DEVAM: 36- (KEVSER)
HAVZI BEYANI BABI
حدّثنا
مُحَمَّدُ
بْنُ
بَشَّارٍ. ثنا
مُحَمَّدُ
بْنُ
جَعْفَرٍ. ثنا
شُعْبَةُ
عَنِ الْعَلاَءِ
بْنِ عَبْدِ
الرَّحْمنِ،
عَنْ أَبِيهِ،
عَنْ أَبِي
هُرَيْرَةَ،
عَنِ النَّبِيِّ
صلى الله عليه
وسلم؛
أَنَّهُ أَتَى
الْمَقْبَرَةَ
فَسَلَّمَ
عَلَى الْمَقْبَرَةِ.
فَقَالَ: ((السَّلاَمُ
عَلَيْكُمْ،
دَارَ قَوْمٍ
مُؤْمِنِينَ!
وَإِنَّا،
إِنْ شَاءَ
اللهُ
تَعَالَى،
بِكُمْ
لاَحِقُونَ))
ثُمَّ قَالَ
((لَوَدِدْنَا
أَنَّا قَدْ
رَأَيْنَا إِخْوَانَنَا))
قَالُوا: يَا
رَسُولَ
اللهِ! أَوَلَسْنَا
إِخْوَانَكَ؟
قَالَ
((أَنْتُمْ أَصْحَابِي.
وَإِخْوَانِي
الَّذِينَ
يَأتُونَ
مِنْ بَعْدِي.
وَأَنَا
فَرَطُكُمْ
عَلَى
الْحَوْضِ))
قَالُوا: يَا
رَسُولَ
اللهِ! كَيْفَ
تَعْرِفُ
مَنْ لَمْ
يَأْتِ مِنْ
أُمَّتِكَ؟
قَالَ:
((أَرَأَيْتُمْ
لَوْ أَنَّ
رَجُلاً لَهُ
خَيْلٌ غُرٌّ
مُحَجَّلَةٌ
بَيْنَ ظَهْرَانَيْ
خَيْلٍ
دُهْمٍ
بُهْمٍ،
أَلَمْ يَكُنْ
يَعْرِفُهَا؟))
قَالُوا:
بَلَى. قَالَ
((فَإِنَّهُمْ
يَأْتُونَ
يَوْمَ
الْقِيَامَةِ
غُرّاً
مُحَجَّلِينَ،
مِنْ أَثَرِ
الْوُضُوءِ))
قَالَ ((أَنَا
فَرَطُكُمْ
عَلَى
الْحَوْضِ))
ثُمَّ قَالَ
((لَيُذَادَنَّ
رِجَالٌ عَنْ
حَوْضِي
كَمَا
يُذَادُ
الْبَعِيرُ
الضَّالُّ. فَأْنَادِيهِمْ:
أَلاَّ
هَلُمُّوا!
إِنَّهُمْ
قَدْ
بَدَّلُوا
بَعْدَكَ،
وَلَمْ
يَزَالُوا
يَرْجِعُونَ
عَلَى
أَعْقَابِهِمْ.
فَأَقُولُ أَلاَ
سُحْقاً!
سُحْقاً!)).
Ebu Hureyre
(r.a.)'den rivayet edildiğine göre: Nebi (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) bir
mezarlığa giderek kabristan (da yatanlar) a şöyle selam verdi: Selam size ey
mu'minler topluluğunun diyarında olanlar! Biz de inşaallah Teala, size
katılacağız. Sonra Resul-i Ekrem (Sallallahu Aleyhi ve Sellem): (Din)
kardeşlerimizi (dünyada) görmüş olmayı çok arzu ederdim, buyurdu. Sahabîler: Ya
Resulallah! Biz senin (din) kardeşlerin değil miyiz? dediler. O: Siz benim
sahabilerimsiniz. Kardeşlerim de benden sonra gelen (mu'min) lerdir ve ben
havuz üstünde öncünüzüm, buyurdu. Sahabîler: Ya Resulallah! Senin ümmetinden
olup da henüz (dünyaya) gelmemiş olanları nasıl tanıyacaksın? diye sordular.
Söyleyin bakayım, yağız ve doru at sürüsü içinde bir adamın sakar ve sekir
atları bulunsa, adam kendi atlarını tanır olmaz mı? diye sordu. Sahabîler:
Evet, dediler. Resul-i Ekrem (Sallallahu Aleyhi ve Sellem):
İşte onlar da
kıyamet günü abdest izinden dolayı yüzleri, kolları ve ayakları nurlu olarak
gelirler, buyurduktan sonra: Ben havuz üstünde sizin (ve onların) öncüsüyüm,
buyurdu. Daha sonra :
Bir takım adamlar
kayıp devenin (su'dan) kovulduğu gibi benim havuzumdan muhakkak kovulacaklar.
Ben (onlara hitaben) dikkat ediniz, buraya geliniz, diye onları çağıracağım.
Fakat :
Onlar sen'den
sonra muhakkak (dinde) değişiklik yaptılar, denilecek ve onlar geri dönmeye
devam edecekler. Ben de hadi uzaklaşın, uzaklaşın diyeceğim, buyurdu.
BUHARİ HADİSLERİ VE İZAH İÇİN TIKLA
BUHARİ KEVSER SURESİ TEFSİR HADİS VE
İZAH İÇİN TIKLA