DEVAM: 3- VASİYYETTE
ZULÜM ETMEK BABI
حدّثنا
يَحْيَى بْنُ
عُثْمَانُ
بْنِ سَعِيدِ
بْنِ كَثِيرِ
بْنِ
دِينَارٍ
الحِمصِيُّ. ثنا
بَقِيَّةُ
عَنْ أَبِي
حَلْبَسٍ،
عَنْ خَلِيدِ
بْنِ أَبِي
خَلِدِ، عَنْ
مُعَاوِيَةَ
بْنِ
قُرَّةَ،
عَنْ
أَبِيهِ؛ قَالَ:
قَالَ
رَسُولُ
اللّهِ صلى
الله عليه وسلم: ((مَنْ
حَضَرَتْهُ
الوَفَاةُ
فَأَوصى،
وَكَانَتْ
وَصِيَّتُهُ
عَلَى
كِتَابِ اللهِ،
كَانَتْ
كَفَّارَةً
لِمَا تَرَكَ
مِنْ
زَكَاتِهِ
فِي
حَيَاتِهِ)).
في الزوائد:
في إسناده بقية
بْنِ الوليد،
وهو مدلس، وقد
عنعنه. وشيخه
أَبِي حلبس،
أحد المجاهيل.
Kurre (bin Eyâs)
(r.a.)'den rivayet edildiğine göre; Resulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem)
şöyle buyurdu, demiştir: «Kim ki ölümü yaklaşır da vasiyyet eder ve vasiyyeti
Allah'ın Kitabı (ndaki esâslar) üzerine olursa o vasiyyet o kimsenin hayatta
iken ödemediği zekâtına keffâret olur.»
Not: Zevaid'de
şöyle denilmiştir: Bunun senedinde Bakiyye bin el-Velid bulunur. Bu ravi
tedIisçi olup bu hadisi an'ane ile rivayet etmiştir. Onun şeyhi Ebu Halbes de
meçhüI rayilerdendir.
AÇIKLAMA: Zevaid türünden olan bu hadisin senedinin durumu notta belirtildi.
Allah'ın kitabına uygun vasiyyette bulunmanın önemini bundan önceki babta
rivayet olunan hadisler beyan etmişti. Meşru vasiyyetin mü'min kimse için bir
ecir ve sevap taşıdığı da muhakkaktır. Sevabların günahlara keffaret veya
azabın hafifletilmesine vesile olduğu da sabittir. Ancak zekatta kul hakkı da
bulunduğu cihetle mükellefin boynunda ve zimmetinde kalan bir borçtur. Mutlaka
ödenmesi gereklidir. Nafile sadakalar ve bağışlar, zekata müstehak kimselere
verilse bile zekat borcu ödenmiş sayılmaz. Vasiyyet de böyledir. Eğer bu hadis
sahih ise şöyle yorumlanmalıdır: Bir müslüman zimmetindeki zekatı ölümüne yakın
zamana kadar ödememiş de ölümüne yakın günlerde zekat borcunun ödenmesini
vasiyyet etmişse, vasiyyetine binaen ödenen zekat borcu, onun zamanında
vermediği zekat için bir keffarettir. Yani inşaaIlah günahının bağışlanması
umulur. Allah gerçeği bilendir.