27- EMEL (YANİ UZUN
ÖMÜR VE BOL MAL GİBİ NEFSİN HOŞLANDlĞI ŞEYLERİ UMMAK) VE ECEL BABI
حدّثنا
أَبُوبِشْرٍ،
بَكْرِ بْنُ
خَلَفٍ. حدّثنا
أَبُو بَكْر
بْنُ
خَلاَّدٍ
الْبَاهِلِيُّ،
قَالاَ:
حدّثنا يَحْيَى
ابْنُ
سَعِيدٍ.
حدّثنا
سُفْيَانُ.
حَدَّثَنِي
أَبِي عَنْ
أَبِي
يَعْلَي،
عَنِ الرَّبِيعِ
بْنِ
خُثَيْمٍ،
عَنْ عَبْدِ
اللهِ بْنِ
مَسْعُودس،
عَنِ
النَّبِيِّ
صلى الله عليه
وسلم؛
أَنَّهُ
خَطَّ خَطّاً
مُرَبَّعاً.
وَخَطّاً
وَسَطَ
الْخَطِّ
الْمَْبَّعِ.
وَخُطَوخاً
إِلَى
جَانِبِ
الْخَطِّ
الَّذِي
وَسَطَ الْخَطِّ
الْمُرَبَّعِ.
وَخَطّاً
خَارِجاً مِنَ
الْخَطِّ
الْمُرَبَّعِ.
فَقَالَ: ((أَتَدْرُونَ
مَاهذَا؟))
قَالُوا: اللهُ
وَرَسُولُهُ
أَعْلَمُ.
قَالَ ((هذَا
الإِنْسَانُ
الْخَطُّ
الأَوْسَطُ.
وَهذِهِ الْخُطُوطُ
إِلَى جَنْبِهِ
الأَعْرَاضُ
تَنْهَشُهُ
((أَوْ
تَنْهَسُهُ))
مَنْ كُلِّ
مَكَانٍ.
فَإِنْ
أَخْطَأَهُ هذَا،
أَصَابَهُ
هذَا.
وَالْخَطُّ
الْمُرَبَّعُ
الأَجَلُ
الْمُحِيطُ.
وَالْخَطُّ
الْخَارِجُ
الأَمَلُ)).
Abdullah bin
Mes'ûd (r.a.)'den rivayet edildiğine göre: Nebi (Sallallahu Aleyhi ve Sellem)
(sahabiler için toprak -kum üzerine değnekle) kare biçiminde bir şekil, o
şeklin ortasına bir çizgi, ortadaki çizginin yanına doğru çizgiler ve kare
biçimindeki o şeklin dışında bir çizgi çizdi. Sonra: Bunun ne olduğunu bilir
misiniz? buyurdu. Sahâbîler: Allah ve Resulü en iyi bilendir, dediler. Resûl-i
Ekrem (Sallallahu Aleyhi ve Sellem): İnsan (karenin içindeki) orta çizgidir. O
çizginin yanına doğru olan çizgiler, insan'a arız olan (hastalık, açlık ve
sair) musibetler - afetlerdir. Bu arızalar her yerden onu (zehirli yılan -
akrep gibi) sokup ısırmaya yönelir. Şayet bu musibet - âfet ona isabet etmez
(yakalıyamaz) ise bu musibet - âfet ona isabet eder (yakalayıp sokar). Kare
biçimindeki şekil de onu çevreleyen eceldir. Kare'nin dışındaki çizgi de
emeldir, buyurdu.'
BUHARİ HADİSLERİ VE İZAH İÇİN TIKLA