SAHİH-İ MÜSLİM |
SALAT |
96- EZANI DUYAN KİMSEYE
(CEMAATLE NAMAZ KILMAK ÜZERE) MESCİDE GİTMESİNİN VACİP OLDUĞU BA8I
1484- Bize Kuteybe b. Said, İshak b.
İbrahim, Suveyd b. Said ve Yakub ed-Devraki hepsi Mervan el-fezari'den tahdis etti. Kuteybe dedi ki:
Bize el-fezari, Ubeydullah
b. el-Asam'dan şöyle dediğini tahdis
etti: Bize Yezid b. el-Esam,
Ebu Hureyre'den şöyle
dediğini tahdis etti: Nebi (Sallallahu
aleyhi ve Sellem)'e gözleri görmeyen bir adam
gelerek: Ey Allah'ın Rasulü beni mescide getirecek
bir kimsem yok, dedi ve Rasulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'den
evinde namaz kılması için kendisine ruhsat vermesini istedi. Ona ruhsat verdi.
Adam dönüp gidince onu çağırarak: "Namaz için okunan ezanı işitiyor
musun" buyurdu. Adam, evet deyince, Allah Rasulü:
"O halde ezana icabet et" buyurdu.
Diğer tahric: Nesai, 849
AÇIKLAMA: (1484)
"Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'e
gözleri görmeyen bir adam geldi. .. O halde ezana icabet et buyurdu. "
Sözü edilen gözleri görmeyen bu zat Abdullah İbn Mektum'dur. Bu Ebu Davud'un Süneninde ve başka kaynaklarda müfesser
(açıkça zikredilmiş olarak) gelmiştir.
Bu hadis-i şerifte
cemaatin farz-ı ayn olduğunu söyleyenlerin lehine bir
delalet vardır. Cumhur ise buna şu şekilde cevap vermektedir: Bu zat evinde namaz
kılması için bir ruhsatının olup olmadığını ve mazereti sebebiyle cemaatin
faziletini elde edip edemeyeceğini sormuştur, ona hayır diye cevap verilmiştir.
Bu açıklamayı ise Müslümanların icmaı ile mazeret
sebebiyle cemaate katılma yükümlülüğünün kalktığı kanaati desteklemektedir.
Bunun sünnetten delili ise bundan sonra sözkonusu
edilecek Itban b. Malik'in rivayet ettiği hadistir.
Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'in
önce ona ruhsat verip, sonra onu geri çağırıp: "O halde ezana icabet
et" buyurmasına gelince, o halde iken nazil olmuş bir vahiy sebebiyle bunu
söylemiş olma ihtimali de vardır. Nebi (Sallallahu
aleyhi ve Sellem)'in sahih ve çoğunluğun görüşü olan
içtihatta bulunması caizdir görüşünü kabul ettiğimiz takdirde içtihadının
değişmiş olma ihtimali de vardır. Bir diğer ihtimal de şu olabilir: Allah Rasulü önce ona ruhsat vermekle ya mazeretin sebebiyle
yahut başkasının hazır olması sebebiyle farz-ı kifayenin
yerine getirilmiş olmasından ötürü senin de katılman senin için vacip değildir
demek istemiştir. Bu ikisi dolayısıyla da bunu söylemiş sonra da ona daha
faziletli olanı gösterip, teşvik etmiş, senin için daha faziletli ve ecrinin
daha büyük olmasını sağlayan ezana icabet edip, namaza katılmandır, o halde
namaza katıl demiş olur. Allah en iyi bilendir.
Sonraki sayfa için
aşağıdaki link’i kullan:
97- CEMAATLE NAMAZ
KILMAK HÜDA SÜNNETLERİNDENDİR BABI