33- NAZAR DEĞMESİNDEN
DOLAYI OKUMAKLA TEDAVİ OLMAK İSTEYENİN BABI
حدّثنا
أَبُو بَكْرِ
بْنُ أَبِي
شَيْبَةَ. حدّثنا
سُفْيَانُ
بْنُ
عُيَيْنَةَ
عَنْ عَمْرِو
بْنِ
دِينَارٍ،
عَنْ
عُرْوَةَ،
عَنْ عَامِرٍ،
عَنْ
عُبَيْدِ
بْنِ
رِفَاعَةَ
الزُّرَقِيِّ؛
قَالَ:
قَالَتْ
أَسْمَاءُ:
يَا رَسُولَ
اللهِ! إِنَّ
بَنِي
جَعْفَرٍ
تُصِيبُهُمُ الْعَيْنُ.
فَأَسْتَرْقِي
لَهُمْ؟
قَالَ: ((نَعَمْ.
فَلَوْ كَانَ
شَيْءٌ
سَابَقَ
الْقَدَرَ،
سَبَقَتْهُ
الْعَيْنُ)).
Esma (bint-İ Umeys)
(r.anhâ)'dan rivayet edildiğine göre kendisi: Yâ Resûlallah (Ebû Talib'in oğlu)
Cafer'in oğullarına cidden nazar değiyor. Ben onlar için şifâ dileğiyle
okutturayım (mı)? demiş. Resul-i Ekrem (Sallallahu Aleyhi ve Sellem): «Evet.
Çünkü kader ile yarışan bir şey olsaydı, nazar değme işi onu geçerdi,»
buyurmuştur.
AÇIKLAMA: Bu hadisi Tirmizi, Nesai, Ahmed ve Tahavi de rivayet etmişlerdir.
Hadiste geçen
bazı kelimeleri açıklayayım: Ayn; Göz demektir. Burada nazar değme anlamında
kullanılmıştır.
İstirka:. Rukye
istemektir. Rukye ise şifa dileğiyle okunan şeye denildiği gibi okuyarak tedavi
etmek, şifa temennisiyle Allah'a sığınarak nefes etmeye de denir. Başka bir
deyimle hasta hakkında şifa dilemek için Kur'an-. Kerim ayetleri ile veya
Allah'ın isimleri ve sıfatları ile Allah'a dua ve iltica etmektir. -Buna nefes
etmek denilir.
Rukye ve
İstirka kelimeleri ile bu keIimel'3rden türeme fiiller gerek bu babta ve
gerekse takip eden bablard,ı çok geçeceği için bu iki kelime yerine nefes etmek
ve nefes ettirmek ifadelerini kullanacağım.
Nefes etmek
veya ettirmek yukarda anlattığım gibi Kur'an ayetleri, Allah'ın isim ve
sıfatları veya anlamı bilinen ve İslami prensiplere aykırı olmayan dualar ile
yapılıp hastanın şifaya kavuşması için Allah'a iltica ve sığınma mahiyetinde
olduğu takdirde meşrudur, faydalıdır. Fakat anlamı bilinmeyen sözlerle veya
İslami prensiplere aykırı kelimelerle nefes etmek veya ettirmek ise caiz
değildir. Bu hususlar gelecek bablarda rivayet olunan hadislerin terceme ve
izahlarında tekrar görülecektir.
Hadisin
"Çünkü kader ile yanşan bir şeyolsaydı. .. LO ifadesinden maksat nazar
değme işinin çetinliği ve zararının fazlalığını belirtmektir. Yani eğer
takdir-i İlahi hilafına bir şeyin meydana gelmesi mümkün olsaydı o şey nazar
değme işi olacaktı.
Tuhfe yazarının
beyanına göre Ehl-i Sünnet alimleri şöyle demişlerdir: Nazarı olan şahıs bir
kimseye baktığı zaman ona zarar verebilir, yani zarara sebebiyet vermiş olur.
Zararın sebebi ve faili bakan kişidir, zararın yaratıcısı ise Allah'tır.
HADİSTEN ÇIKAN
HÜKÜMLER:
1. Nazar
değmesi gerçektir. Bununla ilgili hadisler ve izah bundan önceki babta geçti.
2. Nazar değmiş
kimseye nefes etmek meşrudur. Nefes etmenin ne ile olacağı hususuna yukarda
işaret edildi.