SÜNEN İBN-İ MACE

Bablar Konular Numaralar

KİTABU’Z-ZÜHD

<< 4153 >>

DEVAM: 11- MUHAMMED (S.A.V.)'İN EV HALKININ YATAĞI BABI

 

حدّثنا مُحَمَّدُ بْنُ بَشَّارٍ. حدّثنا عَمْرُو بْنُ يُونُسَ. حدّثنا عِكْرِمَةُ بْنُ عَمَّارٍ، حَدَّثَنِي سِمَالكٌ الْحَنَفِيُّ أَبُو زُمَيْلٍ. حَدَّثَنِي عَبْدُ اللهِ بْنُ الْعَبَّاسِ. حَدَّثَنِي عُمَرُ بْنُ الْخَطَّابِ قَالَ: دَخَلْتُ عَلَى رَسُولِ اللهِ صلى الله عليه وسلم وَهْوَ عَلَى حَصِيرٍ. قَالَ: فَجَلَسْتُ فَإِذَا عَلَيْهِ إزَارٌ، وَلَيْسَ عَلَيْهِ. وَإِذَا الْحَصِيرُ قَدْ أَثَّرَ فِي جَنْبه. وَإِذَا أَنَا بَقَبْضةٍ مِنْ شَعِيرٍ، نَحْوِ الصَّعِ، وَقَرَظٍ فِي نَاحِيَةٍ فِي الْغُرْفَةِ وَإِذَا إِهَابٌ مُعَلَّقٌ. فَابَتَدَرَتْ عَيْنَايَ. فَقَال: (( مَا يُبْكِيكَ يَابْنَ الْخَطَّابِ!(( فَقُلْتُ: يَانَبِيَّ اللهِ! وَمَالِيَ لاَ أَبْكِي؟ وَهذَا الْحَصِيرُ قَدْ أَثَّرَ فِي جَنْبِكَ وَهذِهِ خِزَانَتُكَ لاَ أَرَى فِيهَا إِلاَّ مَا أَرَى وَذلِكَ كِسْرَى وَقَيْصَرُ فِي الثِّمَارِ وَالأَنْهَارِ. وَأنَنْتَ نَبِيُّ اللهِ وَصَفْوَتُهُ. وَهذِهِ خِزَانَتُكَ. قَالَ ((يَابْنَ الْخَطَّابِ! أَلاَّ تَرْضَى أنْ تَكُونَ لَنَا الآخِرَةُ وَلَهُمُ الدُّنْيَا؟)) قُلْتُ: بَلَى.

 

Ömer bin el-Hattâb (r.a.)'den; Şöyle demiştir: Ben, Resulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem)'in huzuruna girdim. O, bir hasır üstünde (uzanmış) idi. Ömer demiştir ki: Biraz sonra oturdum. Baktım ki O'nun üzerinde bir îzâr var ve üzerinde ondan başka bir şey yok. Bir de gördüm ki hasır O'nun mübarek böğründe iyice iz yapmış. Odasının bir kenarında da bir sâ' kadar bir tutam arpa ve biraz karaz (deri tabaklamada kullanılan selem ağacı meyvesi) gözüme ilişti. Henüz tabaklanmamış bir deriyi de asılı gördüm. Bu vaziyet karşısında gözlerim yaşardı. Bunun üzerine O: Seni ağlatan nedir, Ey Hattâb'ın oğlu? buyurdu. Ben de: Ey Allah'ın Nebi'i! Nasıl ağlamıyayım? Şu hasır senin böğründe iyice iz yapmış, şu hazanen (yâni azık için ayırdığın köşe) de gördüğüm şeyden başka bir şey göremiyorum. Halbuki şu Klsrâ ve Kayser, meyveler ile nehirler (ni'metlerin) de bulunurlar. Sen ise Allah'ın Nebi'i ve seçkin kulusun, kilerciğin de işte budur, dedim. Resul-i Ekrem {Sallallahu Aleyhi ve Sellem): Ey Hattâb'ın oğlu! Âhiretin bize, dünyanın da onlara olmasına razı olmaz mısın? buyurdu. Ben: Razı olurum, dedim."

 

AÇIKLAMA 4154’te