DEVAM: 3- ZEKATI ÖDENEN
MAL KENZ (= BİRİKTİRİLMİŞ MAl) DEĞİLDİR
حَدَّثَنَا
أبو بكر بْن
أبي شيبة.
حَدَّثَنَا
أحمد بْن
عَبْد الملك.
حَدَّثَنَا
موسى بْن أعين.
حَدَّثَنَا
عمرو بْن
الحارث، عَن
دراج أبي
السمح، عَن
ابن حجيرة،
عَن أبي
هُرَيْرَة؛ - أن
رَسُول
اللَّهِ
صَلَى
اللَّهُ عَلَيْهِ
وَسلَّمْ قال:
(( إذا أديت
زكاة مالك ، فقد
قضيت ما عليك)).
Ebu Hureyre
(r.a.)'den rivayet edildiğine güre: Resulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem)
şöyle buyurdu, demiştir: «Sen malının zekatını verince, üzerindeki (malın
hakkı) ın ödemiş olursun,»
Diğer tahric:
Tirmizi ve Hakim de bunu rivayet etmişlerdir.
AÇIKLAMA: Hadisin manası şudur: Zekata tabi malının gerekli
zekatını usulüne uygun olarak verdiğin zaman malının vacip olan hakkını ödemiş
olursun. O maldan zekattan başka bir miktarını çıkarmaya mecbur değilsin.
Sindi:
"Zekat maldan çıkarılması vacip olan bir hak olduğu gibi Fıtır sadakası ve
aile fertlerinin lüzumlu nafakası da maldan çıkarılması gereken bir haktır. Bu
durumda şöyle denilebilir: Hadisten maksat, zekat verildiği zaman maldaki
hakkın çoğunun ödenmiş olmasıdır.
Şöyle de
söylemek mümkündür: Hadisten maksat doğrudan doğruya mala yönelik hak zekattır.
Zekat verilince bu hak ödenmiş olur. Fıtır sadakası ve nafaka ile maldan doğan
bir hak değildir Bayrama kavuşmak ve akrabalık bağı gibi başka sebeplere
dayalıdır. Şu halde malın sebep oldugu hak yalnız zekattır.
Tirmizi bu
hadisi rivayet ettikten sonra: 'Bu hadis hasen garibtir. Peygamber (s.a.v.)'den
müteaddit yollarla rivayet edildiğine göre; kendileri zekatı anlatmış, bu arada
bir adam: Ya Resulallah (s.a.v.)! Üzerimde zekattan başka (maldan çıkarılması
gereken) bir şey var mı? diye sormuş va Efendimiz: «Hayır. Ancak nafile sadaka
vermen vardır» buyurmuştur: demiştir," der.