SAHİH-İ MÜSLİM |
ZEKAT |
28- SADAKA VE DİĞER İYİ
AMELLERİ BİR ARADA YAPAN KİMSE BABI
2368- Bana Ebu't-Tahir
ve Harmele b. Yahya et-Tucibi -lafız Ebu'tTahir'e ait olmak üzere- tahdis edip
dediler ki: Bize İbn Vehb tahdis etti, bana Yunus İbn Şihab'dan haber verdi, o
Humeyd b. Abdurrahman'dan o Ebu Hureyre'den Resulullah (Sallallahu aleyhi ve
Sellem)'in şöyle buyurduğunu rivayet etti: "Allah yolunda iki zevc bir şey
infak eden kimseye cennette: Ey Allah'ın kulu! İşte bu (daha) hayırlıdır, diye seslenilir. Namaz ehlinden
olan kimse namaz kapısından çağırılır. Cihad ehlinden olan kimse cihad
kapısından davet olunur. Sadaka ehlinden olan kimse sadaka kapısından davet
olunur. Oruç ehlinden olan kimse de reyyan kapısından çağırılır."
Ebu Bekr es-Sıddık dedi
ki: Ey Allah'ın Resulü! Bir kimsenin bu kapılardan herhangi birisinden davet
olunmasından hiçbiYzarar gelmez. Peki acaba bütün bu
kapılardan davet olunacak kimse var mı? Resulullah (Sallallahu aleyhi ve
Sellem): "Evet! Senin de onlardan olacağını ümit ederim" buyurdu.
Diğer tahric: Buhari,
1897,3666; Tirmizi, 3674; Nesai, 2237, 2438,3135; Tuhfehı'I-Eşraf, 12279
2369- Bana Amr en-Nakid,
Hasan el-Hülvani ve Abd b. Humeyd de tahdis edip dediler ki, bize Yakub -ki b.
İbrahim b. Sa'd'dır- tahdis etti, bize babam Salih'den tahdis etti. (H.) Bize
Abd b. Humeyd de tahdis etti, bize Abdürrezzak tahdis etti, bize Ma'mer haber
verdi. Her ikisi ez-Zühri'den Yunus'un isnadı ve onun hadisi rivayet ettiği
mana ile haber verdi.
2370- Bana Muhammed b.
Rafi'de tahdis etti, bize Muhammed b. Abdullah b. ez-Zübeyr tahdis etti, bize
Şeyban tahdis etti (H.) Bana Muhammed b. Hatim -ki lafız onundur- de tahdis
etti, bize Şebabe tahdis etti, bana Şeyban b. Abdurrahman, Yahya b. Ebu
Kesir'den tahdis etti, o Ebu Seleme b. Abdurrahman'dan rivayet ettiğine göre
Ebu Hureyre'yi şöyle derken dinlemiştir: Resulullah (Sallallahu aleyhi ve
Sellem) buyurdu ki: "Allah yolunda iki avuç bir şey infak eden bir kimseyi
cennet bekçileri her bir bekçi bir kapıdan olmak üzere: Ey filgn gel, diye davet
edeceklerdir."
Bunun üzerine Ebu Bekr:
Ey Allah'ın Resulü! İşte böyle bir hususta helak sözkonusu olmaz, dedi.
Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Şüphesiz ben senin onlardan
olacağını ümit ederim" buyurdu.
Diğer tahric: Buhari
2841, 3216
2371- Bize İbn Ömer
tahdis etti, bize Mervan -yani el-FezariYezid'den -ki o b. Keysan'dır- tahdis
etti, o Ebu Hazim el-Eşcal'den, o Ebu Hureyre'den şöyle dediğini rivayet etti:
Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Bugün hanginiz oruçlu olarak sabahı
etti?" buyurdu. Ebu Bekr (r.a.): Ben, dedi. Allah Resulü: "Bugün
hanginiz bir cenazenin arkasından gitti?" buyurdu. Ebu Bekr (r.a.): Ben,
dedi. Allah Resulü: "Bugün hanginiz bir yoksula yemek yedirdi?"
buyurdu. Ebu Bekr (r.a.): Ben, dedi. Allah Resulü: "Bugün hanginiz bir
hastayı ziyaret etti?" buyurdu. Ebu Bekr (r.a.): Ben, dedi. Resulullah
(Sallallahu aleyhi ve Sellem):
"Bunlar bir kişide
bulunacak olursa mutlaka cennete girer" buyurdu.
AÇIKLAMA: (2368)
"Kim Allah yolunda iki zevc infak ederse ... " Kadi İyaz dedi ki:
Herevl bu hadisin
açıklamasında dedi ki: İki zevc nedir? İki at mı, iki köle mi, yoksa iki deve
mi? diye soruldu. İbn Arefe dedi ki: Benzeri ile bir araya getirilen her bir
şeye bir zevc denilir. Mesela birer birer iki deveyi bir araya getirecek
olursan develeri bir araya tezvic ettim, denilir. Bir dirhem ile birlikte bir
dinar, bir dirhem ile birlikte bir elbise(nin bir araya getirilmesine'denir) de
denilmiştir.
