SÜNEN İBN-İ MACE

Bablar Konular Numaralar

KİTABU’L-MENASİK

<< 2938 >>

DEVAM: 24- HAC (İÇİN iHRAMA GİRİLDİĞİN) DE (HAC İBADETİNİ TAMAMLAMAYA BİR ENGEL ÇIKTIĞI TAKDİRDE İHRAMDAN ÇIKMAYI) ŞART KOŞMA (HÜKMÜNÜN BEYANI) BABI

 

حدّثنا أَبُو بِشْرٍ بَكْرُ بْنُ خَلَفٍ. حدّثنا أَبُو عَاصِمٍ عَنِ ابْنِ جُرَيْجٍ. أَخْبَرَنِي أَبُو الزُّبَيْرِ أَنَّهُ سَمِعَ طَاوُساً وَعِكْرِمِةَ يُحَدِّثَانِ عَنِ ابْنِ عَبَّاسٍ؛ قَالَ: جَاءَتْ ضُبَاعَةُ بِنْتُ الزُّبَيْرِ ابْنِ عَبْدِ الْمُطَّلِبِ رَسُولَ اللهِ صلى الله عليه وسلم فَقَالَتْ: إِنِّي امْرَأَةٌ ثَقِيَلةٌ. وَإِنِّي أُرِيدُ الْحَجَّ. فَكَيْفَ أُهِلُّ؟ قَالَ ((أَهِلِّي وَاشْتَرِطِي أَنَّ مَحِلَّي حَيْثُ حَبَسْتَنِي)).

 

(Abdullah) bin Abbâs (r.a.)'dan; Şöyle demiştir: Dubâa bint-i Zübeyr bin Abdilmuttalib (r.a.) (bir kere) Resulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem)'in yanma gelerek: Ben vücûdunda ağırlık bulunan bir kadınım ve ben cidden hacc'a gitmek istiyorum. Bu durumda, hac niyetiyle nasıl ihrama gireyim? dedi. Resûl-i Ekrem (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) ona: «Sen hac niyetiyle ihrama gir ve (ihrama girerken Allahım!) Beni hac menâsikini ikmâl etmekten (hastalık gibi bir sebeble) alakoyduğun yerde ihramdan çıkacağım, diye şart koş,» buyurdu.

 

 

AÇIKLAMA:     Bu babm ılk iki hadisi Zevaid nevindendir. Şafii de ikinci hadisin benzerini rivayet etmiştir. Bu babm son hadisi ise Tekmile'de beyan edildiğine göre Müslim, Tirmizi, Ebu Davud, Nesai. Darimi ve Beyhaki de rivayet etmişlerdir.

 

Hac'ta şart veya iştırat tabiriyle neyin kasdedildiği, babın başlığmda belirtildi. Bunu tekrar hatırlatayım: Hac etmek niyetiyle ihrama giren kimse ihrama girdiği esnada

şu şartı koşar: Ben hastalık veya başka bir nedenle hac menasikini, yani ibadetini ikmal edemediğim takdirde anılan engelin çıkacağı yerde ihramdan çıkacağım. Buna şart ve iştirat denilir. Bu durum hac'ta olduğu gibi umre'de de olabilir.

Dubaa (r.a.) son hadiste belirtildiği gibi Peygamber (s.a.v.)'in amcası Zübeyr bin Abdülmuttalib'in kızıdır. Birinci hadiste AbduImuttalib'in kızı olarak gösterilmiştir. Çünkü AbduImuttalib onun dedesidir. Bu anlamda onun kızıdır.

 

Dubaa'nın hacca hazırlandığı sıralarda rahatsız olduğu gerek müellifimizin rivayetlerinden ve gerekse diğer rivayetlerden anlaşılmaktadır. Bu nedenle son hadiste geçen "Sekıyye" sözcüğü ile hastalık nedeniyle vücüdu ağır olan kadın manasının kasdedilmesi uygundur. Fakat şerh kitabIarında bu kelimenin bu şekilde açıklanması hakkında bir bilgi edinemediğim için terceme ederken "vücüdunda ağırlık bulunan kadın" şeklinde açıklama yapmayı tercih ettim. Çünkü bu ağırlık şişmanlık veya yaşlılık nedeniyle de olabilir. Bu nedenle ihtiyatlı davranma yolunu seçtim. Allah en iyi bilendir.

 

HADİSLERDEN ÇIKAN FIKIH HÜKÜMLERİ:

 

Tekmile yazarı bu babın son hadisinin şerhinde bunun fıkıh hükümleri ile ilgili olarak özetle şu bilgiyi verir:

 

1. Hac ve yÜ umre niyetiyle ihrama giren kimse ihrama girdiği esnada şöyle bir şart koşabilir: Hastalıl{ veya başka bir sebeble bu ibadeti ikmal edemediğim zaman ihramdan çıkmayı şart koşuyorum. Bu şartı koşan kimse için böyle bir engel meydana geldiği zaman ihramdan çıkması caizdir.

