19- KARZ (BORÇ PARA VE
MAL VERME FAZİLETİNİN BEYANI) BABI
حدَثنا
مُحَمَّدُ
بْنُ خَلَفٍ
الْعَسْقَلاَنِيُّ.
ثنا يَعْلَى.
ثنا
سُلَيْمَانُ
بْنُ يُسيْرٍ،
عَنْ قَيْسِ
ابْنِ
رُومِيٍّ؛
قَالَ:
كَانَ
سُلَيْمانُ
بْنُ
أُذُنَانٍ
يُقْرِضُ
عَلقَمَةَ
أَلْفَ
دِرْهَمٍ
إِلَى
عَطَائِهِ.
فَلَماَّ
خَرَجَ
عَطَاؤُهُ
تَقَاضَاهَا
مِنْهُ وَإشْتَدَّ
عَلَيْهِ،
فَقَضَاهُ.
فَكأنّ عَلْقَمَةَ
غَضِبَ.
فَمَكَثَ
أَشْهُراً
ثُمَّ
أَتَاهُ
فَقَالَ:
أَقْرِضْنِي
أَلْفَ دِرْهَمٍ
إِلَى عطائي.
قَالَ:
نَعَمْ.
وَكَرَامَةً.
يَا أُمَّ عُتْبَةَ!
هَلُمِّي
تِلْكَ
الْخَرِيطَةَ
الْمَخْتُومَةَ
التَّيِ
عِنْدَكِ.
فَجَاءَتْ
بِهاَ.
فَقَالَ: أَما
وَاللهِ!
إِنَّهَا لَدَرَاهِمُكَ
التَّي
قَضَيْتَنِي.
مَا حَرِّكْتُ
مِنْهَا
دِرهَماً
وَاحِداً.
قَالَ: فَلِلّهِ
أَبُوكَ! مَا
حَمَلَكَ
عَلَى مَا
فَعَلْتَ بِي؟
قاَلَ:مَا
سَمِعْتُ
مِنْكَ.
قاَلَ:ما سَمِعتَ
مَنِّي؟
قَالَ:
سَمِعْتُكَ
تَذْكُرُ عَنِ
ابْنِ
مَسْعُودٍ
أَنَّ
النَّبِيَّ
صلى الله عليه
وسلم قَالَ
:مَا مِنْ
مُسْلِمٍ
يُقْرِضُ
مُسْلِماً
قَرْضاً
مَرَّتَيْنِ
إِلاَّ كَانَ
كَصَدَقَتِها
مَرَّةً)).
قَالَ:
كَذلِكَ
أَنْبَأَنِي
ابْنُ
مَسْعُودٍ.
في الزوائد:
هذا إسناده
ضعيف. لأن قيس
بْنُ روميّ
مجهول.
وسليمان بْنُ
يسير، متفق
على تضعيفه.
والحديث قد
رواه ابن حبان
في صحيحه
بإسنادٍ إلى
ابن مسعود.
Kays bin
Rûmî'den; Şöyle demiştir: Süleyman bin Üzünân, Alkame (bin Kays bin Abdillah'a
ödeneği çıkıncaya kadar bin dirhem borç vermiş idi. Sonra Alkame'nin ödeneği
çıkınca Süleyman alacağını kendisinden İstedi ve onu sıkıştırdı. Bunun üzerine
Alkame borcunu ödedi. (Ama) Alkame kızmış gibiydi; bir kaç ay durdu. Sonra
Süleyman'ın yanına giderek! Benim ödeneğim çıkıncaya kadar bana bin dirhem
ödünç ver, dedi. Süleyman da: Peki, memnuniyetle (dedikten sonra ailesine.) Yâ
Ümme Utbe! Senin yanmda bulunan mühürlü keseyi getir, dedi. Bunun üzerine Ümmü
Utbe keseyi getirdi. Süleyman (bana hitaben:) Bilmiş ol ki: Allah'a yemin
ederim bu (para), şüphesiz senin bana ödediğin dirhemlerdir. Ben bundan tek bir
dirhemin (bile) yerini değiştirmedim (kullanmadım), dedi. (Bunun üzerine)
Alkame: Allah babandan razı olsun. O halde (alacağının tahsili için) beni
sıkıştırmanın sebebi ne idi? dedi. Süleyman: (Sebebi senden işittiğim (hadis)
dir deyince, Alkame: Sen benden ne işittin? diye sordu. Süleyman: Ben senden
İşittim, sen İbn-i Mes'ûd (r.a.)'den rivayetle Peygamber (Sallallahu Aleyhi ve
S«llem)'in şöyle buyurduğunu naklettin: «Bir müslumana bir şeyi iki kez borç
olarak veren hiç bir nuislüman yoktur ki onun bu davranışı, o şeyi bir defa
sadaka etmesi gibi (sevab) olmasın.»
Alkame: İbn-i
Mes'ûd bana böyle rivayet etti, dedi.
Not: Zevaid'de
şöyle denilmiştir; Bunun senedi zayıftır. Çünkü ravi Kays bin Rünii mechüldur.
Süleyman bin Yüseyr'in de zayıflığı üzerinde ittifak edilmiştir. Bu hadisi
İbn-i Hibban kendi sahih'inde başka bir sened ile İbn-i Mes'ud (r.a.)'den
rivayet etmiştir.
AÇIKLAMA: 2431’de