SÜNEN İBN-İ MACE

Bablar Konular Numaralar

KİTABU’L-FİTEN

<< 4027 >>

DEVAM: 23- BELA (MUSİBET VE SIKINTILARA) KARŞI SABRETMEK BABI

 

حدّثنا نَصْرُ بْنُ عَلِيٍّ الْجَهْضِميُّ، وَمُحَمَّدُ بْنُ الْمُثَّنى؛ قَالاَ: حدّثنا عَبْدُ الْوَهَّابِ. حدّثنا حُمَيْدٌ عَنْ أَنَسِ بْنِ مَالِكٍ؛ قَالَ: لَمَّا كَانَ يَوْمُ أُحُدٍ، كُسِرَتْ رَبَاعِيَةُ رَسُولِ اللهِ صلى الله عليه وسلم، وَشُجَّ. فَجَعَلَ الدَّمُ يَسِيلُ عَلَى وَجْهِهِ. وَجَعَلَ يَمْسَحُ الدَّمَ عَنْ وَجْهِهِ وَيَقُولُ:

 ((كَيْفَ يُفْلِحُ قَوْبمٌ خَضَبُوا وَجْهَ نَبِيِّهِمْ بِالدَّمِ، وَهُوَ يَدْعُوهُمْ إِلَى اللهِ؟)) فَأَنْزَلَ اللهُ عَزَّ وَجَّلَ ((3/ 128)) لَيْسَ لَكَ مِنَ الأَمْرِ شَيْءٌ.

 

في الزوائد: إسناده صحيح، رجاله ثقات.

 

Enes bin M£lik (r.a.)'den; şöyle demiştir: Uhud günü (savaş) olunca Resulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem)'in rebaiye dişi kırıldı, başı yarıldı, kan (mubarek) yüzünün üzerinden akmaya başladi. Sonra O: Bir Nebi, kavmini Allah (yolun)a çağırırken yüzünü kana boyayan o kavim nasıl iflah olur (azabtan kurtulur)? diyerek yüzünden kanı silmeye başladı. Sonra Allah (Azze ve Celle): "(Onları cezalandırmak veya affetmek hususunda) senin elinde bir şey yoktur.''  mealindeki ayetini indirdi. [Al-i İmean 128]

 

Not:' Zevaid'de şöyle denilmiştir: Bunun senedi sahih olup ravileri güvenilir zatlardır.

 

AÇIKLAMA: Zevaid türünden olan bu hadisin benzerini Buhari ve Müslim de rivayet etmişlerdir.

 

Rebaiye: Öndeki iki dişin sağında ve solundaki dişe denilir. Rebaiye dişinden sonra gelen dişe köpek dişi denilir. Köpek dişine Nilb denilir. Ağzın tam ön kısmında alt ve üst çenelerdeki ikişer dişlere de Seniyye dişleri denilir.

 

Seniyye denilen ön dişler ile köpek dişi arasında kalan. ağzın sağında ve solunda. altlı üstlü olmak üzere dört aded Rebaiye denilen dişler bulunur. Uhud savaşında Resul-i Ekrem (s.a.v.)'ın sağ, alt taraftaki rebaiye dişi kırılmıştı.

 

el-Hafız'ın eI-Fetih'te beyanına göre İbni Hişam, Ebu Said-i Hudri'nin hadisinden naklen şöyle demiştir: Resul-İ Ekrem (s.a.v.)'in rebaiye dişini Utbe bin Ebi Vakkas, kırmış ve alt dudağını yarmıştır. Abdullah bin Şihab da mübarek alnını yarmıştır. Abdullah bin Kamie de mübarek yanağını yaralamış ve bu şiddetli kılıç darbesiyle miğferi parçalanıp iki halkası O'nun mübarek elmacığına batmıştır.

 

İçlerinde Ubey bin Halef'in de bulunduğu bu şer gurup Uhud savaşı günü Resul-i Ekrem (s.a.v.)'ı öldürmek üzere ortak karar ve ahid almışlar ve müslümanların tam bozulduğu kritik an'ı fırsat bilerek Resul-i Ekrem (s.a.v.)'in yanına kadar sokulabilmişler ve söz konusu saldırıyı gerçekleştirmişlerdir. Sa'd bin Ebi Vakkas (r.a.)'ın kardeşi olan Utbe bin Ebi Vakkas, Mekke'nin azgın müşriklerinden idi. Bu saldırıyı yapınca Resul-İ Ekrem (s.a.v.): "Yılına kavuşmasın" diye aleyhinde dua etmiş ve bu dua kabul edilmiş. Saldırganlardan İbni Kamie de yırtıcı bir hayvan tarafından parçalanmış. Ubey bin Halef isimli saldırgana gelince; bu azgın müşrik saldırıya geçince Resul-i Ekrem (s.a.v.) İbni Samme'nin elinden okunu alarak: Belki ben seni öldürürüm, diye oku ona yöneItince o kaçmaya başlamış ve Resul-i Ekrem (s.a.v.): "Yalancı nereye kaçıyorsun?" buyurarak oku yerleştirmiş ve saldırganın yakasından vurmuş. Saldırgan Ubey aldığı bu ağır yara ile yere yuvarlanmışsa da arkadaşları tarafından kaçırılmış. Fakat çok geçmeden bu yaradan dolayı ölmüştür.