SÜNEN İBN-İ MACE

Bablar Konular Numaralar

KİTABU’L-MENASİK

<< 2932 >>

DEVAM: 20- İHRAMLI ERKEĞİN İZAR VEYA NA'LEYN BULAMADIĞI ZAMAN DON VE MESTLER GİYMESİ (HÜKMÜNÜN BEYANI) BABI

 

حدّثنا أَبُو مُصْعَبٍ. حدّثنا مَالِكُ بْنُ أَنَسٍ عَنْ نَافِعٍ، عَنْ عَبْدِ اللهِ بْنِ دِينَارٍ، عَنْ عَبْدِ اللهِ بْنِ عُمَرَ؛ أَنَّ رَسُولُ اللهِ صلى الله عليه وسلم  قَالَ ((مَنْ لَمْ يَجِدْ نَعْلَيْنِ فَلْيَلْبَسْ خُفَّيْنِ، وَلْيَقْطَعْهُمَا أَسْفَلَ مِنَ الْكَعْبَيْنِ)).

 

(Abdullah) bin Ömer (r.a.)'dan rivayet edildiğine göre; Resulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) şöyle buyurmuştur: «(İhrâmlılardan) kim na'leyn bulamazsa mestler giysin ve mestleri topuk kemiklerinin aşağısına kadar kessin.»

 

 

AÇIKLAMA:     İbn-i Abbas (r.a.)'ın hadisini Buhari, Müslim ve Tirmizi de rivayet etmişlerdir. Müellifimiz bu hadisi iki şeyhinde:ı rivayet etmiştir: Hişam bin Ammar ve Muhammed bin es-Sabbah. Bu iki üstad ayni hadisi müellifimize rivayet etmişlerdir. Ancak şu iki husus yalnız Hişam'ın rivayetinde bulunur: Peygamber (s.a.v.)'in anılan hutbeyi minber üzerinde okuması ve izar bulamayan kimselerin don giymeleri için verilen emrin don bulabilme haline inhisar etmesidir. Yani don bulamayan bir kimse, don giymekle mükellef değildir.

Bu hadisin zahirine göre erkek ihrama gireceği zaman veya ihramda iken bedenin belden aşağı kısmına sarılan ve memleketimizde ihram ismi verilen peştemal bulamazsa don giyebilir. Tabii giyilecek donun göbek ile diz kapağı arasını örtebilecek uzunlukta olması gereklidir. Keza na'leyn bulamayan bir ihramlının mest giymesinin caizliği bu hadisin zahirinden çıkar. Yani donu yırtıp peştemal haline sokmaya ve mesti topuk kemiklerinin aşağısına kadar kesmeye gerek yoktur.

 

Bundan önceki babta belirttiğim gibi Ahmed bin Hanbel ile Ata bu hadisin zahirini tutarak böyle hükmetmişlerdir. Bu görüş Ali bin Ebi Talib ile İkrime 'den de rivayet edilmiştir. Bu görüşe göre peştemala benzeyen izarı bulamayan kimse uzunca don giyebilir. Keza na'leyn bulamayan kimse topuk kemiklerini örten mest giyebilir.

 

Buhari ile Müslim'in rivayet ettikleri ikinci hadis, yani İbn-i Ömer (r.a.)'ın 2932 nolu hadisi ve 2929. hadis ise na'leyn bulamayan kimsenin giyeceği mestleri topuk kemiklerinin aşağısına kadar kesmesinin gerekliliğine delalet ederler. Buna kıyasla izar bulamayan kimsenin giyeceği donu yırtıp peştemal haline sokması gereklidir.

 

Na'leyn bulamayınca ihramlının giyeceği mestlerin yukan kısmının kesilmesine dair gerekli bilgi ve alimlerin konuya ilişkin görüşleri bundan önceki babta verildiği için tekrarlamaya gerek yoktur. Ancak el-Hafız'ın eI-Fetih'te İbn-i Abbas (r.a.)'ın hadisinin izahı bölümünde verdiği bilgiyi özetlemekle yetineceğim: Kurtubi: Ahmed bu hadisin za,hirini tutarak na'leyn ve İmr bulamayan ihramlının donu ve mesti olduğU gibi giymesinin caizliğine hükmetmiştir. Fakat cumhur, mestin kesilmesini ve donun yırtılmasını şart koşmuştur. Cumhura göre ihramlı erkek anılan durumda donu veya mesti oldugu gibi giyerse fidye vermesi gereklidir. Cumhürun delili İbn-i Ömer (r.a.)'ın hadisinde bulunan; "ve mestleri topuk kemiklerinin aşağısına kadar kessin" kaydıdır, Mutlak, yani kayıtlı olmayan İbn-i Abbas (r.a.)'ın hadisi, kayıtlı olan İbn-i Ömer (r.a.)'ın hadisi gibi yorumlanır. Don da mest'e kıyaslanır. Çünkü bunlar ihramlıya yasak olması bakımından eşittir. İbn-i Kudame demiş ki en uygunu mestleri kesmektir. Çünkü bu takdirde sahih olan İbn-i Omer'in hadisi ile amel edilmiş olur ve ona muhalefet etmekten sakınılmış olur, diye bilgi vermiştir.

 

El-Hafız. Kurtubi'nin yukarıdaki sözlerini naklettikten sonra: İzar bulamayan ihramlının donu yırtmadan olduğu gibi giymesinin caizliği Şafiiler'den ve başkaca çok alimden nakledilmiştir. Bunlar da Ahmed gibi hükmetmişlerdir. Muhammed bin el-Hasan, İmamü'l-Haremeyn ve bir cemaata göre ise izar bulamayan kimsenin donu yırtıp peştemal haline sokması gereklidir. Ebu Hanife'ye göre ihramlı kişi hiç bir sürette don giyemez. Bu kavil Malik'den de rivayet olunmuştur. Galiba İbn-i Abbas'ın hadisi Malik'e ulaşmamıştır. Çünkü el-Muvatta'da şöyle bir bilgi var: Bu hadisin durumu Malik'e soruldu, Malik; Ben bu hadisi işitmedim, diye cevab verdi.

 

Hanefiler'den er-Razi'ye göre izar bulamayan ihramlı donu yırtmadan giyebilir. Fakat fidye vermesi gereklidir. Onun bu görüşü Hanefiler'in mest giyen ihramlı hakkındaki görüşleri gibidir.

 

Donu yırtmadan, olduğu gibi giymenin 'caizliğine hükmeden alimler şu şartı koşmuşlardır: Donun yırtıldığı takdirde bir izar, yani peştemal gibi ohnaya elverişli olmaması gere'kir. Çünkü donun izar' haline sokulmasımümkün ise böyle bir dona :,ahib olan ihramlı izar bulamamış sayılmaz.