DEVAM: 23- BELA
(MUSİBET VE SIKINTILARA) KARŞI SABRETMEK BABI
حدّثنا
مُحَمَّدُ
بْنُ عَبْدِ
اللهِ بْنِ نُمَيْرٍ،
حدّثنا
وَكيِعٌ
الأَعْمَشُ
عَنْ شَقِيقٍ،
عَنْ عَبْدِ
اللهِ؛ قَالَ:
كَأَنِّي
أَنْظُرُ
إِلَى
رَسُولِ
اللهِ صلى
الله عليه
وسلم، وَهُوَ
يَحْكِي
نَبِيّاً
مِنَ
الأَنِبَياءِ.
ضَرَبَهُ
قَوْبمُهُ،
وَهُوَ
يَمْسَحُ الدَّمَ
عَنْ
وَجْهِهِ
وَيَقُولُ:
رَبِّ اغْفِرْ
لِقَوْمِي
فَإِنَّهُمْ
لاَ
يَعْلَمُونَ.
Abdullah (bin
Mes'ud) (r.a.)'den; şöyle demiştir: Ben, Resulullah (Sallallahu Aleyhi ve
Sellem)'e, Nebilerden birisinin halini (geçmişte bize) anlatırken sanki şu anda
bakıyor gibiyim. O Nebi'yi kendi kavmi döğmüş (de kan içinde bırakmış.). Fakat
o, yüzünden hem kanı siliyor, hem de: «Ya Rabbi! Kavmi mi mağfiret eyle! Çunkü
onlar bilmiyorlar» diyordu.
Diğer tahric:
Bu hadisi Buhari, "Kitabü'l-Enbiya'da ve ''İstitabetü'l-Mürteddin"
bölümlerinde, Müslim de "Kitabü'l-Cihad ve's-Siyer"de rivayet
etmişlerdir.
AÇIKLAMA: Hafız Askalani; Bu hadiste hali anlatılan Nebiin
ismine dair bir kayda rastlamadım. Onun Nuh (a.s.) olması muhtemeldir, der.
Nevevi de:
Hadiste hali bildirilen Nebi, geçmiş olan ilk Nebilerdendir. Öyle bir hal uhud
savaşı günü Nebiimiz (s.a.v.)'in başına da geldi, der. Nevevi bundan önce de:
Bu hadis, Nebilerin güzel huylarından hilim, sabır, affedicilik, kendi
kavimlerine şefkat ve onlar için hidayet ile mağfiret dilemek hasletlerine
delalet eder. Ayrıca kavimlerini cehaletlerinden dolayı mazur görüp kendilerine
reva görülen saldırganlığı bile hoşgörü ile karşıladıklarını gösterir, der.
el-Hafız'ın
dediği gibi muhtemelen Resul-i Ekrem (s.a.v.) bu hadisi uhud savaşında
saldırıya uğradığında sahabileri teselli etmek üzere buyurmuş olabilir. Yani
böyle saldırı daha önce gelip geçmiş bir Nebie karşı da vuku bulmuştur.
Kurtubi, bu
hadiste Resul-i Ekrem (s.a.v.)'in kendi zatını kasdettiğini söylemiş ise de
Ayni ve E1-Hafız Askalani gibi zatlar bu görüşü tutarsız ve geçersiz
saymışlardır. Şu halde sağlıklı gorüş Nevevi'nin dediği gibi geçmiş, Nebilerden
birisi kasdedilmiştir, görüşüdür.