SÜNEN İBN-İ MACE

Bablar Konular Numaralar

KİTABU’L-MENASİK

<< 2970 >>

DEVAM: 38- HAC VE UMRE'Yİ BERABER EDA EDEN (YANİ HACC-l KIRAN NiYETİYLE İHRAMA GİREN) E AİT HADİSLER BABI

 

حدّثنا أَبُو بَكْرِ بْنُ شَيْبَةَ هِشَامُ بْنُ عَمَّارٍ، قَالاَ: حدّثنا سُفْيَانُ بْنُ عُيَيْنَةَ عَنْ عَبْدَة بْنِ أَبِي لُبَابَة؛ قَالَ: سَمِعْتُ أَبَا وَائِلٍ، شَقِيقَ بْنَ سَلَمَةَ يَقُولُ سَمِعْتُ الصُّبَيَّ بْنَ مَعْبَدٍ يَقُولُ: كُنْتُ رَجُلاً نَصْرَانِيّاً. فَأَسْلَمْتُ بِالْحَجَّ وَالْعُمْرَةِ. فَسَمِعَنِي سَلْمَانُ بْنُ رَبِيَعةَ، وَزَيْدُ بْنُ صُوحَانَ وَأَنَا أُهِلُّ بِهِمَا جَمِيعاً، بِالْقَادِسِيَّةِ. فَقَالاَ: لَهذَا أَضَلُّ مِنْ بَعِيِره. فَكَأَنَّما حَمَلاَ عَلَيَّ جَبَلاً بِكَلِمَتِهِمَا. فَقَدِمْتُ عَلَى عُمَرَ بْنِ الْخَطَّابِ. فَذَكَرتُ ذلِكَ لَهُ. فَأَقبَلَ عَلَيْهِمَا، فَلاَ مَهُمَا. ثَمَّ أَقْبَلَ عَلَّيَّ فَقَالَ : هُدِيتَ لِسُنَّهِ النَّبِيِّ صلى الله عليه وسلم هُدِيتَ النَّبِيِّ صلى الله عليه وسلم. قَالَ هِشَامٌ فِي حَدِثِيهِ: قَالَ شَقِيقٌ: فَكَثِيراً مَاذَهَبْتُ، أَنَا وَمَسْرُوقٌ، نَسْأَلُهُ عَنْهُ.

عَلِيُّ بْنُ مُحَمَّدٍ. حدّثنا وَكِيعٌ وَأَبُو مُعَاوِيَةَ وَخَالِي يَعْلَى قَالَوا: ثننا الأَعْمَشُ عَنْ شَقِيقٍ، عَنِ الصُّبَيِّ بْنِ مَعْبَدٍ؛ قَالَ: كُنْتُ حَدِيثَ عَهْدٍ بِنَصْرَانِيَّةٍ. فَأَسْلمْتُ. فَلَمْ آلاُ أَنْ أَجْتَهِدَ. فَأَهْلَلْتُ بَالْحَجِّ وَالْعُمْرَة. فَذَكَرَ بَحْوَهُ.

 

Es-Subey bin Ma'bed (r.a.)'den; Şöyle demiştir: Ben Hristiyan bir adamdım. Sonra müslüman oldum ve hac ile umre (yâni Hacc-i Kıran) niyetiyle ihrama girdim. Sonra Selmân bin Rebia ve Zeyd bin Sohân (r.a.) Kadisiyye'de benim hac ve umre'nin her ikisi için de Telbiye getirmekte olduğumu işittiler. Bunun üzerine bu iki zât (bana işaretle) :

 

Şu adam devesinden daha idraksizdir (yâni Hacc-ı îfrâdın daha faziletli olduğu bilincinden mahrumdur), dediler. Onlar bu sözleriyle sanki bana bir dağ yüklediler. Sonra ben Ömer bin el-Hattâb (r.a.)'in yanına vardım ve olup biteni ona arz ettim. Bunun üzerine Ömer (r.a.) onlara yönelip kınamada bulundu. Sonra bana dönüp: Sen Nebi (Sallallahu Aleyhi ve Sellem)'in sünnetine hidâyet olundun, sen Nebi (Sallallahu Aleyhi ve Sellem)'in sünnetine hidâyet olundun (yâni yaptığın iş O'nun sünnetine uygundur), dedi.

 

(Râvî) Hişâm kendi rivayetinde dedi ki: Şakîk: Ben ve Mesrûk çok kere gidip es-Subay bin Ma'bed'e bu olayı soruyorduk, demiştir.

 

......senediyle de es-Subay bin Ma'bed (r.a.)'den rivayet edildiğine göre kendisi: Hrıstiyanlık dininden müslümanlığa yeni dönmüştüm. Müslümanlığı kabul edip (sünnet'e uymak için) gayret ve çalışmamda kusur etmedim. Sonra hac ve umre niyetiyle ihrama girdim (Yâni Hacc-ı Kır'ân'a başladım), demiş ve yukarıdaki hadîsin mislini anlatmıştır.

 

AÇIKLAMA:     2971’de