SÜNEN İBN-İ MACE

Bablar Konular Numaralar

KİTABU’Z-ZÜHD

<< 4323 >>

DEVAM: 38- CEHENNEM ATEŞİNİN SIFATI BABI

 

حدّثنا أَبُو بَكْرِ بْنُ أَبِي شَيْبَةَ. ثنا عَبْدُ الرَّحِيمِ بْنُ سُلَيْمَانَ عَنْ دَاوُدَ بْنِ أَبِي هِنْدٍ. ثنا عَبْدُ اللهِ بْنُ قَيْسٍ؛ قَالَ: كُنْتُ عِنْدَ أَبِي بُرْدَةَ ذَاتِ لَيْلَةٍ. فَدَخَلَ عَلَيْنَا الْحَارِثُ بْنُ أُقَيْشٍ. فَحَدَّثَنَا الْحَارِثُ لَيْلَتَئِذٍ؛ أَنَّ رَسُولَ اللهِ صلى الله عليه وسلم قَالَ:

 ((إِنَّ مِنْ أُمَّتِي مَنْ يَدْخُلُ الْجَنَّةَ بِشَفَاعَتِهِ أَكْثَرُ مِنْ مُضَرَ. وَإِنَّ مِنْ أُمَّتِي مَنْ يَعْظُمُ لِلنَّارِ حَتَّى يَكثونَ أَحَدَ زَوَايَاهَا)).

 

في الزوائد: في إسناده عَبْدُ الله بْنُ أقيش النخعيّ. ذكره ابْنِ حبان في الثقات. وقال: أحسبه الذي روى عنه أبو إسحاق عَنْ ابْنِ عباس. وقال: لم يرو عنه غير داود بْنُ هند، وليس إسناده بالصافي.

 

El-Haris bin Ukayş (r.a.)'den rivayet edildiğine göre; Resulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) şöyle buyurdu, demiştir: Şüphesiz benim ümmetimden (şefaati makbul) öyle kimseler vardır ki onların şefaatıyla Mudar (kabilesin) den daha çok kişiler cennete girer. Şüphesiz benim (davet) ümmetimden öyle kimseler de bulunur ki, ateş (te yanmak) için cehennemin bir köşesini teşkil edecek kadar iri yapılı olur.

 

Not: Zevaid'de şöyle denilmiştir: Bunun senedinde Abdullah bin Ukayş (veya Kays) en-Nahai bulunur. İbni Hibban onu güvenilir ravilerden saymış ve: Ebu İshak bu isimde bir zat vasıtasıyla İbni Abbas (r.a.)'den rlvayette bulunmuştur. Ben bu ravinin o zat olduğwıu zannediyorum, demiştir. Zevaid yazarı daha sonra: Abdullah bin Ukayş (veya Kays) en-Nahai'den, Davüd bin Ebi Hind'den başka bir klmse rivayette bulunmamıştır ve bu hadisin senedi safiy yani tam sağlıklı değildir, . demiştir.

 

AÇIKLAMA:    Bu hadis Zevaid türündendir. Hadisin ifade ettiği manaya geçmeden önce bir noktayı belirtmekte fayda vardır. Şöyle ki: Resul-i Ekrem (s.a.v.), bilindiği gibi bütün insanlara ve cinlere Nebi olarak gönderilmiştir. Bu itibarla davet ve tebliği hepsine şümullüdür ve dolayısıyla mu'min ve kafir tüm insanlar ve cinler O'nun "Davet ümmeti" sayılır. Yani O, hepsini İslam'a davet etmiştir. Bunlardan O'nun davetine icabet ederek İslamiyet'i kabul edenlere mahsus olmak üzere "İcabet ümmeti" denilir.

 

Hadiste iki yerde geçen ümmet kelimesi Davet ümmeti anlamına yorumlanabilir. Bu takdirde Mudar kabilesinden daha fazla kişi için şefaat edeceği haber verilen kimseler "Davet ümmeti"nden olup da O'na iman eden büyük zatlardır ve cehennem'in bir köşesini teşkil edecek derecede cesedi iri olacağı haber verilen kimseler da "Davet ümmeti"nden olup da O'na. iman etmeyen kafirlerdir, denilir.

 

Şöyle de söylenebilir: Hadiste ilk geçen ümmet kelimesi İcabet ümmeti anlamınadır ve ikinci kez geçen ümmetten maksad Davet ümmeti'dir. Bu takdirde bir çok kişiye şefaat edeceği haber verilen zatlardan maksad Allah'ın sevgili kullarıdır. Cehennemde cesedinin iri olacağı haber verilen kişilerden maksad da kafirlerdir.