SÜNEN İBN-İ MACE

Bablar Konular Numaralar

MUKADDİME

<< 262 >>

DEVAM: 24 - KENDİSİNE SORULAN İLMİ GİZLEYEN'İN BEYAN'I BABI

 

حَدَّثنَا أَبُو مروان العثماني، مُحَمَّد بْن عُثْمَان. حَدَّثنَا إبراهيم بْن سعد، عَن الزهري، عَن عَبْد الرحمن بْن هرمز الأعرج؛

 - أَنَّهُ سمع أَبَا هُرَيْرَة يَقُولُ: والله! لولا آيتان فِيْ كتاب اللَّه تعالى مَا حدثت عَنْهُ ((يعني عَن الْنَّبِيّ صَلى اللَّه عَلَيْهِ وَسَلَّمْ)) شيئا أبدا. لولا قول اللَّه: أَن الذين يكتمون مَا أنزل اللَّه من الكتاب. إِلَى آخر الآيتين ((2 /سورة البقرة/ الآيتان 174 و 175)).

 

Abdurrahman bin Hürmüz El-A'rac r.a.’den rivayet edildiğine göre kendisi Ebu Hureyre r.a.’den şöyle söylediğini işitmiştir:

 

Vallahi Allah Teala’nın kitabındaki iki ayet olmamış olsaydı ben O’ndan (yani Nebi Sallallahu Aleyhi ve Sellem’den hayatımda hiçbir şeyi rivayet etmezdim. Allah’ın şu kavli olmasaydı;

 

'' Şüphesiz o kimseler ki, Allah’ın kitaptan indirmiş olduğu ayetleri gizlerler ve bunun karşılığında az bir bedel alırlar. İşte onlar karınlarında ateşten başka bir şey yemezler. Allah kıyamet günü onlarla konuşmaz, onları temize çıkarmaz ve onlar için elim bir azap vardır.

 

Onlar öyle kimselerdir ki, hidayet mukabilinde dalaleti, mağfiret mukabilinde azabı satın almışlardır. Onları ateşe karşı bu kadar sabırlı kılan nedir? '' (Bakara, 174-175)

 

 

HAL TERCEMESİ: Abdurrahman bin Hürmüz El-A'rac r.a.: Ebuı Hureyre, Muaviye ve Ebu Sald'in ravisidir. Kendisinden rivayette bulunanların başında Zührl, Ebü'z-Ziibeyr ve Ebu'z-Zinad gelir. Bir cemaat onu sika saymıştır. Ebu Ubeyd'in dediğine göre hicrl 117. yılı İskenderiye / Mısır'da vefat etmiştir. Hulasa SM. 236

 

 

AÇIKLAMA:

 

Ayetler, hakkı gizleyenlerin korkunç akibetine işaret buyuruyor. Hadisler de dini hükümlerin kaynağı olmak bakımından ayetler gibi olduğu için Ebu Hureyre r.a. bu ayetler muvacehesinde bildiklerini gizliyemediğini ve Resul-i Ekrem'den işittiği hadisleri rivayet etmesinin sebebini belirtiyor.

 

Sindi diyor ki; ilmi gizlemenin mes'uliyetine dair başka ayetler ve hadisler bulunduğuna göre Ebu Hureyre r.a. bu iki ayeti örnek olarak zikretmiştir. ÇÜnkÜ; bu iki ayetin bulunmamış olduğunu farz etsek bile mevcut diğer ayetler ve hadisler ilmi gizlemenin yasaklıgı ve bilinen hadisleri açıklamanın gerekliliği için kafidir. Bu itibarla Ebu Hureyre r.a.'i hadis rivayetine zorlayan sebebi yalnız bu iki ayetten ibaret sanmak hatadır. Nitekim:

 

Buhari ilim kitabının Hıfzu'ilim  babında Abdu'l-Aziz bin AbdiIlah EI-Uveysi El-Medeni, Malik bin Enes. Zühri, Abdurrahman bin Hürmüz yolu ile Ebu Hureyre r.a.'den rivaret ettiği bu hadis daha uzundur. Ve oradaki rivayete göre Ebu Hureyre'nin okuduğu ayetler Bakara suresinin 159 ve ı60'ncı ayetleridir. Oradaki hadis metninin tercemesi şöyledir:

 

... Ebu Hureyre r.a.'den: şöyle demiştir: Halk Ebu Hureyre çok (hadis rivayet) ediyor, derler. Halbuki Allah'ın kitabında (şu) iki ayet olmasaydı hiç bir hadis rivayet etmezdim. Sonra Ebu Hureyre:

 

''O kimseler ki bizim indirdiğimiz beyyineleri ve hidayeti halka açıkça biz beyan ettikten sonra, bunları saklarlar, muhakkak Allah onlara lanet eder ve lanet ediciler de lanet ederler,

 

Ancak bunlardan tevbe edip salih amel işleyen ve (gizlediklerini) açıklayanlar müstesna, İşte ben bunların tevbelerini kabul ederim. Tevvab ve Rahim olan da ancak bcnim.»  ayet-i kerimelerini okudu. (Daha sonra Ebu Hureyre sözlerine devamla) Muhacirin kardeşlerimiz çarşılarda alış verişle, Ensar kardeşlerimiz de malları (ve toprakları) için çalışmakla iştigal ederlerken Ebu Hureyre boğaz tokluğuna (kanaat ederek) Resulullah s.a.v.'in yanından ayrılmazdı ve onların hazır bulunmadıkları meclislerde hazır bulunur, onların hıfzetmedikleri sözleri bellerdi.

 

Buhari'nin Tarih'deki rivayetine göre Ebu Hureyre r.a. bir ara 10'dan fazla seçkin Sahabi'nin bulunçluğu bir meclisete bulunarak onların bilmedikleri bazı hadisleri rivayet etmiş, onlar da aralarında soruşturup sıhhatine kanaat etmişlerdi. O mecliste bu hal bir kaç defa tekrar edince bazı kimseler: -Muhacirler ve Ensar Ebu Hureyre gibi hadis rivayet edemesinler, bu nasıl olur?» demişler. Bunlara cevaben Ebu Hureyre bu sözleri söylemiş oluyor.