55- MUSİBET ÜZERİNDE
SABRETMEK HAKKINDA GELEN HADİSLER BABI
حَدَّثَنَا
مُحَمَّد بْن
رمح.
أَنْبَأَنَا الليث
بْن سعد، عَن
يزيد بْن أبي
حبيب، عَن سعد
بْن سنان، عَن
أَنَس بْن
مَالِك؛
قَالَ:
-
قال رَسُول
اللَّهِ
صَلَى
اللَّهُ
عَلَيْهِ وَسلَّمْ:
((إنما الصبر
عند الصدمة
الأولى)).
Enes bin Malik
(r.a.)'den rivayet edildiğine göre: Resulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem)
şöyle buyurdu demiştir:
«Sabrın kemali,
musibetin ilk darbesi sırasındatir »
Tahric: Kütüb-İ
Sitte sahipleri, Taberani ve Beyhaki de bu hadisi rivayet etmişlerdir. O
rivayetler uzundur.
AÇIKLAMA: Buhari'nin rivayeti mealen şöyledir: "Nebi
(s.a.v.), çocuğunun kabri yanında sesle ağlayan bir kadının yanından geçmiş ve
ona: "Allah'tan kork ve sabret (bağırıp çağırmal." buyurmuş. Kadın:
Haydi uzaklaş. Benim musibetim senin başına gelmemiştir, demiş. Kadın, Nebi
(s.a.v.)'i tanımamış. Sonra kadına: Bu zat Nebi (s.a.v.)'dir, denilmiş. Bunun
üzerine kadın, Nebi (s.a.v.)'in kapısına gelmiş, orada (saray kapıları gibil
kapıcılar bulmamış ve Nebi- (s.a.v.)'e: Ben seni tanıyamadım. (Beni afvediniz)
demiş. Nebi (s.a.v.) de bu hadisi emretmiştir."
Hadisin manası
şöyledir: Çok sevaba vesile olan mükemmel sabır, ancak musibetin
başlangıcındaki sabırdır. Çünkü o esnada sabretmek, cidden zordur.
Sadme: Bunun
asıl manası, sert bir şeye vurmaktır. Burada kalbe musibetin gelişi manasında
kullanılmıştır.
El-Hattabi
Hadisin manası; övgüye layık sabır, musibetle karşılaşıldığı ilk zamandaki
sabırdır, zaman ilerledikçe musibet ağırlığını yitirir ve sabretmek de
kolaylaşır, demiştir