"Zeve"
kelimesi iki için de tek sayı için de kullanılır. Bunun beraberinde bir
başkasının bulunması halinde ancak tek kişi hakkında kullanılacağı da
söylenmiştir. Aynı şekilde zevc tür (sınıf) hakkında da kullanılır. Bu da yüce
Allah'ın: "Ve siz üç zevc olacaksınız" (Vakıa, 7) buyruğu ile
açıklanmıştır. Bir diğer açıklamaya göre bu hadisin iki namaz, iki gün oruç
tutmak gibi bütün hayırlı ameller hakkında sözkonusu olma ihtimali vardır.
Maksat ise bir sadakanın bir başkası ile birlikte yapılmasıdır. Böylelikle
sadakanın ve itaat yolunda infakın faziletine ve bunların çokça yapılmasına
dikkat çekilmiş olmaktadır.
"Allah
yolunda" Bunun bütün hayır türleri hakkında genel anlamda kullanıldığı
söylendiği gibi özel olarak cihad hakkında kullanıldığı da söylenmiştir. Ama
birincisi daha sahih ve daha açıktır. Kadi İyaz'ın açıklamaları burada sona
ermektedir ..
"Cennette ona: Ey
Allah'ın kulu! Bu daha hayırlıdır, diye seslenilir."
Bunun burada senin için
bir hayır, bir sevap ve imrenilecek mükafat vardır, anlamında olduğu söylendiği
gibi bu kapı bizim kanaatimize göre senin için diğer kapılardan daha
hayırlıdır. Buna sebeb ise sevabının ve nimetinin çok oluşudur. Bu sebeble gel
de buradan gir anlamında olduğuda söylenmiştir. Dediğimiz şekilde ifadenin
takdir edilmesi kaçınılmazdır. Yani her bir münadi, kendisinin çağırdığı
kapının diğerinden daha faziletli olduğuna inanmaktadır.
"Namaz ehlinden
olan kişi namaz kapısından davet edilir." Aynısı sadaka, cihad ve oruç
hakkında da zikredilmektedir. ilim adamları dedi ki: Yani am el ve itaatinde
çoğunluğu teşkil eden bu olursa demektir.
Oruç tutan kişi hakkında
da: "Reyyan kapısından davet olunur" buyurmaktadır. ilim adamları
dedi ki: Oruç kapısına "reyyan kapısı" denilmesi sıcak günlerde oruç
tuttuğu için susuz kalan kimsenin susuzluğunun gideceğine ve akıbette oraya
varacağına dikkat çekmek içindir. Reyyan (susuzluğun gitmesi anlamında)
"er-rey"den türemiştir.
(2370) "Cennet
bekçilerinin her biri bir kapıdan: Ey filan ... diye davet eder" biz
"fulu: filan" lafzını bu şekilde lam harfi ötreli olarak zaptettik,
meşhur olan budur. Kadi İyaz da başkaları da farklı bir şekil zikretmemiştir.
Bazıları ise bunu lam harfi sakin (ful şeklinde) zaptetmiş iseler de birincisi
daha doğrudur.
Kadı İyaz dedi ki: Bu ey
filan demek olup sonundaki nun hazfedilerek terhin yapılmışhr. Kelimenin i'rabı
da terhin hususundaki iki söyleyişten birisine göre nakledilmiştir. Kadi İyaz
şunları da eklemektedir: "Fulu" lafzının nida ve terhin olmadığı
hallerde "filan"ın bir söyleyişi olduğu da söylenmiştir.
"Helak olmaz"
helak olması sözkonusu değildir.
Nebi (Sallallahu aleyhi
ve Sellem)'in Ebu Bekr es-Sıddık (r.a.)'a: "Gerçekten ben senin onlardan
olacağını ümit ederim" buyurması Ebu Bekr (r.a.) için bir menkıbedir.
Ayrıca bundan eğer kendisini beğenmesi ve başka bir suretle fitneye maruz
kalacağından korkulmuyor ise bir kimseyi yüzüne karşı övmenin caiz olduğu hükmü
anlaşılmaktadır. Allah en iyi bilendir.
Nebi (Sallallahu aleyhi
ve Sellem)'in: "Şu kapıdan, bu kapıdan" buyurup namaz, sadaka, oruç
ve cihad kapılarını sözkonusu etmesi ile ilgili olarak Kadi İyaz şunları
söylemektedir: Cennetin sekiz kapısının geti kalanları ise tevbe babı ile
öfkelerini yutanlar, insanları affedenler babı ve razı olup hoşnut edenler
babında sözkonusu edilmiştir. İşte bunlar hadis-i şeriflerde adı geçen yedi
kapıdır. Bir hadiste de hesapsız olarak cennete girecek yetmiş bin kişinin sağ
kapıdan girecekleri zikredilmektedir. O sekizinci kapı olabilir.
Sonraki sayfa için
aşağıdaki link’i kullan:
29- İNFAKIN TEŞVİK
EDİLMESİ VE İHSA'NIN (SAYMANIN) HOŞ OLMADIĞI BABI