DEVAM: 18- PARMAKLARIN
DİYETİNİN BAB!
حدّثنا
رِجَاءُ بْنُ
المُرَجَّى
السَّمَرْقَنْدِيُّ.
ثنا
النَّضْرُ
بْنُ
شُمَيْلٍ. ثنا
سَعِيدُ بْنُ
أَبِي
عَرُوبَةَ
عَنْ غَالِبٍ
التَّمَّارِ،
عَنْ
حُمَيْدِ بْنِ
هِلاَلٍ،
عَنْ
مَسْرُوقِ
بْنِ أَوْسٍ،
عَنْ أَبِي
مُوسى
الأَشْعَرِيِّ،
عَنْ النَّبِّي
صلى الله عليه
وسلم قَالَ: ((الأَصَابِعُ
سَوَاءٌ)).
Ebû Mûsa
el-Eş'arî (r.a.)'den rivayet edildiğine göre; Peygamber (Sallallahu Aleyhi ve
Sellem): «Parmaklar (diyet mikdarı bakımından)
eşittir» buyurmuştur.
AÇIKLAMA: İbn-i Abb as (Radıya]]ahü anh)'ın hadisini Müslim'den başka Kütüb-i Sitte
sahiplerinin hepsi rivayet etmişlerdir. Amr bin Şuayb'in hadisini Zevaid yazan
Zevaid türünden saymıştır. Halbuki Ebu Davud ve Nesai de bunu rivayet
etmişlerdir. Ancak Ebu Davud'un rivayetinde ilk cümle yoktur. Oradaki rivayette
Amr bin Şuayb'in dedesi mealen şöyle demiştir: "Peygamber CSallallahü
Aleyhi ve Sellem) sırtını Kabe'ye dayanarak okuduğu hutbede ''Parmaklarda onar
(deve diyet) vardır.'' buyurdu."
Ebu Musa
(r.a.)'ın hadisini Ebu Davud ve Nesai de rivayet etmişlerdir.
Bu babta
rivayet olunan hadislerden çıkanlan hüküm şudur: El parmağı olsun ayak parmağı
olsun, küçük parmak olsun büyük parmak olsun her parmağın diyeti on devedir.
Fıkıhçılar bu hükümde ittifak halindedir.
Abdurrahman
el-Cezeri, dört mezhebin fıkhına aİt kitabının Hudlid bölümünde parmakların
diyeti ile ilgili olarak özetle şu bilgiyi verir: "Ellerin ve ayakların
parmaklarından birisini yanlışlıkla kesen kimsenin tam diyetin onda birisini
vermesi gereklidir. Bu hususta el parmakları ile ayak parmakları arasında bir
fark olmadığı gibi büyük parmak ile küçük parmak arasında da bir fark yoktur.
Keza, erkek ile kadın, müslüman ile kafir, çocuk ile yetişkin insan arasında
bir fark yoktur. Yani her hangi bir insanın her hangi bir parmağını yanlışlıkla
kesen kimse on deve diyet vermek durumundadır. Bu hususlarda fıkıhçılar
arasında bir fark yoktur. Tam diyetin yüz deve olduğu malumdur. Bir parmağın
diyeti de on devedir."
Şu noktayı da
belirteyim : Parmakların diyeti yanlışlıkla kesilen parmakla ilgilidir. Çünkü
kasden kesilecek olursa onun cezası kısas hükmünün uygulanmasıdır. Yani bir
müslümanın parmağını mafsaldan kasden kesen kimsenin cezası onun parmağını ayni
şekilde kesmektir. Ancak parmağı kesilen kişi kısastan vazgeçip diyeti kabul
ederse o takdirde diyet verilir.