22- ÖŞÜR VE HARAÇ BABI
حَدَّثَنَا
الحسين بْن
جنيد
الدامغاني.
حَدَّثَنَا
عتاب بْن زياد
المروزي.
حَدَّثَنَا أبو
حمزة؛ قَالَ:
سمعت مغيرة
الأزدي يحدث
عَن مُحَمَّد
بْن زيد، عَن
حيان الأعرج،
عَن العلاء
بْن الحضرمي؛
قَالَ: - بعثني
رَسُول
اللَّهِ
صَلَى اللَّهُ
عَلَيْهِ
وَسلَّمْ إلى
البحرين
أوإلى هجر. فكنت
آتي الحائط
يكون بين
الأخوة. يسلم
أحدهم. فآخذ
من المسلم
العشر، ومن
المشرك
الخراج.
فِي
الزَوائِد:
إسناده ضعيف.
لأن مغيرة
الأزدي ومحمد
بْن زيد
مجهولان.
وحيان
الأعرج، وإن
وثقه ابن
معين، وعد ابن
حبان في
الثقات، فإن
روايته عن
العلاء مرسلة.
قاله المزي في
التهذيب.
El-Ala' bin
el-Hadrami (r.a.)'den: Şöyle demişlir: Resulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem)
beni Bahreyn'e veya Hecer'e (vali ve amil olarak) gönderdi. Ben (orada)
kardeşler arasında (müşterek) olan bahçeye (haraç almak için) giderdim.
(Kardeşlerden) birisi müslümanlığı kabul ederdi. Artık müslüman olan
(kardeş'den öşür, müşrik olan (kardeş)den de haraç alırdım
Not: Zevaid'de
şöyle denilmiştir: Bunun senedi zayıftır Çünkü ravilerinden Muğire el-Ezdi ve
Muhammed bin Zeyd meçhuldürler. Ravi Hayyan el-A'rac'ı İbn-i Muin ve İbn-i
Hibban sikalardan saymışlar ise de Onun el-Ala' bin el-Hadrami'den olan
rivayetinin mürsel olduğunu el-Mizzi et-Tehzib'te söylemiştir.
AÇIKLAMA: Zevaid türünden olan bu hadiste geçen öşür ve
haraç kelimelerini açıklayalım: Savaşla fethedilip mücahidlere dağıtılan veya
fethedilip müslümanlığı kendi rızaları ile kabul eden yerli halka verilen
arazi'ye, araziy-i öşüriye denilir. Bu tür arazinin mülkiyeti, kendilerine
tasarruf hakkı verilenlere aittir. Bunun mahsulünden onda bir veya yirmi de bir
nisbetinde alınan zekata da Öşür denilir.
Arap yarım
adasının arazisi bu nevi araziden sayılmıştır.
Bir de araziy-i
Haraciye vardır. Bunun mülkiyetinin kimlere ait olduğu ve alınan haracın kira
mı, vergi mi olduğu hususunda ihtilaf vardır. Şöyle ki :
1. Hanefi
alimlere göre sulh veya savaş yolu ile fethedilip mülkiyet hakkı yerli veya
diğer gayri müslimlere bir vergi karşılığında verilen arazi'ye araziy-i
Haraciye denilir. Alınan vergi maktu bir miktar olabilir veya alınacak
mahsullerin belirli bir payı olabilir. Bu vergiye haraç denilir.
2. Şafiiler'e
göre, savaşla fethedilip yerli veya diğer gayri müslimlere, muayyen bir ücretle
daimi kiraya verilen arazi'ye araziy-i Haraciye denilir. Alınan kira bedeline
de haraç ismi verilir.
Irak sevadı
ismi verilen bölge arazisi haraciye arazisinden sayılır. Bu bölgenin sınırları
Fıkıh kitaplarında beyan edilmiştir. Şafiiler'e göre bu arazi fethedilince
mücahitler tarafından Halife Ömer (r.a.)'ın emrine terkedilmiş ve Halife
tarafından müslümanlar yararına vakfedilmiş olup gayri müslimlere daimi kiraya verilmiştir.
Bahreyn: Basra
ile Umman arasında ve Basra körfezinin batı sahilinde uzanan bölgedir. Merkezi
Hecer kasabasıdır. Bu hadisin ravisi el-Ala bin el-Hadrami (r.a.) tarafından
hicretin 6. yılı fethedilmiştir. El-Ala (r.a.) Peygamber (s.a.v.) tarafından bu
bölgeye vali ve amil olarak gönderilmiştir. Peygamber (s.a.v.)'in vefatına
kadar bu görevi sürdüren el-Ala (r.a.) Ebu Bekir (r.a.) ve Ömer (r.a.)'ın
hilafetleri dönemlerinde de bu görevde tutulmuş ve nihayet hicretin 14. yılı
orada vefat etmiştir.
Hulasa'da beyan
edildiğine göre babasının adı AbduIlah bin İmad'dır. Bir kaç hadisi vardır. Bu
hari ile Müslim onun bir hadisini ittifakla, beş hadisini de Müslim münferiden
rivayet etmişlerdir. Ravileri, Ebu Hureyre (r.a.) ile es-Saib bin Yezid (r.a.)'dır.
Ebu Hassan ez-Ziyadi'nin dediğine göre, el-Ala (r.a.) Bahreyn valisi iken
hicretin 21. yılı vefat etmiştir.
Hait: Etrafı
duvarla çevrili bağ, bahçe ve bostan anlamlarında kullanılır. Başka manalarda
da kullanılıyor ise de o manalar kastedilmemiştir. Burada zekata tabi mahsul
veren bahçe - bostan manası kastedilmiştir.
HADİSİN FIKIH
YÖNÜ :
1. Gayri
müslimlere verilen araziden haraç almak meşrudur.
2. Haraç alınan
araziden ayrıca öşür alınmaz.
3. Müslüman ile
gayri müslim arasında müşterek olan bir araziden, müslümanın hissesi için öşür,
gayri müslimin hissesi için haraç almak meşrudur.
4. Bir gayri
müslim, müslümanlığı kabul edince artık onun arazisinden haraç yerine öşür
alınır.
5. Müslümanın
arazisinden öşür almak meşrudur.