ANA SAYFA             SURELER    KONULAR

 

AHZAB

2

/

3

 

وَاتَّبِعْ مَا يُوحَى إِلَيْكَ مِن رَّبِّكَ إِنَّ اللَّهَ كَانَ بِمَا تَعْمَلُونَ خَبِيراً {2}

 

 وَتَوَكَّلْ عَلَى اللَّهِ وَكَفَى بِاللَّهِ وَكِيلاً {3}

 

2. Rabbinden sana vahyolunana uy! Şüphesiz Allah yaptıklarınızdan haberdardır.

3. Allah'a tevekkül et, vekil olarak Allah yeter.

 

"Rabbinden sana vahyolunana" yani Kur'an-ı Kerim'e "uy!" Bu buyruk cahiliye töre ve ayinlerine tabi olmayı yasaklamayı, onlara karşı cihad edip onlarla barış ilişkileri içerisinde bulunmayı reddetme emrini ihtiva etmektedir. Ayrıca nassın varlığı ile birlikte görüşlere tabi olmanın terkedilmesi gerektiğine de delil vardır. Hitab hem ona, hem de ümmetinedir.

 

"Şüphesiz Allah yaptıklarınızdan haberdardır." genel olarak kıraat muhatab kipiyle: "Yaptıklarınızdan" şeklinde "te" ile okunmuştur. Ebu Ubeyd ile Ebu Hatim'in tercih ettiği kıraat budur. es-Sülemi, Ebu Amr ve İbn Ebi İshak ise haber (gaib) kipi olarak "Yaptıkları" şeklinde okumuşlardır. Aynı şekilde Yüce Allah'ın: "Allah yaptığınızı çok iyi görendir" (el-Feth, 24) buyruğunda da böyledir.

 

"Allah'a tevekkül et." Bütün hallerinde O'na güven, sana gelecek zararı önleyen O'dur, seni yardımsız bırakanın sana hiçbir zararı olmaz.

 

"Vekil" koruyucu "olarak Allah yeter." Şam ehlinden bir ilim adamı (şeyh) şöyle demiştir: Sakiflilerden bir heyet Peygamber (s.a.v.)'ın huzuruna gelerek ondan -Sakiflilerin tapındıkları put olan- Lat'a bir sene süre ile ibadet etmelerine izin vermesini istediler ve: Böylelikle Kureyşliler bizim senin nezdindeki yerimizi bilmiş olsunlar, dediler. Peygamber (s.a.v.) bunu kabul edecek gibi olunca, "Allah'a tevekkül et, vekil olarak Allah yeter" yani kendilerinden gelmesinden korktuğun zarar konusunda O, sana yeter.

 

"Allah" buyruğu fail olduğundan ref' mahallindedir. "Vekil olarak" ise temyiz ya da hal olarak nasbedilmiştir.

 

SONRAKİ SAYFA İÇİN AŞAĞIDAKİ LİNK’E TIKLAYIN

 

Ahzab 4-5

 

 

 

ANA SAYFA             SURELER    KONULAR