DEVAM: 58- FAİZ'İN AĞIR
BİR GÜNAH OLDUĞUNUN BEYANI BABI
حدّثنا
عَمْرُو بْنُ
عَلِيٍّ
الصَّيْرَفِيُّ،
أَبُو حَفْصٍ.
حدّثنا ابْنُ
أَبِي عَدِيٍّ،
عَنْ
شُعْبَةَ،
عَنْ
زُبَيْد،
عَنْ إِبْرَاهِيمَ،
عَنْ
مَسْرُوقٍ،
عَنْ عَبْدِ
اللهِ، عَنِ
النَّبِيِّ
صلى الله عليه
وسلم قَالَ: ((الرِّبَا
ثَلاَثَةٌ
وَسَبْعُونَ
بَاباً)).
في الزوائد:
إسناده صحيح.
وابن أَبِي
عديّ اسمه
مُحَمَّدُ
بْنُ إبراهيم.
وهو ثقة. وقد
انفرد برواية
هذا الحديث
عَنْ شعبة.
Abdullah (bin
Mes'ûd) (r.a.)'den rivayet edildiğine göre; Nebi (Sallallahu Aleyhi ve Sellem)
şöyle buyurmuştur: «Faiz yetmiş-üç kapı (çeşit) dir.»
Not: Zevaid'de
şöyle denilmiştir: Bunun senedi sahihtir. Ravi İbn-i Adi'nin adı Muhammed bin
İbrahim olup sika bir zattır. Bu hadisi Şu'be'den yalnız kendisi rivayet
etmiştir.
[AÇIKLAMA]: Yukardaki
hadislerin üçü de Zevaid türündendir. İkinci hadisi Hakim ve Beyhaki de rivayet
etmişlerdir. Bu hadiste faizin yetmiş çeşit günahının bulunduğu ifade
edilmiştir. Yani faizin çok çeşitleri vardır. Hepsi de günahtır. En hafif
sanılan faizin günahı kişinin, anası ile zina etmesi kadar ağır bir günahtır.
Bu hadiste geçen "Nikahlanma" sözü evlenme akdi veya cinsel ilişki
manasına yorumlanabilir. İkisinin sonucu aynidir.
üçüncü hadiste
ise faizin yetmiş kapısının, yani yetmiş çeşidinin bulunduğu bildirilmektedir.
Bundan maksad, faizin çeşitlerinin çokluğudur. Yoksa yetmiş sayısı ile tahdid
değildir. Gerek bu ve gerekse bundan önceki hadiste geçen "yetmiş üç"
sözü de böyle yorumlanınca iki hadis arasında zahiren görülen ihtilaf bertaraf
edilmiş olur. Sindi böyle yorum yapmıştır .