DEVAM: 22- MUHANNESİN
(=KADlNLAŞAN ERKEKLER) HAKKINDA BİR BAB
حَدَّثَنَا
أبو بكر بن
خلاد الباهلي.
حَدَّثَنَا
خالد بن
الحارث.
حَدَّثَنَا
شعبة عن قتادة،
عن عكرمة، عن
ابن عباس؛
-
أن النَّبِيّ
صَلَى
اللَّهُ
عَلَيْهِ
وَسَلَم لعن
المتشبهين من
الرجال
بالنساء. ولعن
المتشبهات من
النساء
بالرجال.
(Abdullah) bin
Abbas (r.a.)'dan; Şöyle demiştir: Nebi (Sallallahu Aleyhi ve Sellem)
erkeklerden kendilerini (kasden) kadınlara benzeten erkeklere ve kadınlardan kendilerini
(kasden) erkeklere benzeten kadınlara la'net etmiştir.
Diğer tahric: Buhari,
libas, meğazi; Ebu Davud, edeb, libas; Tirmizî. edeb:
AÇIKLAMA: Buhari ve Tirmizi'deki hadis metni şöyledir;
" ... İbn-i Abbas (r.a.)'dan; Şöyle demiştir: Nebi (s.a.v.) erkeklerden
muhannes (= kasden, kendisini kadınlara benzeten) lere ve kadınlardan
mütereccile (= kasden kendisini erkeklere benzeten) lere lanet etmiştir."
Buhari'nin rivayetinde şu ilave vardır: ''... Ve buyurdu ki: "Bu kabil
adamlan evlerinizden kovunuz."
İbn-i Abbas
demiş ki: Nebi Cs.a.v.) falanı çıkardı. Ömer (r.anh) de filanı çıkardı."
Muhannes:
Kendini Kadına benzeten erkektir. Doğuştan değil, kasdi olan yasaktır.
Mütereccile
yani kendisini kasden erkeklere benzeten kadına gelince bu benzetiş kadının,
konuşmasında, durum ve davranışlarında kendisini erkek gibi göstermesi ile
oluşur.
Kastalani bu
benzetişe misal olarak kadın'ın silah kuşanmasını göstermiştir.
Tuhfe yazarı da
benzetişe misal olarak kadının kılık kıyafetinde, hal ve hareketlerinde,
yürüyüşünde, yüksek sesle konuşmasında erkek gibi davranmasını göstermiş ve:
Kadının görüş ve ilim sahasında erkekler gibi olması sakıncalı değildir.
Nitekim en-Nihaye'de rivayet edildiğine göre Aişe (r.anha)'nın görüşü,
isabetlilik yönünden erkeklerin görüşleri gibi idi, demiştir. Tuhfe yazarı bu
arada şöyle der-;
"Taberi
demiş ki hadisten kastedilen mana şudur: Kadınlara mahsus kılık, kıyafette ve süslemede
onlara benzemek erkekler için caiz değildir. Keza erkeklere mahsus kılık,
kıyafette ve süslemede, onlara benzemek kadınlar için caiz değildir.
El-Hafız da:
Keza konuşmada ve yürüyüşte erkeklerin kadınlara veya kadınların erkeklere
kendilerini benzetmeleri caiz değildir. Kıyafet hususunda her memleketin örf ve
adeti aynı değildir. Bazı memleketlerde erkekler de entari giyer ama kadınları
örtünmek ve erkeklerden kaçınmakla ayırdedilirler.
Konuşma ve
yürüyüş tarzı bakımından olan benzeyiş kasıtlı olduğu takdirde kötü ve
yasaktır. Doğuştan, sesinde veya yürüyüşünde bir benzeyişi bulunan bir kimseye
gelince o, bu benzeyişi terketmek için gayret göstermek ve çalışmakla memurdur.
Gayret etmediği takdirde, hadisin hükmüne girmiş sayılır ve sorumludur. Bilhassa
bu halinden menmun ise elbette lanete müstehak olmuş olur. Bu ayırım hadisin
"Müteşebbihin = kendilerini benzetenler" lafzından açıkça
anlaşılıyor.
Doğuştan
Muhannes yani kadınlara yukanda anılan hususlarda benziyen bir kimse, bu
halinden dolayı kötülenmez, diyen Nevevi gibi alimlerin sözü bu hali bırakmaya
muktedir olmayanlara ait olarak yorumlanır. Kişi tedricen bile bu halini
bırakmaya muktedir olduğuna rağmen .özürsüz olarak bir gayret gösterrriezse
gayet tabii hadis hükmünce yerilmeye maruzdur, demiştir."