaze takib etmelerinin
haram kılınmadığı, ancak mekruh kılındığı manası çıkarılabilir. Herhalde Ümmü Atiyye (r.anha)
bu yasağın şiddetli olmayışını bir belirtiden anlamıştır. Çünkü böyle bir
alamet yoksa; yasaklar aslında haramlık içindir.
Kurtubi: Ümmü Atiyye (r.anha) 'nın hadisinin
ifade tarzı, yasağın tenzih için olduğunu gösterir. Nesai
ve İbn-i Mace nin Ebu Hureyre
(r.a.)'den rivayet ettiği l1S87 nolu) hadisi, bu görüşü te'yid eder.
(Bu hadiste 'Bir cenazeyi takip eden bir kadın, Ömer (r.a.) tarafından kovulmak
istenmiş, Nebi (s.a.v.) buna mani olmuştur,' diye biİgi'
vardır.)
Yukarıdaki
cümlenin açık olan manası mezkur manadır. Davudi
hadisi şöyle yorumlamıştır: Yani biz kadınlar cenazeleri takip edip kabristana
gitmekten men edildik. (Yukarıda yazılı cümlenin manası da şudur demiştir:)
Ölünün ev halkına taziyede bulunmak ve ölülerine rahmet dilemek için onların
yanına gitmemek üzerimize vacip kılınmadı.
Davudi'nin
maksadı, kadınların kabristana kadar cenazeleri takib
etmelerine ait yasak; asıl manası olan haramIık
içindir. Fakat kadınların ta'ziyeye gitmemeleri
hususunda sıkı bir yasaklama konulmamıştır.
Muhibb-i Taberi: Yukarıdaki
cümleden maksad şu olabilir: Cenazeyi ta'kip için erkekler teşvik edilmekle, onlara meşru
kılındığı gibi biz kadınlara meşru kılınmamıştır, demiştir. Buna göre nehiy,
haramlık içindir.
EI-Menhel yazarı, yukarıdaki yorumları anlattıktan sonra,
şöyle der: Bu hadis, cenazenin kadınlar tarafından takip edilmesinin kerahetine
delalet eder. Alimlerin bu husustaki görüşleri şöyledir :
1- Hanefi alimlerine göre kadınların cenaze takibi, tahrimen mekruhtur. Delilleri, İbn-i
Mace'nin ve Beyhaki'nin
rivayet ettikleri Ali (r.a.)'in (1578 nolu)
hadisidir.
2- Şafii alimlerine göre mekruhtur. İbnü'l-Münzir. bu kavli İbn-i Mes'ud. İbn-i
Ömer, Ebu Ümame, Aişe, Mesruk, el-Hasan, Nahai, Evzai, Ahmed,
İshak ve Sevri (r.a.)'den nakletmiştir.
3- İbn-i Hazm, Ebu
Derda, Zühri ve Rabia,
cenazenin arkasında kadınların çıkmasının caizliğine temayül etmişlerdir.
Malikiler de yaşlı kadınlar için aynı hükmü vermişlerdir. Keza baba, anne,
koca, evlat ve kardeş gibi yakın akrabasının cenazesini genç kadın da takip
edebilir. Ancak fitne tehlikesinin olmaması ve örtünmesi şarttır. Fitne korkusu
olan kadının cenazeyi takip etmesi ise, mutlaka haramdır.
Yukarıda
anlatılan Fıkıhçıların görüşleri, süslenmeyen, yüksek sesle ağlamıyan
ve İslami ölçülere göre örtünen kadınlar hakkındadır. Böyle olmayan kadınların
cenaze takibi, alimlerin ittifakıyla haramdır. Bu
günkü kadınların ekserisi böyledir.' Çünkü cenazeyi takip ederlerken yüksek
sesle ağlarlar. Göğüsleri, boyunları ve bacakları açıktır. Bunun için bazı alimler: Cenazesi olan dahil, kadınları kabristana. gitmekten
men ,etmek, uygun alanıdır, demişlerdir.