14- KURT VE TİLKİ
(ETİNİ YEMENİN HÜKMÜNÜN BEYANI) BABI
حدّثنا
أَبُو بَكْرِ
بْنُ أَبِي
شَيْبَةَ. حدّثنا
يَحْيَى بْنُ
وَاضِحٍ عَنْ
مُمَهَّدِ
بْنِ
إِسْحَاقَ،
عَنْ عَبْدِ
الْكَرِيمِ بْنِ
أَبِي الْمُخَارِقِ،
عَنْ
حِبَّانَ
بْنِ جَزْءٍ،
عَنْ أَخِيهِ
خُزَيْمَةَ
بْنِ جَزْءٍ؛
قَالَ: قُلْتُ:
يَا رَسُولَ
اللهِ!
جِئْتُكَ
لأَسْأَلَكَ
عَنْ
أَحْنَاشِ
الأَرْضِ،
مَا تَقولُ فِي
الثَّعْلَب؟
قَالَ ((وَمَنْ
يَأْكُلُ
الثَّعْلَبَ؟))
قُلْتُ: يَا
رَسُولَ
اللهِ! مَا
تَقُولُ فِي
الذِّئْبِ؟
قَالَ
((وَيَأْكُلُ
الذِّئْبَ
أَحَدٌ فِيهِ
خَيْرٌ؟)). الحديث لا
يخلو عَنْ
ضعيف، كما
ذكره الترمذيّ.
وفي الزوائد
أشار إلى
الضعف.
Huzeyme bin Cez'
(r.a.)'den; Şöyle demiştir: Ben (bir
kere): Yâ Resulallah! Ben kara hayvanların hükmünü sormak üzere huzura geldim.
Tilki hakkında ne buyurursunuz? dedim. Resûl-i Ekrem (Sallallahu Aleyhi ve
Sellem): Tilkiyi kim yiyer? buyurdu. Ben: Yâ Resulallah! Kurt hakkında ne
buyurursunuz? dedim. Resûl-i Ekrem (Sallallahu Aleyhi ve Sellem): Kendisinde
hayır (takva) bulunan bir kimse kurt yer (mi)? buyurdu.
AÇIKLAMA: Bu hadis Zevaid neviİıdendir. Tirmizi bu hadisin kurt ile ilgili
parçasını ayni raiden, yani Huzeyme bin Cez' (r.a.)'den rivayet etmiş ve ravi
Abdülkerim bin Ebi'l-Muharik'ın zayıflığına işaret etmiştir.
Bu hadis kurt
ve tilkiniIi etinin haramlığına delalet eder. Ancak hadisin senedi zayıftır.
Kurt, Sebu', yani azı dişi bulunan, yırtıcı ve et yiyen hayvanlardan olduğu
için bundan önceki babta rivayet edilen sahih hadislerden çıkan hükme tabidir.
Yani Hanefi, Şafii, Hanbeli mezhebIere ve Cumhüra göre haram olan
hayvanlardandır. Malik'e göre ise diğer Sebu'lar gibi mekruh hayvanlardandır.
Tilkiye
gelince, Hanefi mezhebine göre tarif edilen Sebu' sözcüğünün anlamının şümülüne
girer. Çünkü azı dişi olup et yiyen hayvanlardandır. Bu itibarla eti haramdır.
Bundan önceki
baeta anlattığım gibi Şafii'ye göre 'Sebu' azı dişi olup insanlara saldıran
yırtıcı hayvan demektir. Bu duruma göre tilki Sebu' sözcüğünün anlamı kapsamına
girmez ve sırtlan gibi tilki de helaldır. Yani eti yenebilir.
Huzeyme bin
Cez' (r.a.), sahabidir. Tirmizi ve İbn-i Mace onun hadisini rivayet
etmişlerdir. Ravileri ise kardeşleri Halid ve Hibban'dır.