DEVAM: 3- ZEKATI ÖDENEN
MAL KENZ (= BİRİKTİRİLMİŞ MAl) DEĞİLDİR
حَدَّثَنَا
علي بْن
مُحَمَّد.
حَدَّثَنَا يحيَى
بْن آدم، عَن
شريك، عَن أبي
حمزة، عن الشعبي
عَن فاطمة بنت
قيس؛ أنها
سمعته، تعني
النَّبي
صلَّى اللَّه
عليه وسلَّم،
-
يقول ((ليس في
المال حق سوى
الزَكَاة))
Fatime bint-i
Kays (r.anha)'dam rivayet edildiğine göre; Resulullah (Sallallahu Aleyhi ve
Sellem) şöyle buyurdu, demiştir: «Malda zekattan başka hiç bir hak yoktur.»
Diğer tahric:
Tirmizi ve Darimi bu hadisi tahric etti.
AÇIKLAMA: Bu hadisin izahı bundan öncekinin izahı gibidir.
Özeti şudur: Maldan doğan hak zekattır. Fitre ve nafaka da maldan çıkarılması
gereken bir hak ise de bunlar başka sebeplere dayanır. Yahut şöyle denilir:
Mala ait hakkın çoğunluğunu zekat teşkil eder.
Tirmizi'nin
rivayetindeki metin ise şöyledir: "Şüphesiz malda zekattan başka hak
vardır.''
Tirmizi bu
hadisi zikrettikten sonra: Bu hadisin merfu olarak rivayeti zayıftır. En
sıhhatli rivayet bunun Şa'bi'ye ait bir söz oluşudur. demiştir.
Tuhfe yazarı:
"Zekattan başka olan haklar. açlık tehlikesini geçirmekte olana yemek
yedirmek, kanı haram olan bir canlıyı ölümden kurtarmak yolundaki harcama, esir
düşmüş bir müslümanı kurtarmak gibi haklardır. Bunlar da vacip olan bir takım
haklardır. Ancak bu haklar dış etkenlerden doğan haklardır. Zekat ise dıştan
değil doğrudan doğruya maldan doğan haklardır. Bu fark olduğu için bu hadis ile
"Malda zekattan başka hiç bir hak yoktur'' mealindeki hadis arasında bir
çelişki olmaz. El-Münavi, Camiu's-Sağir şerhinde böyle demiştir.
Tıybi ve
başkaları da zekattan başka haklara 'su, ateş, ve tuzun' kimseden esirgenmemesi
örneğini ve başka örnekleri zikretmişlerdir," demiştir.