 

2. İhrama girerken bu şartı koşmayan kimsenin ihramdan çıkması caiz değildir. Bu ikinci hüküm husüsunda alimler ihtilM etmişlerdir. Şöyle ki:

 

a) Zahiriye mezhebi mensubları bu hadislerin zahirini tutarak: Bir engelin çıkması halinde ihramdan çıkmayı şart koşmak gerel<İr. Çünkü hadislerdeki emrin açık anlamı bunu gerektirir, demişlerdir.

 

b) Hanefiler ile Malik ve tabiilerin bazısı: İhreima girilirken böyle bir şartı koşmak sahih değil ve bir engel çıktığı zaman bu şart, sahibine bir yarar sağlayamaz. Bir engel çıktığı zaman, böyle bir şartı küşmamış bir kimseye ne gerekiyor ise bu şartı koşana da ayni şey gerekir. Şu halde anılan şartı koşan ile koşmayan arasında hiç bir fark yoktur, demişlerdir. Bu görüş İbn-i Ömer (r.a.) ile Aişe (r.anha)'dan da rivayet edilmiştir.

 

Hastalık, tutuklanma ve benzeri bir engel yüzünden hac veya umre ibadetini ikmal etmekten alakonulan kimsenin ne yapması gerektiği hususunda yeterli bilgi bu kitabın 85 ve 86. bablarında rivayet edilen 3077 - 3080 nolu hadisler bölümünde inşaallah verilecektir.

 

c) Şafii'nin kuvvetli kavli ile Ahmed' in kavline göre ihrama girilirken anılan şartı koşmak müstehabtır. Çünkü bu hadislerde anılan şartın koşulması tavsiye edilmiştir. Beyhaki'nin dediğine göre Şafii, Menasik kitabında: Söz konusu şartın koşulmasına dair Aişe (r.anha) 'nın hadisi sabit olsaydı ben o hadisin dışında bir şeyle hükmetmezdim. Çünkü Resulullah (s.a.v.)'den sabit olan bir hadise aykırı hüküm vermek bence helal değildir, demiştir. Bu hadis müteaddid yollarla sabit olmuştur.

 

İhrama girilirken anılan şartı koşmanın vacib olmadığına hükmeden alimler Dubaa (r.a.) 'nın hadisine şöyle cevab verirler: Bu hadisteki emir Dubaa'ya mahsustur.

Hattabi: "Bana öyle geliyor ki Dubaa hastalığı veya başka bir hali nedeniyle başlayacağı hac ibadetini ikmal edemeyeceği kanısında idi. Bu nedenle ihrama girdiği sırada bu şartı koşmuş ve Resul-i Ekrem (s.a.v.) de ona bu husus için izin vermişti. İbn-i Abbas'tan edilen bir rivayete göre anılan şartı koşma hükmü mensuhtur. Lakin bu rivayette zayıf bir ravi vardır. Dubaa'nın hadisinde bulunan: "Ben hac menasikini (hastalık gibi bir sebeble) nerede ikmal etmekten alakonulursam orada ihramdan çıkacağım" cümlesi hac menasikini ikmal etmekten alakonulan kimsenin engel ile karşılaştığı yerde ihrÜmdan çıkmasının caizliğine ve ayni yerde kurbanlığını kesebileceğine delalet eder. Peygamber (s.a.v.) de Hudeybiye yılı Mekke'ye giremeyince olduğu yerde kurbanlığını l<esip orada ihramdan çıkmıştı. Maliki, Şafii ve Hanbeli mezheb imamlarının görüşleri böyledir. Fakat Hanefiler'e göre hac menasikini ikmal etmekten alakonulan kinsenin bu nedenle keseceği kurbanlığın haremde kesilmesi şarttır. Harem mıntıkası dışında kesilmesi caiz değildir. Bu itibarla harem mıntıkası dışında menasikini ikmal etmekten alakonulan bir kimse bulunduğu yerde ihramlı olarak durur ve kurbanlığını harem'e gönderip orada kesilmesi için vekalet verir. Kurbanlığının kesilmesi için kendisi ile vekili tarafından bir gün tesbit edilir. Tesbit edilen günde kurbanlığının kesilmiş olduğu kanaatına vanldıktan sonra ihramdan çıkar. Bunların delili ise Bakara suresinin 196. üyetidir. Bu ayette: ..... Hac veya umreyi ikmal etmekten alakonursamz, kolayımza geleri bir kurbanlık gönderin. Kurbanlığınız yerine ulaşıncaya kadar başlannızı traş etmeyiniz ...

 

Hac veya umre için ihrama girildikten sonra hastalık veya tutuklanma gibi bir nedenle bu ibadetini ikmal edemeyen kimsenin yapması gerekli şeyler hakkında genel bilgi yukarıda işaret ettiğim gibi bu kitabın 85 ve 86. bablannda inşaaIlah verilecektir.